Belliki yazar Assassins Creed den esinlenmiş. Daha detaylı soluk soluğa okunacak 500-600 sayfalık bir kitap olabilirmiş ama bana geniş özet tadında geldi hikâye. Cümle tekrarına defalarca düşmüş, bir duyguyu göstermek için kullandığı cümleyi kitap kalın olsun diye tekrar tekrar yazmış. Yazar kendi kültürü ırkını belirtmek kendinden bir şeyleri kitaba yansıtmak istemiş ama bilerek yada bilmeyerek yanlış yerde kullanmış. Hikayenin üzerinde yeterince çalışılmamasına yüzeysel kalmasına rağmen kısa sürede soluksuz ve akıcı bir şekilde okuduğum sayılı kitaplardan birisiydi. Gökhan Biçer'e tavsiyem ikinci kitabın üzerinde daha yoğun çalışarak daha özgün olması ve olay akışını daha tahmin edilemez, şaşırtıcı biçimde kurgulamasıdır. Ülkemizde bu tarz romanlar ve Gökhan Biçer gibi umut vaat eden yetenekli yazarlar görmek çok gururlandırıcı. Bundan sonraki eserlerinin daha kaliteli olmasını dilerim.