“Bir kez kendini bulmuş olan kişinin bu yeryüzünde yitirecek bir şeyi yoktur artık. Ve bir kez kendi içindeki insanı anlamış olan bütün insanları anlar.”
Sadece elini değil, onun geleceğini tutuyorsun
Yalnız aklına öğretmiyorsun, kalbine de dokunuyorsun
Sadece gözlerinin yaşlarını silmiyorsun, içindeki ruhu da besliyorsun
Onların ne olacağında senin payın çok büyük
Onlarla bir dakika geçirmiyorsun, ömür boyu sürecek anı oluşturuyorsun
Sen gittikten sonra onlarda yaşayacaksın
Ne muhteşem bir gücün olduğunu aklın hiç bilemeyecek
Bu dünyada etkin hiç bitmeden sürecek, sürecek, sürecek
“Ben sadece bir öğretmenim!” demek mümkün değil,
Sen sözlerin anlatamayacağı kadar büyüksün
Öğrencinin sana bakışında kim olduğunu,
Öğrencinin sana gülümseyişinde ne ifade ettiğini anla
Sadece elini değil, onun geleceğini tutuyorsun
Yalnız aklına öğretmiyorsun, kalbine de dokunuyorsun
Sadece gözlerinin yaşlarını silmiyorsun, içindeki ruhu da besliyorsun
Onların ne olacağında senin payın çok büyük!
Kütüphanede eğitim fakültesi dekanının bütün öğretmenlik okuyanlara okutulması için kütüphane müdürüne söylemiş ve başka bir kitap alırken bu kitapla tanıştım diyebilirim. Bir öğretmen adayı olarak üniversite üçüncü sınıfta bu kitapla karşılaşmak bana çok iyi geldi gerçekten, öğretmen nedir bunu çok iyi anlıyorsunuz bu kitabı okuyunca. Bir meslek
Öğretmen, öğrencilerin sadece dersten derse okulda karşılaştıkları biri değil, onların saygın, onurlu bireyler olarak yetişmelerine baş koymuş yaşam koçudur.
Öğretmenlerimizin, onları kalıplayan, özgürlüklerini kısıtlayan, tıpkı "kuzu postuna girmiş kurtlar" gibi işlev gören yeni yöntem ve modellerin esaretinden kurtulup özgürleşmelerini önemli bir vizyon olarak
görüyorum.