Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Anlamı derin
Boşuna demezlerdi "Evinde duvarlar yardım eder insana," diye.
Sayfa 441 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
"Sevmeden evlenmek, inanmadan ibadet etmek gibi alçakça bir iştir." Anton Çehov
Reklam
İyi kalpli akrabalar ve doktorlar esrime ve ilhamlarını tedavi etmeye kalkmadığı için Buddha, Muhammed ya da Shakespeare ne kadar da şanslıymış! -dedi Kovrin.-
Neden, neden iyileştirdiniz beni? Bromür preparatları, boş boş oturmalar, ılık banyolar, başıma nöbetçi dikmeler, attığım her adımda, aldığım her yudumda gösterdiğiniz ödleklik, bunlar beni eninde sonunda ahmaklığa götü recek. Deliriyordum, büyüklük hezeyanına kapılmıştım, fakat neşeli, zinde ve hatta mutluydum, ilginç ve orijinal biriydim. Şimdi daha makulüm ve daha sağlıklıyım, fakat herkes gibiyim: Vasatım, sıkıcı geliyor yaşamak... Ah, ne büyük gaddarlık ettiniz bana! Halüsinasyonlar görüyordum, ama kime zararı vardı bunun? Soruyorum, kime?
"Bütün dünyanın inandığı deha sahibi insanların da hayaletler görmediğini nereden biliyorsun? Biliminsanları şimdilerde dehanın delilikle akraba olduğunu söylüyor. Dostum, sadece sürüden ayrılmayan sıradan insanlar sağlıklı ve normaldir."
...her şeyini, gençliğini, kuvvetini, sağlığını fikir uğruna feda etmek, herkesin iyilği için ölmeye hazır olmak ne kadar yüce, ne kadar da mutlu bir kader!
Reklam
Sıradan bir insan iyiyi ya da kötüyü dışarıda, yani bir atlı arabadan ya da çalışma odasından bekler. Düşünen bir insan ise kendinde bulur.
Huzur ve mutluluk dışarıda değil insanın içindedir.
"Sıradan bir insan iyiyi ya da kötüyü dışarıdan, yani bir atlı arabadan ya da bir çalışma odasından bekler. Düşünen bir insan ise kendinde bulur."
Sayfa 37 - Türkiye İş BankasıKitabı okudu
Reklam
"İnsanın huzuru ve memnuniyeti dışarıda değil, içindedir."
Sayfa 37 - Türkiye İş BankasıKitabı okudu
Bir zamanlar ünlü bir Türk paşası varmış. Bir yararlılığı karşılığında kendisine koca bir harem armağan edilmiş. Birbirinden güzel, genç karıları karşısında dizilmişler; bizim iyi yürekli paşa her birini tek tek öptükten sonra «Bugünkü yaşlı halimle size ancak bu kadarını verebiliyorum.» demiş.
"Etrafımızda akla uygun hiçbir şey yapmıyoruz, duymuyoruz..."
Ancak şundan emin olabilirsiniz ki, efendim daha iyi zamanlar var!
Vurdumduymazdım, neşeli ve sağlıklı bir şekil­ de mantık yürütebiliyordum. Manen güçsüz kalır kalmaz hayatın kaba bir sillesini yemem yetti. Sonrası bezginlik...
1.500 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.