"fyodor derdi ki, bir ajanın en önemli becerisi olmaması gereken yerlerden, almaması gereken şeyleri alabilmesidir. aslında casus olmakla hırsız olmak arasında fazla bir fark yoktur. amaç çalmak. hırsız mücevher çalar, ajan ise sırları."
böyle bir şey hesaplanamazdı. işte hayatın en güzel tarafı da buydu; her şey olabilirdi, her ne kadar olasılıksız olursa olsun olabilirdi, olasılık dışı olan bir olay mutlaka olurdu.
"ona aldırış etmeme gerek yok, uzun, upuzun bir zincir çünkü; gelgelelim onun orada olduğunu bilmek beni usandırıyor ve babamın ülkesini özlüyorum. ayrıca büyücü kadın sahibelerin en iyisi değil..."
"ölüye acıma, harry. yaşayanlara ve her şeyin üstünde, sevgisiz yaşayanlara acı. dönerken birkaç ruhun sakatlanmasını, birkaç soyun parçalanmasını kesinleştirebilirsin. eğer bu sana layık bir amaç ise, buna hoşça kal hediyesi diyebiliriz."