Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Tayfun Bal

Erkek Kediler Çiftleşirken Dişi Kedileri Niçin Ensesinden Tutar?
Erkek kedilere darbeler indiren ve onlara vuran dişi kedidir. Dişinin ensesinden isırması vahşice görünebilir, ancak, aslında, erkeğin kendisini dişinin daha fazla saldırısından korumak için yaptığı umutsuzca bir hiledir. Bu özel bir korunma tarzıdır. Kıvrılmaması ve kendisine saldırmaması için, güç kullanarak, dişiyi yere bastırma davranışı değildir. Dişi kedi bunu yaptırmayacak kadar güçlüdür. Tersine, bu, erkeğin oynadığı bir "davranış oyunu'dur. Erkek ya da dişi, tüm kediler enselerinden tutulmaya karşı özel bir tepki gösterirler ve bu da çocukluk günlerine kadar uzanır. Yavru kediler anneleri tarafından bu şekilde tutulmaya karşı kendiliklerinden bir tepki gösterirler. Anne kedi yavrularını güvenilir olmayan bir yerden güvenli bir yere taşırken bu yola başvurur. Yavru kedilerin, yaşamlarının tehlikede olduğu bu gibi durumlarda çırpınıp durmamaları çok önemlidir. Bundan dolayı, kedilerde enseden tutulmaya karşı bir "donup kalma" davranışı gelişmiştir.
Sayfa 122 - Dost Yayınevi - 1. BaskıKitabı okudu
Reklam
Kediler Niçin Yavrularını Yeni Bir Yuvaya Taşırlar?
İlk yuvanın seçilmesindeki nedenler rahat ve güvenli olmasıdır. Yavrular o sırada çok çaresiz durumdadırlar ve her şeyden önce korunmaya ihtiyaçları vardır. Ancak, yaşamlarının ikinci ayında, dişleri çıktıktan sonra, annelerinin getirdiği avları ısırmayı ve çiğnemeyi öğrenmeleri gerekir. Bu yüzden, bu işleri kolaylaştırmak için ikinci bir yuvaya ihtiyaç doğar. Artık temel ihtiyaç, annenin yavrularına devamlı yiyecek taşıma görevini azaltacak olan, en iyi yiyecek kaynağına yakın olunmasıdır.
Sayfa 107 - Dost Yayınevi - 1. BaskıKitabı okudu
Yavrular Süt Emerken Niçin Kavga Etmezler?
Doğumdan birkaç gün sonra her yavru kolaylıkla tanıdığı kendi kişisel memesini tanımıştır. Buna inanmak güç olabilir, ancak bu, her memenin özel bir kokusu olması nedeniyle mümkün olmaktadır. Bunun böyle olduğunu şuradan biliyoruz: Annenin karın bölgesi sahipleri tarafından yıkanırsa ve böylece doğal kokusu ortadan kaldırılırsa, yavrular en sevdikleri meme ucunu bulamayacaklardır. Alıştıkları meme ucunu kavga gürültü olmadan bulamayacak ve nereye yöneleceklerini bilemeyeceklerdir. Karışıklık doğacak ve kavga çıkacaktır.
Sayfa 103 - Dost Yayınevi - 1. BaskıKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Kedi karanlıkta hareket ederken sert nesnelere dokunmadan bunların etrafindan dolaşması gerekir. Yaklaştığı her sert nesne havada hafif anaforlar, hava akımında küçük kar- şıklıklar yaratır. Kedinin bıyıkları o kadar duyarlıdır ki havadaki bu değişimleri hissedebilir ve sert nesnelere dokunmaksızın onların varlığını dikkate alır.
Sayfa 93 - Dost Yayınevi - 1. BaskıKitabı okudu
Kediler Avlarını Niçin Sahiplerine Sunarlar?
Bunu, sahiplerinin umutsuz avcılar olduklarını düşündükleri için yaparlar. Genellikle insanları yarı-ebeveynleri olarak kabul etmekle birlikte, onları aileleri, diğer bir deyişle, yavruları olarak görürler. Yavrular fareleri ve küçük kuşları yakalamayı ve yemeyi bilmiyorlarsa, o o zaman, kedinin bunu onlara göstermesi gerekir. Eve en fazla av getiren ve bu tür hediyeleri sahiplerine sunan kedilerin kısırlaştırılmış dişi kediler olmasının nedeni budur. Bu davranışı kendi yavrularına gösteremedikleri için bunu insan dostlarına gösterirler. Doğru olan tepki, kediyi ana cömertliğinden dolayı takdir etmek, ona iltifat ederek ve onu okşayarak avı elinden almak ve daha sonra gizlice onu ortadan kaldırmaktır.
Sayfa 89 - Dost Yayınevi - 1. BaskıKitabı okudu
Reklam
Avlanma güdüsü açlık güdüsünden bağımsızdır.
Sayfa 81 - Dost Yayınevi - 1. BaskıKitabı okudu
Deneyimli kediler düşman bir köpekle karşılaştıklarında en iyi davranışın kaçmak değil, saldırmak olduğunu kısa sürede öğrenirler. Çünkü "kaçarak kurtulma" alternatifi çok risklidir, çünkü kaçan kedi köpeğin avlanma arzusunu uyandırır. Köpek açısından "kaçan bir nesnenin" tek anlamı yiyecek olmasıdır ve bir kez uyandığında etobur hayvanın avlanma duygusunu yok etmesi çok zordur. Kaçan kedi kaçmayı bırakıp karşı koymaya kalksa bile çok fazla şansı yoktur. Çünkü köpeğin gözü dönmüştür ve, kedi sırtını kamburlaştırsın veya kamburlaştırmasın, doğrudan doğruya kediyi öldürmeye yönelir. Ancak kedi köpekle karşılaştığı ilk andan itibaren karşı koyarsa kendisinden daha büyük olan köpeği alt etme şansı vardır. Çünkü, köpeğe saldırarak "av olma işaretlerinden" hiçbirini vermemiş olur. Kedinin keskin pençeleriyle burnuna doğru vurduğu köpeğin onurlu bir geri çekilme hareketine girişmesi ve tıslayan öfkeli kediyi kendi haline bırakması çok daha olasıdır. Bu yüzden, köpek söz konusu olduğunda kedi ne kadar cesur olursa o kadar güvende olur.
Sayfa 71 - Dost Yayınevi - 1. BaskıKitabı okudu
Kediler Niçin Kuyruğunu Sağlar?
Doğru yanıt, kedinin bir çatışma ortamında bulunmasıidır. İki şeyi aynı anda yapmak istemekte, fakat her arzu diğerini engellemektedir. Örneğin, bir kedi geceleyin dışarı çıkmak için bağırır ve kapı açıldığında şiddetli bir yağmurun yağmakta olduğunu görürse, kuyruğunu sallamaya başlayabilir. Dışarı çıkarsa ve yağmurda ıslanırken cesur bir şekilde dışarıda durur beklerse, kuyruk sallaması daha da şiddetlenir. Kedi daha sonra bir karar verir ve ya evin rahatlatıcı ortamına geri döner ya da kötü havaya rağmen cesur bir şekilde kendi bölgesinde devriye gezmeye başlar. Bu çelişkisini şu veya bu şekilde çözer çözmez kuyruğun sallanması durur.
Sayfa 48 - Dost Yayınevi - 1. BaskıKitabı okudu
Kediler Niçin Ön Ayakları İle Dizinizi Çiğner?
Bunu niçin yaptıkları sorusunu yanıtlayabilmek için yavru kedileri annelerini emerken izlemek gerekir. Yavruların küçük patilerini annelerinin göbeklerine bastırarak aynı hareketi yaptıkları gözlenebilir. Bu, sütün meme uçlarına gelmesini sağlayan bir harekettir ve bu ıslatma hareketi, bu besleyici gıdanın gelmesi için ağza sıvı gelmesini bekleme hareketinin bir parçasıdır. "Sütü ezme" adı verilen bu hareket, yaklaşık olarak her iki saniyede bir olmak üzere, yavaş bir hızla yapılır ve buna hep yüksek sesli bir mırlama eşlik eder. Bu yüzden, kedinin sahibinin dizine yaptığı bu çiğneme hareketi bebek davranışının bir parçası olarak yorumlanmalıdır. Kedi sahibi rahat bir şekilde oturur oturmaz kediye şu mesaj gider gibidir: "Ben seni emzirmek üzere yere uzanmış annenim." Bundan sonda yetişkin kedi çocukluğuna geri döner ve memnun bir halde mırlayarak ve sütün gelmesini sağlama hareketlerini yaparak yere çöker. Bu, kedinin bakış açısından bir sevme anıdır ve kedi sahibinin patisini takmış bu kediyi uzaklaştırması kedinin anlayamadığı bir olaydır. Kedilerde hiçbir anne böyle olumsuz bir davranışta bulunmaz.
Sayfa 40 - Dost Yayınevi - 1. BaskıKitabı okudu
Kediler Niçin Ayaklarınıza Sürtünür?
Bu hareketlerin özel anlamları vardır. Aslında, kedinin yaptığı şey, sizinle bir koku alışverişinde bulunmaktır. Kedilerin şakaklarında ve ağız boşluklarında özel koku bezleri bulunur. Bir diğer bez de kuyruksokumunda bulunur. Siz farkına varmadan kediniz sizi bu bezlerdeki kokusuyla işaretlemiş olur. Kedilerin güzel kokuları bizim kaba burunlarımızın alamayacağı kadar incedir, ancak, kedinin ailesinin üyelerinin bu yolla kokuyu paylaşmaları önemlidir. Bu, kedinin ailedeki insanlarla kendisini daha fazla evinde hissetmesini sağlar. Ayrıca, kedinin de bizim koku işaretlerimizi okuması önemlidir. Bu, kedinin selamlarken vücudunun yan tarafını sürtmesiyle, daha sonra da oturup diliyle bizim "tadımızı almasıyla" -bize dikkatlice sürttüğü tüylerini yalamasıyla- gerçekleşir.
Sayfa 36 - Dost Yayınevi - 1. BaskıKitabı okudu
Reklam
Kediler Okşanmaktan Niçin Hoşlanır?
İnsanları "annesi" olarak gördüğü için. Kedi yavruları ilk günlerinde sürekli olarak anneleri tarafından yalanırlar ve insanlar tarafından okşanması bir kedi tarafından yalanmasıyla aynı duyguyu verir. Yavru kedi için anne kedi “kendisini besleyen, temizleyen ve koruyan birisi"dir. Kedinin yavruluk dönemi bittikten sonra da insanlar kedilerine bunu yapmayı sürdürdüklerinden evcil hayvanlar hiçbir zaman bir yetişkin haline gelmezler. Tam olarak gelişir ve cinsel açıdan olgun hale gelirler, fakat kafalarında, sahipleriyle ilişkilerinde hep yavru oldukları düşüncesi varlığını sürdürür.
Sayfa 28 - Dost Yayınevi - 1. BaskıKitabı okudu
Kediler Niçin Mırlar?
Tüm durumlara uyan daha kesin bir açıklama yapmak gerekirse, mırlamanın dostça bir sosyal ortama işaret ettiği söylenebilir ve örneğin yaralı bir kedinin veterinere dostluk ihtiyacını belirtme işareti veya sahibine gösterdiği dostluk için teşekkür etme işaretidir. Mırlama ilk önce kedi yavruları daha bir haftalıkken ortaya çıkar ve esas işlevi annelerini emmekte olduklarını göstermesidir. Demek ki, mırlama anneye her şeyin yolunda gittiğini ve sütün ulaşması gereken yere başarılı bir şekilde ulaştığına işaret eder.
Sayfa 25 - Dost Yayınevi - 1. BaskıKitabı okudu
Tüm kedi türlerinin iyi fare sıçan avcısı olmaları isteniyordu ve onlardan başka da bir şey beklenmiyordu. Bu yüzden tüy uzunluğu, rengi ve şekli ya da vücut ölçülerindeki değişiklikler sadece değişik bölgelerdeki tercihlerden ve kedi sahiplerinin arzularından dolayı ortaya çıkmıştır. Bu durum çok çarpıcı güzellikteki bazı cins kedilerin gelişmesine neden olmuştur.
Sayfa 12 - Dost Yayınevi - 1. BaskıKitabı okudu
Köpek de, kedi gibi, sahiplerini ebeveyn benzeri olarak görür. Bu nedenden dolayı bağlanma süreci aynıdır. Fakat, köpeğin bir diğer bağı daha vardır. Köpekler grup halinde yaşarlar, kediler böyle değildir. Köpekler, üyeleri arasındaki statü ilişkilerinin sıkı biçimde kontrol edildiği sürüler halinde yaşarlar. Üst kademedeki, orta kademedeki ve alt kademedeki köpekler vardır ve doğal ortamlarında, diğerlerini kontrol ederek birlikte dolaşırlar. Bu yüzden evcil köpekler, sahiplerini hem ebeveyn benzeri olarak hem de sürüsünün etkili üyeleri olarak görür. O ünlü itaatkârlığı ve göklere çıkarılan sadakat yeteneği bundan kaynaklanır. Kedilerin karmaşık bir sosyal örgütlülüğü vardır, fakat hiçbir zaman sürüler halinde avlanmazlar. Yabanıl doğada zamanlarının büyük bölümünü avlarına tek başlarına gizlice yaklaşarak geçirirler. Bu yüzden, bir insanla birlikte yürüyüşe çıkmanın onlar açısından hiçbir çekiciliği yoktur.
Sayfa 8 - Dost Yayınevi - 1. BaskıKitabı okudu
156 syf.
8/10 puan verdi
·
22 saatte okudu
Hayvanları (insanlar da dahil) belirli bir davranış kalıbına yönelten evrimsel kodlar ve bu kodların bilimsel nedenleri, neden ve nasıl özellikle o şekilde evrilmiş olabilecekleri hakkında düşünmek her zaman ilgimi çekmiştir. Bu bakımdan her canlı benim için pasifçe incelenmesi gereken bir kobay gibidir. Her gün binlercesini görüp belki de bu kadar sık görmemizin bir sonucu olarak bu tür şeylere kanıksanmış bir körlükle bakabiliyoruz. Oysa insan ve hayvan doğası olağanüstü detaylarla ve bu detaylar da insanı hayrete düşüren nedenlerle dolu. Bu bağlamda ele alınabilecek en ilginç hayvanlardan biri de kuşkusuz insanlığın en eski dostu: Köpekler. Desmond Morris bu kitabında binlerce yıldır Homo Sapiens'in bir parçası olan köpeklerin doğasını gözler önüne seriyor. Soru cevap şeklinde ilerleyen kitapta köpeklerin davranışlarına ve bu davranışların kökenine yönelik birçok soruya cevap buluyorsunuz. Köpekler neden havlar ya da kuyruk sallar? Kemiğini niçin saklar? Nasıl flört ederler? Altıncı hisleri var mıdır? İnsanlarla neden bu kadar iyi iletişim kurar? Desmond Morris bu ve bunlara benzer 50'ye yakın soruya basit anlaşılır ve etkileyici cevaplar veriyor. Köpek sahibi olsun ya da olmasın köpeklerin davranışlarına ilgi duyan tüm okurlara tavsiye ederim. Dipnot: Yazarın ayrıca kediler üzerinde de yazdığı bir kitap var. Meraklısına
Kedinizi Nasıl Bilirsiniz?
Kedinizi Nasıl Bilirsiniz?
kitabını da tavsiye ederim. Yazarın aşağıda yer alan kitaplarını da öneririm:
Çıplak Adam
Çıplak Adam
Çıplak Maymun
Çıplak Maymun
Çıplak Kadın
Çıplak Kadın
Köpeğinizi Nasıl Bilirsiniz
Köpeğinizi Nasıl BilirsinizDesmond Morris · Dost Kitabevi Yayınları · 201119 okunma
680 öğeden 31 ile 45 arasındakiler gösteriliyor.