Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ey Rabbimiz, bizi doğru yola ilettikten sonra kalblerimizi haktan saptırma. Bize kendi canibinden bir rahmet ver. Şüphesiz bağışı en çok olan sensin sen. Ey Rabbimiz, muhakkak ki sen (vukuunda) hiç bir şübhe olmayan bir günde insanları toplayacak olansın. Şübhesiz Allah sözünden caymaz. (Âl-i îmran sûresi, 8-9)
Sayfa 80 - Cağaloğlu Yayınevi
Şehid Seyyid Kutub’un idama mahkumiyetinden sonra onu mahkeme salonundan alan arabadaki resmine dönüp bir kere daha bakmak olacaktır... Saadetten sonra bir saadet olduğunu gösteren resmi; zira hak yolunda şehid olup Rabbı’na kavuşacaktı. Sonra da kendisini iftiralara dûçar eden «Yoldaki İşaretler» kitabında hapishanede yazdığı sözlerini birlikte okuyalım: Aziz şehid şöyle diyor: «Şartlar değişir ve müslüman madde karşısında mağlup duruma düşer de kendisinin üstün olduğuna dair inancı kaybolmaz; mü’min oldukça galibine karşı üstten bakar; bu halin geçici olduğuna ve sıranın -hiç şüphesiz- imana da geleceğine kuvvetle inanır. Gereği ne olursa olsun boyun eğmez. Herkes ölür, fakat o, şehid olur. O, dünyayı bırakır, cennete gider. Galip gelen ise dünyayı bırakır, Cehenneme gider, O, oraya; bu buraya. O, kerîm olan rabbin sesine kulak verir: «Allah’ı ve Peygamberi tanımayanların refah içinde diyâr diyâr dönüp dolaşmaları ziıılıar seni aldatmasın.»(¹) «Azıcık bir fâidedir, (o). Sonunda varıp sığınacakları yer cehennemdir. O, ne kötü bir yatakdır!..» Fakat Rablerinden korkanlar (öyle mi ya)? Altlarından ırmaklar akan cennetler -kendileri içinde ebedî kalmak, Rableri katından verilecek nice ziyafetlere de konmak üzere- hep onların Allah'ın nezdinde olan (nimetler) iyiler için daha hayırlıdır.» (Âl-i İmrân sûresi, âyet: 196-198)
Sayfa 76 - Cağaloğlu Yayınevi / (1) Bu ve emsâli âyetlerin muhatabı Resulu ekrem sallelâhu aleyhi ve sellem vasıtasiyle bütün müminlerdir.
Reklam
"Allah'ın dinine ve Kur'ân'a hep birlikte sımsıkı sarılın." Âl-i İmrân Sûresi, 3:103.
"Ey Rabbimiz! Bizi doğru yola ilettikten sonra, kalplerimizi çevirme! Bize Yüce katından bir rahmet bağışla. Şüphesiz sen bağışı en bol olansın." ÂL-İ İMRÂN SÛRESİ 3 | 8
اَلَّذٖينَ قَالَ لَهُمُ النَّاسُ اِنَّ النَّاسَ قَدْ جَمَعُوا لَكُمْ فَاخْشَوْهُمْ فَزَادَهُمْ اٖيمَاناًࣗ وَقَالُوا حَسْبُنَا اللّٰهُ وَنِعْمَ الْوَكٖيلُ Birtakım insanlar onlara, “İnsanlar size karşı asker toplamışlar, onlardan korkun” dediler de bu, onların imanlarını arttırdı ve “Allah bize yeter, O ne güzel vekildir!” diye cevap verdiler. Âl-i İmrân Sûresi 173. Ayet
"Allah (celle celaluhû ) içinizden cihad edenleri ve sabredenleri belirtip ayırt etmeden , yoksa cennete gireceğinizi mi sanıyordunuz ?" Âl-i İmran sûresi ,142
Sayfa 247 - Kültür ve turizm bakanlığı
Reklam
"Allah'ı hatırlarlar onlar, fena bir şey yaptıklarında veya kendilerine zulmettiklerinde . Günahlarının bağışlanmasını dilerler . Allah (c.c) 'tan başka günahları bağışlayan kim vardır ? Onlar, yaptıklarında bile bile ısrar etmezler ! " (Âl-i İmran sûresi,135 )
Sayfa 237 - Kültür ve turizm bakanlığı
Al-i İmrân sûresi, âyet:136
"Ve onlar bir kötülük yaptıkları veya nefislerine zulmettikleri zaman Allah'ı hatırlayarak hemen günahlarının bağışlanmasını dilerler. Günahları Allah'dan başka kim affedebilir? Ve onlar bile bile yaptıklarında ısrar etmezler. İşte onların mükâfatı Rabbleri tarafından bağışlanma ve altından ırmaklar akan, ebedi kalacakları cennetlerdir. İyi amel işleyenlerin ecri ne güzeldir!"
Âl-i İmran sûresi, 8
"Ey Rabb'imiz, bizleri doğru yola ilettikten sonra kalplerimizi kaydırma, bize katından rahmet bağışla, kuşkusuz sen bağışı bol olansın."
Yılmayın ve mahzun olmayın daha yükselecekken sizler gerçek müminlersiniz. Al-i İmrân Sûresi /139
Sayfa 54
1.000 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.