İçinizi rahat tutun
Allah kimin nelerden pişman olduğunu,
kimin yaptıklarına rağmen cüretkar olduğunu, kimin haklı, kimin haksız olduğunu o kadar iyi biliyor ki
İyi ki biliyor..🍂
Lokman -aleyhisselâm- buyurur:
“Ey oğlum! Dünyadan sana yetecek kadar al! Âhiretine zarar verecek şekilde ona iyice dalma! Dünyayı da tamamen terk etme ki sonra insanlara muhtaç hâle gelirsin (onlara yük olursun). Şehvetini kıracak kadar oruç tut. Fakat seni (tâkatsiz bırakıp) namazdan alıkoyacak kadar çok oruç tutma! Zira namaz, Allâh’a oruçtan daha sevimlidir.”
📚Beyhakî, ez-Zühdü’l-Kebîr, s. 84, no: 91
Bakınız, bu milletin başına ne geldiyse gafletten geldi. Şah-ı Hazne(k.s) 'Gaflet kadar hiçbir kötü hal yoktur' derdi. Kimin başına ne geldiyse nefsinin hilelerinden gafil kaldığı için gelmiştir. Bir kişi kendi kuvveti ile gafleti terkedemiyorsa edebe sarılsın.
📚Arifler Yolunun Edepleri
Lokman -aleyhisselâm- buyurur:
“Ey oğlum! Eğer hayır işlediysen sen de hayır umabilirsin! Yok, şer işlediysen sana karşı da şer işleneceğinden hiç şüphen olmasın!”
Yıllarca evlilikte kadının her şeye sabretmesi cennet kazanmak olarak kodlandığı için bu topraklarda, sadece boşanınca arş titriyo zannediliyor. Arş size boyunuzca evlat veren kadınlara vefasızlık yaptığınızda da titriyordur haberiniz olsun.
Su dermiş ki;
Eğer yağmur olmasaydım toprağa düşmezdim,
Toprağa düşmeseydim ağaçlar olmazdı,
Ağaçlar olmasaydı odun olmazdı,
Odun olmasaydı, beni böyle yakan ateş olmazdı.
Bana ne olduysa benden bana benden bana oldu.
İnsanın dili şikayete alıştımı bir kere, ruhu daralmaya, gönlü sıkılmaya başlar. Ama içini ferah tutarsan, şikayetlenmeyi bırakırsan, şükretmenin, olumlu düşünmenin bir yolunu bulursan, gönül evin de bir o kadar genişler.
Hz. Mevlâna🌿