Bazen yaşadıklarınızın ardından bakıp özlediğinizi fark ettiğiniz oluyor mu? Bu zaten insanın doğasında var. Yani büyüyünce çocukluğunuzu, sevdiğinizden ayrıldığınızda onunla paylaştığınız anları, umutla yerleştiğiniz büyük şehirde çocukluğunuzun mahalle oyunlarını özlüyorsunuz. Ve aranızdan biri çıkıyor tüm özlemlerini, yarım kalmışlıklarını, acısını kağıda döküyor, bu kez de onun vasıtasıyla açıyorsunuz kapanmış defterlerinizi.
Mehmet Ali Kılınç'ın kalemiyle tanıştığım ilk kitap Bilmem, Seviyor Gibiydi oldu. Kılınç'ın yalın dili ve yazılarında verdiği mesajlar yine kişisel dönüşüm içerikli bir kitap bulduğumu müjdeledi bana. Yalnızlığımızla barışmak, anda yaşamak, koşulsuz sevmek, güven, yeni bir ilişkiye sıfırlayarak başlamak, kendi kararlarımızla yaşamak gibi birçok ince noktaya dokunmuş sevgili yazar. Kitap mizanpaj olarak da oldukça başarılı fakat editoryal anlamda aynı şeyi söyleyemiyorum malesef. Çok fazla yazım hatası var ve bu beni bir kitapta en çok rahatsız eden şey. 40 sayfalık son hikaye kitabın diğer yazılarından ayrışıyor tabi ki. Ne de olsa kitap ismini bu hikayeden alıyor. Bilmem, seviyor gibiydi dediğiniz ilişkilerinizin olmaması dileğiyle, keyifli okumalar.
#kitap #kitapkurdu #kitapaski #kitapkokusu #kitaptavsiyesi #hergun1kitap #1kitap1fotograf #kitapkahve #book #oykuhane #bookstagram #kitapokuyoruz #kitapligim #instabook #bilmemseviyorgibiydi
