Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gülhan Akın

Evrensel acı varlıkların, nesnelerin, duyguların devamlı olmayışından ileri gelmektedir. Her şey geçer; insanın bağlanabileceği hiçbir şey yoktur.
Sayfa 71
Reklam
Bir şeye sırf kulaktan duydunuz diye inanmayınız.; birkaç kuşaktan beri değer veriyorlar diye , geleneklerin de doğru olduğuna inanmayın... Sırf hocalarınızın ya da rahiplerin otoritesine dayanıyor diye hiçbir şeye inanmayın Ancak kendi hissettiğiniz, denediğiniz ve doğru olarak kabul ettiğiniz, kendinizin ve başkalarının iyiliğine olan şeylere inanın ve tutumunuzu onlara uydurun.
Sayfa 70
Ey Ananda , böyle ağlayıp sızlama, umutsuzluğa kaptırma kendini. Sana daha önce demedim mi? İnsanın sevdiği her şeyden, hayran olduğu her şeyden, bunların hepsinden ayrılması, yoksun kalması, sıyrılması gerekir.
Sayfa 69

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Gerçeği bilen ve gören mutlu kimsenin yalnızlığı ne hoştur : Tuttuğu yoldan ayrılmayan, hiçbir varlığa kötülük yapmayan kimsenin hali ne hoştur ; hiçbir tutku hiçbir arzu duymayan kimsenin hali ne hoştur; ben'in inatçılığını yenmek, gerçekten, mutlulukların en yücesidir.
Sayfa 68
Varlıkların ve nesnelerin çokluğu bir kötülüktür. O olmasaydı, acı da olmayacaktı.
Sayfa 56
Reklam
Fakat yeniden doğmak, " dünyanın acılarına " yeniden ortak olmak demektir. Yaşamın böyle sonsuza dek yeniden başlayışı, acılarında sonsuza dek yeniden başlayışı demektir. Kurtuluş nereden gelebilecektir ? Bir Brahman metni şöyle diyor : " Kurtar beni, kendimi susuz bir kuyunun dibindeki kurbağa gibi hissediyorum. "
Sayfa 57
Kurban, tanrıların nafakasıdır ; kurbanlar ise tanrıları yaratırlar. Böylece varlığı yaratan, eylemdir.
Sayfa 52
Ne istediğini bilmeyen, tatminsiz ve sorumsuz tanrılardan daha tehlikeli bir şey olabilir mi?
Sayfa 408
O kadar değer verdiğimiz özgürlük bile aleyhimize çalışıyor olabilir. Eşlerimizi, arkadaşlarımızı ve komşularımızı seçebiliyoruz, ama onlarda bizi bırakmayı seçebilirler. İnsanlar artık kendi yaşamlarına daha önce olmadığı kadar çok etki edebiliyorken, bir yandan da bağlanmakta zorlanabiliyorlar; dolayısıyla da çözülen topluluklar ve ailelerle birlikte giderek yalnızlaşan bir dünyada yaşıyoruz.
Sayfa 374
Hayali düzen dışında bir yol mümkün değil. Etrafımızdaki hapishane duvarlarını yıkıp özgürlüğe koştuğumuzda aslında daha büyük bir hapishanenin geniş bahçesine doğru koşuyoruz.
Sayfa 126
Reklam
Belirli bir düzene nesnel bir doğru olduğu için değil, buna inanmak etkili bir işbirliği yapmamızı ve dahi iyi bir toplum kurmamızı sağlayacağı için inanıyoruz.
Sayfa 119
Hoşgörü Sapiens'in baskın özelliklerinden biri değildir. Modern zamanlarda bile ten rengindeki, lehçe veya dinde ki bir farklılık bir grup Sapiens'in bir başka grubu yok etmeye çalışmasına sebep olabilir. Eski Sapiensler tamamen farklı bir insan türüne karşı hoşgörülü olabilir miydi? Sapiens Neandertaller ile ilk karşılaştığında, ortaya tarihteki ilk ve en büyük etnik temizlik harekatının çıkmış olması gayet mümkündür.
Sayfa 30
Bugün çoğumuz, atalarımıza kılıç zoruyla kabul ettirilen imparatorluk dillerinde dusunuyor, konuşuyor ve rüya görüyoruz.
Sayfa 198
Neandertaller hayatta kalsaydı bugün hala kendimizi ayrı bir yaratık olarak görür müydük ? Belki de bu yüzden atalarımız Neandertalleri yok etti, çünkü Neandertaller yok sayılamayacak kadar yakın, fakat tolere edilemeyecek kadar da farklılardı.
Sayfa 31
6,2bin öğeden 6,2bin ile 6,2bin arasındakiler gösteriliyor.