Aziz Nesin'in 100. yılı adına düzenlenmiş bu kitap, 1950-1970 döneminde geçen ve yazarın farklı kitaplarından alınan 17 ayrı zübüklük hikayesinden oluşmaktadır. Aziz Nesin’in dilimize kattığı “Zübük” kelimesi, Türk Dil Kurumu tarafından tanımlanmamış olmakla birlikte şöyle tanımlanmaktadır “Zübük: Bir halk deyimi. Kendi çıkarları için her yolu mübah sayan kişi. Sözünde durmayan, üçkağıtçı, egoist, düzenbaz, ahlaksız, kalleş, namussuz, palavracı, dönek." Bir çok kişinin beğenerek izlediği, Aziz Nesin'in aynı adlı romanından sinemaya uyarlanmış, “Zübük” filmi Türk siyasi yapısındaki çarpık karakterleri hicvetmektedir. Usta oyuncu Kemal Sunal,da filmde sözünde durmayan, ahlaksız bir siyasetçiyi oynamaktadır. Kitap da siyasetçiler de dahil olmak üzere kaçakçı, dolandırıcı, banka hortumcusu, karaborsacı, arazi manipülatörleri, hayali ihracat yapan şirketler,rüşvetle iş yapanlar gibi bir çok zübük çeşitleri anlatılıyor. Aradan 50-60 yıl geçmesine rağmen çok fazla değişen bir şey olmadı. Bazı yeni yöntemler gelişmesine rağmen bazı zübüklükler aynen varlığını sürdürmektedir ne yazık ki. Sade ve anlaşılır bir kitap. Herkesin okumasını tavsiye ediyorum. "Memlekette sözünü tutan adam kalmamış. Bir söz verdin mi, ölsen bile sözünü tutacaksın. Söz ne demek? Söz demek, namus demek..." “Sayın politikacımızın odasına girdim. Bir kitaba dalmıştı. - Ne okuyorsunuz üstad? dedim. -Demokrasinin canına okuyorum, dedi.” “Yalan mı? Ortada bişey kalmamış... Ne ahlak, ne namus, ne vicdan var. Ne Allah korkusu var, ne insaf var, ne merhamet var...Bunun sonu felaket..” “Bu yoksul insanları hiç mi görmüyorlar... İnsan, o lüks arabalara kurulup bu yoksullar arasından geçmeye utanır be.” “Kanunen olmaz ama, senin hatırın için bir olur yolunu bulmaya çalışırız.” “Memleketin birlik ve beraberliğini bozdular, milleti birbirine düşman yaptılar.” “Memleket uçuruma gidiyor, hâlâ görmüyorlar mı?” “O zaman buzdolabı, telgraf deseniz size gülerlerdi. Şimdi buzdolabı deyince de elektrik süpürgesi deyince size gülen var mı? Bu ne müthiş ne korkunç bir ilerlemedir.” “Nasıl su gibi para harcıyorlar! İnsanın, bunları görünce sosyalist olacağı geliyor. Bu yoksul insanları hiç mi görmüyorlar..." “Memleket sefalet içinde. Herkes işsiz, iş yok, para yok.” “Ya radyo? Ya telefon?Ya düdüklü tencere ? Bunlar bir memleket için ilerleme değil mi?” "Süt alıyorsun, yarısından çoğu su... İyi su diye şişe suyu alıyorsun, musluk suyu... Yünlü kumaş diyorlar, vallaha pamuklu keten... İnsanlarda insaf da kalmam "Haram diyen, günah diyen yok... Ahlak kalmamış, ahlak.." , “O kadar aptal adam nasıl mı milyoner oldu? Hahahhah... Zengin olmak için akıl istemez ki, para ister; bir kere yüz bin oldu mu gerisi kolay…emrinde birçok akıllı adam çalıştırıp herifin milyonlarını artırmak için kafa patlatıyorlar."

Zübüklüğün Sonu YokAziz Nesin · Nesin Yayınevi · 2006927 okunma

·

44 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.