"...iki hafta boyunca kitap okumak, yürüyüşe çıkmak, hayal kurmak, rahatsız edilmeden uzun uzun okumak, iki hafta boyunca telefonsuz ve radyosuz yaşamak, konuşmak zorunda olmamak, bir anlamda rahatsız edilmeden kendim olmak istiyordum."
"Büyük bir vazo gibiydik sanki. Yere düşmüştük ama henüz parçalanmamıştık. Çatlamış olan kısmı sadece bantlamış ve akan delikteki suya rağmen çiçekleri beslemeye devam etmiştik ama vazo bir kez daha düşerse şansı o zaman yaver gitmeyebilirdi o zaman geriye kalan parçalar başkalarının canının yanmasına neden olurdu."
"Sen, beni asla, asla tanımayan, bir su birikintisinin yanından geçercesine yanımdan geçip giden, bir taşa basarcasına üstüme basan, hep, ama hep yoluna devam eden ve beni sonsuz bir bekleyiş içerisinde bırakan sen, kimsin ki benim için?"
Caddedeki kalabalık beni sahiden sıktı. Ben ikide birde böyle oluyorum, bazen bütün insanların boyunlarına sarılıp öpecek kadar seviyorum, bazen de hiçbirinin yüzünü görmek istemiyorum. Bu nefret filan değil... insanlardan nefret etmeyi düşünmedim bile... sadece bir yalnızlık ihtiyacı. Öyle günlerim oluyor ki, etrafımda küçük bir hareket, en hafif bir ses bile istemiyorum. Taşıp dökülecek kadar kendi kendimi doyurduğumu hissediyorum. Kafamda, hiçbir şeyle değişilmesi mümkün olmayan muazzam hayaller, bana her şeylerden daha kuvvetli görünen fikirler birbirini kovalıyor... fakat sonra birdenbire etrafımda bana yakın birini arıyorum. Bütün bu beynimde geçen şeyleri teker teker, uzun uzun anlatacak birini..🥀🌜
"En son ne zaman bir kadını sevdin?
Ama öyle öptün, sarıldın, uyudun falan değil;
En son ne zaman bir kadını gerçekten sevdin?
Kaybetmekten korkarak, yanındayken bile özleyerek, deli gibi kıskanarak, koruyup kollayarak... Delikanlı adam korkmaz diye bir şey yok. Korkacaksın! Sevdiğin kadını kaybetmekten korkacaksın, kıskanacaksın da... Sokakta elinden tutacaksın, tanıdığın herkesle onu tanıştıracaksın. "İşte benim hayatım bu!" der gibi tanıştıracaksın. Güzel bir kadın sevmek istiyorsan onu gülümseteceksin. Çünkü dünyanın en güzel kadını mutlu bir kadındır.
Bu yüzden;
Kirpiklerini sev bir kadının,
Avuç içlerini,
Makyajsız yüzünü,
Uyku sersemliğini... Saçlarını kesen bir kadının çektiği acıyı anlayabilecek kadar sev bir kadını.
Ve asla bir kadının saçlarını kesmesine sebep olma..."
Sahi daha ne bekliyordun ki …
Sana geri döneceğini falan mı?
Hadi ama kandırma kendini.Senden ayrılmak için küçük bahanelere tutunan birinden bahsediyoruz.Ayrılmak için gün sayan belkide nerden bilebiliriz ki.Seni kaybetmekten korkan birinden değil karıştırıyorsun.Belkide öyle sandın dimi yalandan söylediği aşk sözcüklerine kandığın gibi… Ama üzülme bak hayat kaldığı yerden devam ediyor.Şimdi bir çay koy kendine çık balkona biraz sokaktan geçenleri izle…Soğuk diye dert etme üşümek seni dinç tutar.Baktın mı o ablaya nasılda koşuştuyor öyle , ya yoldan geçen şu amcaya bak nasılda düşünceleri içinde boğuluyor öyle .Ya o kaldırım kenarında oturan küçük kız oyun arkadaşımı arıyordur kendine sence ? Hadi şimdide derin bir nefes al bir yudum iç çayından.Gördün mü bak rahatladın biraz.Kendi dertlerimizle meşgul olmayınca nasılda güzel dimi hayat… Neyse söyleyeceklerim bu kadar boşuna bekleyerek ömür geçirme derim ben.Hayat beklemek için çok uzun ve yaşamak içinse çok kısa.Hadi kal Sağ Alacakla..🍷