Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Merve Şahin

Merve Şahin
@Mervemrs
edebiyat.business.blog Cam kırıkları gibidir bazen kelimeler sussan acıtır, konuşsan kanatır.
Sosyal Hizmet Uzmanı
Lisans
Ankara/Malatya
Malatya, 19 Ekim
192 okur puanı
Şubat 2020 tarihinde katıldı
Çok yorulmuşum, durmak da beni dinlendirmiyor artık. Sıcak, tanıdık bir yer gerek, eve gitmem gerek ama evim yok. İnsanları ve yerleri sahiplenemeyen ruhum her şeye yabancı. Dünyaya seyirci olarak gelmiş gibi ve çıkmak istiyor salondan. Bu film fazla boktan, kapılar kapalı. Karanlık ve bunaltıcı olan bu salonun bir çıkışı yok, başka izleyicileri görsem de zaman zaman yok oluyorlar sonradan. Sürekli bir gerilim müziği var arka planda. Bağırmak istiyorum, delirmek istiyorum. Nasıl böyle korkak, böyle uysal oldum. Çığlıklarım boğazıma diziliyor. Kelimeler boğuyor beni, söyleyemediğim kelimeler. Söyleyebildiklerim de mermi gibi delip geçiyor değdiği zihinleri. Öyle ya da böyle birileri yaralanıyor anlayacağınız. Kimsem yok. Ailem arkadaşlarım var evet ama kimsem yok. Sanki cam bir kafesteyim de ayrılmışım onlardan. Beni duyamıyorlar, belki göremiyorlar bile. Ağzımdan çıkan her söz, tenime çarpıp yansıyan her ışık değişiyor onlara varana kadar. Bir canavar mı görüyorlar? Ya da sakin bir kız çocuğu belki, üzgün bir kadın… hiç biri değilim. Ben saydam bir maddeyim. Ben bir ışık topuyum değişip duruyor renklerim. Ben ne olduğuna ne olacağına karar verememiş atomlar yığınıyım. Hiçbir sıfatı o kadar yakıştırmıyorum kendime, yalnız haricinde. Eninde sonunda yalnızım, dağda ovada yahut bir kafesin içinde… Eve gitmek istiyorum? Neresi benim evim, bulamıyorum.
Reklam
Yalnızlık
Yalnız olmak bir eylem değil aslında hissedilen bir şey. Bu hissi kötü veya iyi mi algılıyoruz önemli olan bu. Bazısı yalnızlığı sever .Bazısı nefret eder ve onun için bu çekilmezdir.Önce yalnızlığı sevmeyenden başlayalım. O kişi yalnız hissettiği her anda kendini karamsarlığa sürükler. Tek başına bir şeyler yapmaktan kaçar ,bir sosyal aktivitede
Kaçmak istiyorum, Araf’ta saklanmak. Ne cennete ne cehenneme ısınıyor kalbim. Kendimi ne cennette ne de cehennemde bulabilirim. İkisi arasımda gidip gelen bir deliyim, aslında herhangi biri gibiyim. Çok fikre maruz kalıyor zihnim, en zayıf noktam bu hassasiyetim. Doğru değilim, çünkü yanlışa yanlış diyemedim. Herkesin yükü sırtında, benimkini göremedim. Yok mu derdim, çok mu? Yoksa kör mü gözüm kendi halime. Vicdanım sesleniyor: Nankörlük etme. Yani herkes bağırıyor elindeki bu fazlasını isteme. Ben neden bağıramadım kimseye: hakkın değil isteme diye.Kaçmak istiyorum; tüm varlığımı bıraksam size küfredersiniz arkamdan diye, almalıyım belki de bana ait her şeyi. Ya da yakmalıyım varlığıma dair izleri. Hafızalarınızdan da kazıyın beni. Toprağın altına değil, uzay boşluğuna gömün beni. Ya da bırakın dalgalara onlar halletsin işimi. Gücüm yok. Neden gücüm yok kimseyi kurtarmaya. Kurtarılmak istiyor mu ki birileri. Cennete çekemediğim her fikir cehenneme sürüklüyor beni. Ben kimim ki? Kurtarıcı olmak haddime mi. Bir korkağım ben, kararsız ve yararsızım ve aslında zararsızım da. Kaçmak istiyorum yalnızca Dünya’dan Araf’a. Karar veremiyorum çünkü bir türlü, benim yolum hangi tarafta. Kaç ben içimde yaşama tutunmaya çalışmakta? Yalan. Yalan. Yalnız sensin var olan. Ne Cennet ne Cehennem ne Araf ne Dünya. Aslolan yalnız senin kafanda. Yalan. Yalan. Yok ortada bi’şey, anormal olan. Bu senin için normal olan.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
384 syf.
·
Puan vermedi
Duygusal Zeka
Duygusal ZekaBircan Yıldırım
7.4/10 · 623 okunma
580 öğeden 556 ile 570 arasındakiler gösteriliyor.