Gözleri kapalıydı. Uyur gibiydi. Çok rahat, çok sakin bir görünüm vardı yüzünde.
«Kim bu?» dediler.
«Uyuyan biri,» dedim, yavaşça.
«Ama kim?»
«Bir ölü belki de.»
«Ölü tabii. Görmüyor musun? Delik deşik.»
«Bir ölü,» dedim.
«Adı ne?»
Bir ölünün adı ne işe yarardı ki artık.