Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

367 syf.
·
Puan vermedi
·
10 günde okudu
Bu bir aforizmalar kitabı, yer yer kısımlara ayrılsa da, hemen hemen her paragraf başka bir tespitin, başka bir özün, başka bir fikrin geçerliliğini sorguluyor. Sorguluyor diyorum çünkü düğümler atıp koşarak uzaklaşmıyor Canetti, okuyucuya başbaşa düşünme imkanı da veriyor. Yine de çok çetin bir serüven sizleri bekliyor. Çünkü ilerliyemiyorsunuz. O kadar kalabalık bir yolda ilerlemek mecburiyetindesiniz ki, omuzlara çarpmadan ve ayaklara basmadan yürüyemiyorsunuz. Eserin oluşma süreci de oldukça ilginç, 'Kitle ve İktidar' ı yazarken ilerleyemeyen yazar kendine başka bir dosya ile uğraşmayı yasaklamış ve notlar almakla yetinmiş, bu notları da bu eserde toplamış. Yani sadece bir moladan çıkabilecekler akla durgunluk veriyor :) Bu notlar oldukça kişisel gibi görünse de hedef sizsiniz, sizin daha evvel hiç düşünmedikleriniz üzerine bir tiyatro bu, tek seyirci sizsiniz, kahkahayla salonu çınlatabilir, hüngür hüngür ağlayabilir, kollarınızı bağlayıp oyuna ver yansın edebilir ya da sizin için sahnelenen her perdeye gömülürcesine dikkat kesilebilirsiniz. Fakât bu sahnede oyuncu da sizsiniz. Aforizma kitapları size kendinizi izleme imkanı verir... Bu kitapta kusursuz bir görüntü netliği var. Karıncalanma, buğulanma, hissizleşme... Bunların hiç birine fırsat vermeyen keskin bir dil, kararlı bir adam ve sayısız mevzu sizi bekliyor. Bugün tam da kitabın son satırlarına gelmişken çok sevdiğim bir şairin anlık bir iç dökümüyle yazdığı şu sözlerini okudum; "Bıçağı dilden esinlenerek icat etmiş olabilirler." evet Canetti için söylenebilecek neredeyse kusursuz bir cümle bu... Bıçak gibi bir dil. Çünkü ok gibi hedefi buluyor... "Bilmemek, bilmekten ötürü yoksullaşmamalıdır." derken bilmenin kalbini söküp size bütün damarların istikametini ve işleyişini gösteriyor. Asıl ışık susamışlıktır, rahatlık yoktur bilgide çünkü bilmenin sonu yoktur. Sonu varsa, tamamsa, idrak hazır olanı tüketmeye başlar, elde avuçta kalmayınca kendi kendini öğütmeye, bütün mucizesini haraç mezat elden çıkarmaya başlar... Yoksullaşır... İşlenmemiş, uzun zamanlar ayrılmadığı için denetime tabi tutulmamış olan bu notlar, özünde düşünürün kendine dayattığı rolleri çıkarıp, rahatlığa erişmesi yani doğallığı personasına tercih etmesi noktasında sizi epey yüreklendiriyor. Hatta bana kıymetli bir fikir verdi, ölümümden sonra açılıp okunmak üzere, sevdiklerime özel defterler tutma isteği belirdi içimde... Notlardan ve kendi kendimizle hesaplaşmalardan oluşan böyle defterler, güzel olmaz mı sizce de? :) Savaş, ölüm ve din, eserin süreği olan üç teması. Farklı konuların içine nüfuz etmiş olarak ve salt üzerine kafa yorduğu bölümler şeklinde yer alıyor eserde. Aristoteles, Nietzsche, Lichtenberg, Kafka, Buda, Hobbes gibi düşünürler hakkında fikirlerinin de yer aldığı eseri uzun bir zamana yaymanızı tavsiye ederim. Bu gibi eserlerde en büyük rollerden birisi çevirmenin bana kalırsa ve Ahmet Cemal, çok iyi bir iş çıkarmış. Tebrik ve teşekkür ederek bitirmek istiyorum. Keyifle okuyun. Derin saygımla...
İnsanın Taşrası
İnsanın TaşrasıElias Canetti · Sel Yayıncılık · 2015326 okunma
··
657 görüntüleme
Oğuzhan Âsım Güneş okurunun profil resmi
Aforizma kitapları beni hep sukut-u hayale gark etmiştir abla. Fakat bu taşra, o sokaklar gibi değil anladığım kadarıyla (: Dil ve bıçak metaforu bile dilimi ısırmama yetti..
Eylül Türk okurunun profil resmi
Bir düşünürün, diğer düşünürleri nasıl bir nazarla değerlendirdiğini görmek için bile önemli bir eser Oğuzhan👍
3 sonraki yanıtı göster
Ferah okurunun profil resmi
Bende senelerdir var defterler, kendime ait olanların yazılı olduğu, bir kaç tane de birilerine yazdıklarım. Ölmeden önce imha edilecek tedirginliği ile duran. Verebilecekmişim gibi gelmiyor :) Kaç gündür alıntılarını zevkle takip ettiğim kitabın da güzel incelemesi. Emeğine sağlık 🍀💜
Eylül Türk okurunun profil resmi
O defterleri vermelisin ablacan, kimbilir kimlere yol gösterir, kimlerin yarasına şifa olur... Çok güzel tespitler içeriyor eser; "İnsan aynı insanla bağlarını kaç kez koparabilir." dediğinde bu cümleyi günlerce düşündüm. Bir kitaptan ne bekleriz? Ayna olmasını mı? Kanat olmasını mı? Dostça nasihatler vermesini mi? Bir kitapla insan kaç kez bağ kurabilir? :) O defterleri bir okuyasım geldi ki sorma 🤭🌹 Yüreğin varolsun❤️
2 sonraki yanıtı göster
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.