" Kullarımdan bir kuluma bedeni, yahut malı, yahut evlâdı yüzünden bir musibet verirsem o da bunu sabr-ı cemîl ile karşılarsa, kıyamet günü kendisi için mizan kurmaktan yahut amel defterini açmaktan haya ederim. "
(Bir hadis-i kutsi meali)
En büyük inkılâb ise ahiret inkılâbıdır.
Bu gün fakir ve zelil gibi görünenleri Allah, yarın kuvvetlendirip büyük büyük izzetlere erdirir. Zengin ve kavi sanılanları da zelil ve perişan eder.
Mesul olmayız zannedenleri mesul eder.
Uykudakileri uyandırır.
Ölüleri diriltir.
Her canlı mahlûk, teneffüs etmek suretiyle mecburi olarak Allah'ı anmaktadır.
Çünkü "He" harfinin mahreci göğüsten ve ciğerlerden gelen nefes ile çıkar. Her nefes, bir "He" harfidir.
Her insan ve hatta teneffüs eden her mahlûk farkına varmadan her nefeste Allahu Teâlâ'yı bu ismiyle anmaktadır. Teneffüs, Allah'ı anmak olunca, Allah anılmadığı surette hayat bitiyor demektir.
Şu halde bu "ism-i şerif" aynı hayat demektir.
Ruhların, bedenlerin varlıkta devamı ancak bu "ism-i şerif" ile temin edilmekte olduğu ne kadar açık görülmektedir.