Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

184 syf.
·
Puan vermedi
✍DİPÇE : Kitap, bir Kobo klasiği ile başlıyor.Bir gün bir adam kayboldu...Bu belgisizlik ve kayıp sözcüğünün, derin düşünüldüğünde yokluğun yerine bıraktığı onlarca varlık onlarca olasılık ve ağırlık henüz girişte okuru baskılarken ilerleyen sayfalarda adeta yaşayacağı klostrofobik durumun yanında hafif bile kalır. Kaybolan adam bir öğretmendir ve birçoğuna göre işe yaramaz bir hobisi vardır: Böcek koleksiyonculuğu. Böcek metaforu edebiyatta hemen her okurun aklına Kafkaesk anlatımı getirir ki bu doğrudur burada da okur hızlıca absürt bir durumla karşı karşıyadır. Kahramanımız Niki hobisinin peşinden giderken bir talihsizlik yaşar ve bir köylünün yardımsevereliği (!) ile geceyi geçireceği eve götürülür ve bu süreçten sonra kandırılmaktan umutsuzluktan çıldırma eşiğinden tutun içsel tüm sorgulamalara cinsel yüzleşmelere varıncaya kadar, umut,çaresizlik ve kabullenişle örülü aklınıza gelecek tüm psikolojik duygu tespitleri sağanağına tutulursunuz.Öte yandan yazarın toplumsal konular, kırsal kesim ve şehirleşme kapsamında çalışma ve yaşam koşulları ve sistem eleştirileri de bu sağanağın şiddetini artırır.Bu anlamda ne kadar bireyselse o kadar da toplumsal bir eser niteliğindedir.Fakat okuru tüm bunların dışında bekleyen atmosfer yani olayın tek bir mekanda geçmesi bu mekanının tüm zerrelerinin canlılığı kitabı unutulmaz kılar.Tüm olay ve duygu durumları kumlar altında bir evde geçer. Kumun geçirme özelliği çapı, yapışkanlığı, granül ve dokusallığı üzerine verilen bilgileri, esasen hayata nüfuz eden, hücrelerimize sızan birçok illetle, başedilmez zaaflarımızla, kayıtsızlığımız ya da esaretlerimizle özdeşleştirerek okudum.Kumun mekaniği ve devinimi hayatın üzerimize teklifsizce akışı gibi bir imgeyle bütünleşerek, hikayenin ana karakteri olmakta gecikmedi.Dolayısıyla kitap bitene kadar her yanımdan kumların aktığını, ayaklarımın altından kaydığını, gözlerimi yaktığını, çay fincanıma döküldüğünü, saç diplerime doluştuğunu hissettim.Astım azdıran, boğulma çatlama duygusu yaratan bir his...Bu ortamda bir kadın bir adam ve sadece kumlar...Umut/umutsuzluk/çaresizlik ve her şeye rağmen yaşamak...Anlatılacak türden değil. Tek yön biletli yolculuklar dünle bugün, bugünle yarının arasındaki bağları koparır ve hayatı paramparça ederler belki de sorgulanacak tek şey budur: prangalar Kitabın bir de izlenilesi filmi var.Kitabı bitirdikten sonra izlemenizi öneririm.Kumların bazı sahnelerdeki devinimini çok beğendim. Keyifli okumalar ve seyirler dilerim esen kalın
Kumların Kadını
Kumların KadınıKobo Abe · Monokl Yayınları · 20172,111 okunma
·
71 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.