"Karısını hâlâ seviyor muydu? Burası bilenemezdi. Fakat eğri bir bıçağın kını gibi, onun bütün hususiliklerini almış olan bu kırk yıllık dosttan ayrılmak, onu yabancı bir toprağa bırakıp gitmek, gerçekten tahammülün üstünde, güç bir şeydi."
"Çektiğim sevgi miydi, aşk mıydı bilemedim. Zamanı kaybettim.. Şimdi bile bir girdaptayım, çıkamıyorum. Sahilim neresi bilemiyorum. Dalımı toprağa verdim tutunamıyorum, varlığımı yitirdim, kayboldum, ayaklarım kayboldu, yürüyemiyorum."