cehaletimin sebebini bilseydim, âlim olurdum
Sayfa 173Kitabı okudu
ne gariptir ki toplum olarak, aklı yavaş olana değil de ayağı yavaş olana, yüreği kör olana değil de gözü kör olana acırız
Sayfa 133Kitabı okudu
Belirli bir noktadan sonra artık geriye dönüş yoktur.
Bu dünyanın acılarına katlanarak gelişiriz.
“Etrafımızdaki tüm acılara katlanmaya son derece mecburuz. tek vücut olduğumuzdan değil tek bir büyüme yolumuz olduğundan...”
Siyaset
“Muhafazakar gibi düşünüyor,radikal gibi konuşuyor; bugünlerde bu çok revaçta.”
Erkekler Orta Çağda dahi aynı
“Yetmişini aşmış erkeklerden çok hoşlanırım; ömür boyu sadakat vaat ederler insana.”
“Çok çekici olacağına sürekli bir gelirin olsun daha iyi”
“Kaderimi değiştirmek elimde değil, ama razı olmadığım kadere de boyun eğmem “
İşsiz kaldığınızı düşünün , o zaman işinizin değerini çok iyi anlarsınız .
Hepimiz cennet ve cehennemi içimizde taşırız
Hayvanlarla paylaşamadığımız hiç bir davranış , hiç bir duygu yoktur.Hayvanlardan yalnızca dil ile ayrılırız .
İnsan yaşama sığınmadan dünyada nasıl mutlu olabilir?
Baskı ahlaktan önce gelir, hatta ahlakın kendisi bir süreliğine, bireyin acıdan kaçınmak için boyun eğdiği baskıdır. Sonra töre olur, daha sonra özgür iradeyle gösterilen itaate ve nihayetinde hemen hemen içgüdüye dönüşür: O zaman uzun süredir alışkın olunan ve doğal olan her şey gibi hazla ilişkili hale gelir -şimdi buna erdem denir.
Sayfa 35
Bizde en çok öfke uyandıran kötü eylemler, bize bunu yapan diğerinin özgür iradesi olduğu, dolayısıyla bize bu kötülüğü yapıp yapmamanın onun isteğine bağlı olduğu yanılgısına dayanır. Bu isteğin varlığına duyulan inanç bizde nefret, intikam arzusu, kin uyandırır, hayal gücümüzün bozulmasına yol açar, oysa bir hayvana çok daha az kızarız çünkü onu sorumlu görmeyiz.
Sayfa 35