"Aklının sınırlarını kullanmayı iyi bilmeli insan. Hepsi psikolojik bir savaş. İnsana kırk defa deli dersen, kırk birincide ensesini okşadığını görürsün."
"Sence insan inandıkları uğruna ne kadar ileri gidebilir?" "Toprağa kadar. İnsan inandığı dava uğruna toprağı göze alamıyorsa, geçici bir meraktır onunki. En kıymetlisi için, inancından, doğrularından çark edene adam mı denir?"
12 Eylül gerçeğini gerçek bir hikayeden yola çıkarak anlatan kardeşi kardeşe kırdıran zihniyetin kendi çıkarları için gözü kapalı gençleri kullandıklarının gerçeği.
Akıcı anlatımı tarihe ışık tutan yanı ile etkilenerek okudum kitabı
Sevgili yazarımız konuyu öyle derin anlatmış ki özellikle o iki dostun taraf olarak karşılaşmaları kısmı çok etkileyiciydi.
Sizde tarihi kurguları seviyorsanız akıcı kitap arıyorsanız tavsiye ederim.
Biri hakim biri öğretmen olacaktı çocukluklarını bırakıp gittikleri çakal kayasına biri sadece biri solcu olarak dönmüştü Nevzat ve Semih kalem tutan elleri silah kuşanıp her biri kendince devlet için çabalıyordu ama onları sona götüren yine de kendi inandıkları dava oldu.
12 Eylül yaşayanlarda derin izler bırakan birçok hayatı söndüren acılara imza atmıştı.
Üniversitelerde başlayan sağ sol çatışması gençleri taraf olmaya itmiş geleceklerini karartarak girdikleri yolda sevdiklerini tek tek yitirmeye başlamışlardır.
Onlar liderleri oldukları gruplarda kendi köylerini çocukluk arkadaşının fikirlerinden korumaya bunuda silahlarla yapmaktadırlar.
"Anne olmak, baba olmak; kendinden çalmak, kendinden caymak demekti. İnsanoğlu, karşılıksız sevgiyi, fedakârlığı, emeği, ancak çocuğu için koşulsuzca veriyor; yaşamı boyunca sırtında bir kambur gibi evladının sorumluluğunu severek taşıyordu."
"Önemli olan bir kalbi fethetmek, kapılarını aralayarak içeri süzülmek değildi elbette; orada kalabilmek, yıllarca ilk günkü gibi hüküm sürebilmekti aslolan."
"Siyah; renksizliği ifade eder, bir renk değildir. Pratikte renk kabul edilir. Işığı yansıtmak yerine emen pigmentler, siyah gözükür. Renkler, pigmentlerin yansıttığı ışığın dalga boylarına bağlı olarak oluşur. Ortamda hiç ışık bulunmadığında hiçbir ışık yansıtılamadığı için her şey siyah görünür, başka bir deyişle hiçbir şey görünmez."
"Bütün fırtınalara rağmen, delik bir yelkenle okyanusa açılmaktan farksızdı aşk. Yaşayacağı acıları, çırpınışları, sancıları bile bile âşık oluyordu insan."