Artık O, şirkin hakim olduğu bir toplumda, kendi halinde yaşayan ve her türlü inanç ve yaşantı yanlışından uzak kalmaya çalışan Abdullah'ı oğlu Muhammed olmamalıydı. O, sadece kendini ve ailesini, belki birazda kabilesini veya hemşehrilerini düşünen birisi olarak kalmamalıydı. O artık Resûlullah idi; tüm insanların kurtuluş önderiydi.