Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

64 syf.
·
Puan vermedi
Sıradaki Namlu Türkülere Gelsin
Sen türkü yak, ben mermi.. Gökten zembille inen tek şeyin Aşk olduğuna beraberce iman edebiliriz. Zahirde kürek çekmekle teşrik-i mesaisini tamam etmekmeye yeltenenler, elbette bizi zemmedecek. Hatta birkaç cepli cübbe nazırı cümle üftadeleri mürtet ilan edecek. Varsıl olan bizleriz, çünkü biz aşka iman ederiz. Ama sen ağbey, sen türkü yak.. ben mermi yakayım. Sen türkü yak, ben ortalığı karıştırayım. Çünkü farkındayım, "düşmansız yaşamak köreltiyor adamı." Sen türkü yak, ben mermi.. Belki ısınır şairlerin döşeği. Yorganı değil, döşeği... Nitekim ne olsa üzerine örter şair, ısıtır dağarcığının bilmem kaç santigrat derecesiyle. Değiştirir kimyasını. Umursuzca değil, şuursuzca değil, usulca ve selim. Ama döşek... Bu şair neyin döşüne sinsin de uzansın? Uyumasın, uzansın. Uyursa bir şair, kim raptiye saplar bunca Uyku düşkünü göz kapağına? Döşeğim, soğuksun. Çünkü sen o harlı nefesteki, İhtarı ihya etmekle mükellef bir pıhtı soluksun. Sen türkü yak, ben mermi.. Çünkü benim dizlerimin takatindeki sıvı; bana düşmanımı işaret eden türkülerle karılmıştır. "Bir baba /En önce kalkmalı ki sofradan/ Daha çok kırıntı kalabilsin kuşlara" diyorsun sen. Çünkü babasın ve türküler yakıyorsun. Oysa ben, kırıntılarla değil kalıntılarla beslerim kuşları. Tebessümle bakmam onlara, şefkatle okşamam. Küçük kağıt parçaları bağlarım paçalarına ve hep düşman kentlere uçsunlar isterim. Çünkü ben ağbey, kuşları "Ebabillerim" diyerek beslerim. *** Ortada bir uyku var. Üstelik güzellik uykusu. Kast ettiği uykunun güzel bir eylem olmadığını anlamak güç değil. Nitekim kitabın ismi "Kaylule" değil. "Dert insanı erken kocatır" demiş büyükler. Birçok darb-ı meseli yanlış anladığımız gibi bu hakikate de menfi bir anlam yüklüyor ve "dert" dediğimiz şeyi, "kocamak" mefhumuyla beraber katıyoruz, atıklar kervanına. Defaatle kendimi ikrarına mecbur kıldığım o şeyi yineleyerek diyorum ki; "insan derdi kadar güzeldir." ve sizi temin ederim ki; kocamak, gayet usturuplu ve şerefli bir eylemdir. Dert insanı kocaman yapar ve ulvileştirir. Bunu sayfalarca yazmaya takat getirebilecek kadar ruhsat sahibi değilim. Genç ve güzel kalmak istiyoruz. Bahçelerde koşmak, yağmur ormanlarında palasız koşmak istiyoruz. Emin bir belde arıyoruz. Adı kahkaha olan afyonla dolduruyoruz heybemizi. Çıkınımızda çakımız dahi yok. Zira buna lüzum getirecek bir savaşımız, mücadelemiz yani derdimiz yok. Küçüğüz, küçücüğüz. Gözlerimizdeki kızarıklık, uykusuz gecelerin alameti değil, derin uykuların rüşveti. Uyanıkken bile uyuyoruz.. Şen olsun aptal gönül, çehremiz güzel! "Yaşamak ne zor şey, kalbi olana.." diyor İbrahim Tenekeci. İşte bu mısra, kitabın muhtevasını hülasa etmeye yetiyor. Derdi olan insanların ağzından düşen her söz kıymetlidir. Bakınız, ağzından çıkan demiyorum, ağzından düşen diyorum. Nitekim derdi olan insanın her sözü, yüreğinden taşanlardır. Dünyayı ciddiye almayan muharrirleri seviyorum ve bu elimde değil. İbrahim Tenekeci birçok şiirinde dünyayı hafife alıyor. Bence bu tutum, iade-i itibardan mütevellittir.
Güzellik Uykusu
Güzellik Uykusuİbrahim Tenekeci · Profil Yayıncılık · 20131,636 okunma
··
99 görüntüleme
Eylül Türk okurunun profil resmi
Beş dakikada üç baba tahlil paylaşan okur kardeşim, bombardıman yapıyorsun da artık yaşlanan okurları da düşün :) Koşamıyoruz peşinizden köşe bucak😅 Üçü de birbirinden güzel olmuş, üşenmedim okudum. Eserleri de okumuş kadar oldum, sanırım en son ben kalmıştım, toplu hallettim :) Emeğin varolsun☘️
Oğuzhan Âsım Güneş okurunun profil resmi
((: Teveccühün bizi gayrete sevk ediyor ablam, Rabbim rızasını esirgemesin. "Üşenmedim okudum" demişsin.. Bu çok kıymetli ve benim için son derece manidar bir ibare oldu abla. İnsanların okumaya üşendiğini fark ettiğim için böyle paylaşmayı tercih ettim (: Peşpeşe salayım da hızlıca gözlerden uzaklaşıp gitsin dedim ((:
5 sonraki yanıtı göster
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.