Lady Middleton'ın Elinor'la Marianne'e davranışları son derece kibar olduğu halde onları gerçekte hiç sevmiyordu... okumaya düşkün oldukları için alaycı olduklarını sanıyordu: belki alaycı olmanın tam ne demek olduğunu bilmiyordu, ama bunun önemi yoktu. Gündelik kullanımda kınama anlamındadır ve kolayca kullanılır.
Az acı çekenler diledikleri kadar gururlu ve özgür olabilirler -hakarete karşı koyabilir, kötülüğü iade edebilirler- ama ben yapamam. Ben hissetmeliyim -sefil olmalıyım- isteyen buyursun bunu nasıl taşıdığımın keyfini çıkarsın.
Bir sınıfı ya da cinsiyeti bütünüyle suçlamak anlamsızdı. Büyük insan kitleleri hiçbir zaman eylemlerinden sorumlu değildi. Kontrol edemedikleri içgüdüleriyle hareket ediyorlardı.
O kendi başına daha güçlüydü; kendi sağ duyusu onu öyle iyi ayakta tutuyordu ki, acıları ne denli şiddetli ve ne denli tazeyse kararlılığı o denli sarsılmaz ,neşeli görünümü o denli değişmezdi.
Bu, uzun zaman önce, dedenizin çocukluğunda olmuş bir şeyin hikayesidir. ... O günlerde, Sherlock Holmes hâlâ Baker Street'te yaşıyordu ve Bastables hâlâ Lewisham yolunda define arıyordu.