391 syf.
5/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Kitabın hikayesi, bir ailenin araçlarıyla seyir halindeyken birkaç kişinin yollarını kesip araçlarına el koyması ile ve bu esnada ailenin genç kızlarının gaspçılar tarafından vurularak öldürülmesiyle başlıyor. Bundan sonra olaya FBI müdahil olarak aileyi tanık koruma programına alıyor. Gaspçılar GVO adlı bir mafyaya dahil ve gasp sırasında bu mafya oluşumunun başı olan adamın oğlu da diğer eleman (ailenin kızını öldüren) tarafından öldürülüyor. Milo isimli bu mafya elemanı GVO’ ya ailenin babası olan Jason’ın mafya veliahtını öldürdüğünü söyleyerek Jason’ı hedef gösteriyor. Jason da tanık koruma programında korunduğu esnada bir şeylerin yanlış gittiğini seziyor ve bu işin peşine tek başına düşüyor. Spoiler vermemek adına devamını yazmıyorum. İşin içinde her şeylerini bir gecede kaybeden ve dağılan bir aile, ihanet, seri cinayetler ve devlet kurumlarında yer alan görevi kötüye kullanma dahil birçok alengirli ve üzücü olaylar mevcut. Cevval Jason süreç boyunca tek başına adaleti sağlamaya çalışıyor ve bunu da başardığını görüyoruz. Kitabın konusunun güzel olmasına rağmen anlatımını malesef hiç beğenmedim. Böyle bir hikayenin sürükleyici olması gerekirken tam tersi oldu benim için. İlk bölümlerde ailenin yas sürecini gereksiz uzatmış yazar. Okurken ne zaman bitecek diye beklerken buldum kendimi. Hikayenin çözüldüğü kısım ise çok yüzeysel olarak geçiştirilmiş gibi geldi bana. Kendimi kitapta yer alan hiçbir karakterle özdeşleştiremedim. Sonuç olarak ben beğenmedim. Bu yüzden tavsiye edemeyeceğim.
What Happened to the Bennetts
What Happened to the BennettsLisa Scottoline · G.P. Putnam’s Sons · 01 okunma
Köprüysem, uçurumun yakalarının sadakatini görmezden gelemem. Çünkü ben onları bırakmadıkça onlar beni bırakmamıştır. Köprü olduysam, üzerimden geçen insanın, canlının yahut herhangi bir varlığın kim olduğunu bilmeden üzerime aldıysam onu, taşımalıydım. Niyetim budur; yani karşıdan karşıya geçirmek. Çünkü doğru olanın köprü olmak olduğuna
Nâre

Nâre

@_derun
·
03 Haziran 2022 19:46
Köprü
Reklam
21- Tecavüz edilen bebeklerin, masumların suçu ne? Dünya 3 saniyedir. Dün, bugün ve yarın. Uzayda her gün bir saniyedir. Sen bu 3 saniyede bütün adaleti bekliyorsun. Adalet o kadar muhteşemdir ki bu dünyaya sığmaz. Burada bekliyorsan çok beklersin, sığmaz buraya, kaldıramaz. O yüzden gidiyoruz, 3 saniye sabret. Ne demek 3 saniye? Bir adam dese
216 syf.
8/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Gerçek Barbar Kim?
Barbarları Beklerken Coetzee’den okuduğum ilk kitap oldu. Tatar Çölü havasını hemen her bölümde hissettiğim romanda, isimsiz sulh hâkiminin ağzından bir sınır kasabasında yaşanan dramatik olayları okuyoruz. Coetzee hayalî bir imparatorlukta, belirsiz bir zamanda geçen bir güçlü-ezilen hikâyesi anlatıyor. Kitabın arkasında 1970’li yılların Güney
Barbarları Beklerken
Barbarları BeklerkenJ. M. Coetzee · Can Yayınları · 20191,543 okunma
Bu kadar pisliğin, adaletsizliğin olduğu yerde fazla kibarız, fazla sözel. Gelinen noktayla savaşmanın yolu rezilliğe bulaşmak, kolları sıvamak: steriliz. Bulaşalım desek , ilk biz vurulur düşeriz. Öylesine yırtmayı hiç istememişiz, uzun süre kimselere o derecelerde kinlenmemişiz... Belki de... Başka kaslarımız gelişmiş.. Şaşırmalarımız hiç bitmemiş. Böyle olmadı, olmayacak. Alışa alışa daha da beterine katlana katlana , eriye eriye, bitiyoruz, yitiyoruz. Nede kolay uyumlandı kimi. Kimiyse direndi de bırakıverdi. E ne de olsa evrim böyle diyor uyumlanmayan ölür! Ölüyoruz. Gün görmeyi beklerken... Nezle sanmış önemsememişiz, ilaç var zannetmişiz. Var olan kavga öyle pis ki, bir cephede savaşacak rezilliği geliştirmek bu saatten sonra yıllar ve yeni yıllar. Umuda sarılıyor, ''Hesap verecekler'' tipi cümlelerini kuşanıyoruz. Vermediler, vermeyecekler. Kendi cephemi inadına koruyorum: bu beni aşırı kuralcı, bul kayıplı zaman zaman sert yapıyor. Oysa içim çocuk, ruhum coşuyor. Depremde yaşananlardan asansörde ölen çocuklara, kilisesinde duaya gelip vurulandan adaleti arayanlara yardım edip hedef olana... Başımıza gelmedi sanıyoruz, onlar kadar değil ama bizim de başımızda. Seyretmesi kime kolay. Anında öldürmeyip böbrekten öldüren sinsi bir mantar gibi. Yaşıyor, gülüyoruz, geziyoruz, okuyoruz normal gibi ama bir yerlerimiz çürüyor.
Ateizme göre, nihai adalet ulaşılamaz bir hedeftir,hayat dediğimiz çölde seraptır. Ahiret olmadığına göre, insanların hesaba çekileceği yönündeki bütün beklentiler nafiledir. 1940ların Nazi Almanya'sını düşünün. Eşinin ve çocuklarının gözleri önünde katledilen Yahudi bir kadının gaz odasına atılma sırasını beklerken adaletten ümidi kalmamıştır. Naziler nihayetinde mağlup olmuş olsalar da, adalet bu bayanın ölümünden sonra vuku bulmuştur. Ateizme göre bu bayan şimdi hiçbir şey, sadece maddenin farklı bir şekle dönüşmüş halinden ibaret. Cansız bir varlığı teskin etmeniz de mümkün değil. Fakat İslam, herkese İlahi adaleti vadediyor. Hiç kimseye adaletsizlik yapılmayacak ve herkes hesaba çekilecek: "O gün insanlar amellerinin kendilerine gösterilmesi için bölük bölük kabirlerinden çıkacaklardır. Artık kim zerre ağırlınca bir hayır işlerse onun mükafatını görecektir. Kim de zerre ağırlınca bir kötülük işlerse onun cezasını görecektir."
Reklam
456 syf.
8/10 puan verdi
“Devrim çağrıları yapıldığında, en önde gitmeliyiz, karanlıkta saklanmamalıyız.” Sıfır beklentiyle başladığım ve çok sevdiğim bir kitap oldu. İlk başta okurken bir tereddüt ettim çünkü bizde alıp okuyan ve yorum yapan pek kimse yok ve bir acabayla okumaya başladım ama okur okumaz kitap kendi içine çekti ve sürükleyiciydi. Konusundan bahsedecek
Geceye Meydan Oku
Geceye Meydan OkuBrigid Kemmerer · Epsilon Yayınevi · 202334 okunma
320 syf.
6/10 puan verdi
Yüreğime Dokunmadan
Kitap bir genç kızın gözünden geçiyor. Kanserden ölmeyi beklerken kanseri yeniyor. Ölümle yüzleşmesinin arkasında bir günahını sorumlu tutuyor. Mahsun diye zihinsel engelli bir çocuğa küçükken zorbalık yaptığını hatırlıyor. Oyuncak ayısını alıp, geri vermiyor. Oyuncak ayısının ismini Hülya koymuş, kitabın bir kısmına kadar Hülya’nın canlı
Dokunmadan
DokunmadanNermin Yıldırım · Hep Kitap · 20175,7bin okunma
_Devlet, milletin kendisidir. Milleti, idare edenler devlet değildir. Çünkü irade milletindir. Millet, asildir. Millet işlerini yönetenler, onun temsilcileri olabilir. Bu sistemin uygulanmasında göz onunde bulundurulacak en onemli nokta, milletin siyasi, sosyal, eğitim ve gelişme derecesidir. _Devlet, her parcası diğerinin gorevini hazırlayan veya
_Bana, “Sen kral mısın yoksa yasacı mısın ki politika üstüne yazı yazıyorsun?” diye soracaklara cevabım: Hükümdar ya da yasacı olsaydım, ne demek gerektiğini söyleyip vaktimi boşuna harcamaz, ya yapacağımı yapar ya da susardım. _Niyetim, insanları oldukları gibi, yasaları da olabilecekleri gibi ele alıp, toplum düzeninde güvenilir ve haklı bir
Reklam
126 syf.
8/10 puan verdi
Yaklaşık 6 ay önce, Ankara’nın bencil, gri, resmi kalabalığından kimselere çaktırmadan kabuğuma kaçarken arada uğradığım sakin sahafıma sığındım. Dışarıya koyduğu kitapları çeyizi gibi serip grurla gülümseyen gelin edasıyla, önce fiyatları değil de kitapların içeriğiyle bilgi veren nesli tükenmiş sahafım benim… Ruhum ‘’az insan değil zeyneb, hiç
Demiş miydim?
Demiş miydim?İbrahim Çolak · MGV Yayınları · 201435 okunma
Resim