Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

960 syf.
7/10 puan verdi
·
10 günde okudu
Bu incelemede spoiler olacaktır. İlk olarak Aviendha'dan başlamak istiyorum incelemeye çünkü bu kitabı 12'de olan olaylardan sonra çok huzursuz bir biçimde okuyordum ve Aviendha'nın cam sütunlardan ikinci geçişi sırasında gördüklerini okumak çok rahatsız ediciydi. Seanchanlar yönetim olarak iyi görünmekle birlikte aslında tiranlıkla yönetilen/yöneten bir topluluk. İnsanalar muhalefet olamıyor çünkü herkes dinleyici olabilir. Olumsuz tek söz söylemessin. Ejder barışını bozanlar Aieller olsa bile gelecekte gördüğümüz şey bir topluluğa soykırımdan başka bir şey değildi. Ve okurken en çok hazmedemediğim şey bu tasmalama meselesi. Sırf onlar yönlendirenlerden hoşlanmıyor diye bu kıtada saygı gören bu kadınları sorgusuz sualsız özgür iradelerinden mahrum bırakıyorlar. Hiç bir benlik duyguları kalmıyor. Bilinçli karar veremiyorlar, vermeleri engelleniyor. Ömürleri dövülmekten korkarak geçiyor. Bu kıtadaki yönlendirebilen kadınlar yeminler ile bağlanmış olsun veya olmasın kendilerini korumaları gerekmediği sürece tek gücü öldürmek için kullanmıyor. Özgür iradenin bir illüzyon olduğunu söylediğimiz de bile bu kadınların ellerinden bu illüzyon ile yaşama hakları da ellerinden alınıyor. Bazen ne yaptığını bilmeden bilge/hikmet olup insanlara yardım eden kadınlar alınıp sırf yönlendirdikleri için tehlikeli oldukları varsayılıp tasmalanıyor. İyi davranıyor gibi gözükmelerine rağmen iradesi elinden alınan bir kadına iyi davranmak iğrençligi gölgelemekten başka bir şey değil. Aes sedailer de çok manipülatif ve benciller ama bakınca kıtada ki her asil bu şekilde. Bu onların yönlendirmesinden görece daha bağımsız gibi. Bir insanı manipüle etmekte iradesini elinden almanın daha incelikli yolu gibi gözükse de aslında bu yönlendirmeden bağımsız çünkü baktığımızda kitaptaki hemen hemen her asil böyle yönetiyor. Hem deniz halkı için hem aieller için yönlendiren kadınlar kültürlerinin bir parçası onların yaşam biçimi. Seanchanlar deniz halkı kadınlarını tasmaladığında onların kültürlerine de saldırmış, bir halkı asimile etmiş oluyor. Ama bunu göremeyecek kadar sığlar ve sabit fikirliler. Burada yaşayan insanları öğrenme çabasına girmiyorlar bile. Kendi kültürlerini dikte etmekten başka yaptıkları hiç bir şey yok. Tuon Mat ile zaman geçirmeseydi hükmetmek istediği toprakların halkını öğrenmeye çalışmayacaktı bile. Aviendha'nın gördükleri beni bütün bunlarla birleştirince çok huzursuz etti açıkçası ve yazarın seanchanlara çok fazla açık çek verdiğini hissettim. Tuon kendi bencilliği yüzünden az daha bir terkedilmişin serbest kalmasına sebep olacaktı. Eğer Gawyn yetişmeseydi Egwene düşler dünyasında ölseydi Mesaana serbest kalacaktı. Bu mesele son kitapta kesinlikle belirtilmesi gereken bir şey. Bu seanchanların tabiri ile gözlerinin yere indirilmesini gerektirecek bir hata. Byar (beyaz pelerin) ile Tuon'nun düşünce sistemi çok benzer işliyor. İkisi de sabit fikirli ve at gözlüklerini çıkarmıyor. Tuon'da kendi önemine o kadar takıntılı ki Ejder'e diz çöktürmeye çalışmak için beyaz kulede bıraktığı suikastçıların öldürdüğü her kadının gölgeye yarayacağını düşünemiyor. Son savaşın yaklaşyığının kendiside farkında olmasına rağmen. Min ile devam edecek olursam hala tam olarak bu karakterin işlevini anlamış değilim. Rand'ı insan olarak tutmak gibi bir rol vermeye çalışılmış gibi ama bu o kadar göze sokuluyor ki sanki bak aslında çok önemi bir karakter denmek için yapılmış gibi. Tam'ı bulma fikri Cadsune'nindi. Nynaeve Rand için bu kadar zaten endişelenirken bu "insanlığı koruma" meselesi sadece Min'e veriliyor gibi ki ben bunun kızı ise yarar gibi göstermekten başka bir amaca hizmet ettiğini sanmıyorum. Ve bence aslında kızın görüşlerinin her zaman olması çok kısıtlayıcı ve hikayeyi tek bir yöne itiyor. Mesela Avi'nin çocukları'nın olacağı. Eğer Avi geleceği değişirmek isterse yapabileceği ilk şey çocuk yapmamak ama biz biliyoruz ki Min'nin gördüğü her şey olur. Bu kitapta Perrin'nin bazı bölümlerinin bir önceki kitapta olması gerektiğini düşünüyorum. Bunca zaman lider olmak istemiyorum diye direndikten sonra sonunda bunu kabul etmesi güzeldi. Keşke o düş çubuğu yok olmasaydı özellikle seanchanlar yolculuğu öğrendikten sonra beyaz kulede kalması çok iyi olurdu. Nynaeve'yi sevmediğim bir ara vardı. Bu karakteri sevmemek o kadar zor ki. Şu anda favori karakterlerimden biri. Şala yükseldiğinde söyledikleri o kadar doğruydu ki. Matrim bu kitapta harikaydı (Vernin'nin mektubu hariç). Gholam'ı halletti. Ejderlerin yapımına öncelik etti ve en önemlisi Moiraine'yi kurtardı. Moiraine özlemişim. Karakter yeniden belirince bunca kitap boyunca yokluğu daha da belli oldu. Mat'ın değişiyle neler çekeceğini bildiği halde Lanfear'ı o kapıya itti. Belki de asıl kahraman oydu. Mat'ın aslında Moiraine'yi yeniden görünce kadını sevdiğinin farkına varması onun yaptığı fedakarlıkların farkına varması çok güzel ve duygusaldı. Ama hala Tuon'u sindiremiyorum. Noal'ın ölümü hiç bir şeye hizmet etmiyor bence. Ölmesi gerekmiyordu. Rodel Ituralde bu serideki en muhteşem karakter olabilir. Önce azınlıkta olmasına rağmen hemde seanchanların yüz küsür damanesine rağmen koskoca bir seanchan ordusunu son kisisine kadar yok etti hemde harika bir hile ile ve şimdi yine kendi ordusundan çok daha fazla trolloc ordusu ile baş etti. Hemde karanlık dostu bir lord'un onu "istilacı" ilan edip şehre almamasına şehirde isyan çıkmasına rağmen. Şehri bir pusuya dönüştürdü ve elindeki her şeyi kullandı ve kendi toprakları bile değil. Bu kadar zeki ve taktik düşünebilen karakterlere bayılıyorum. Eğer Ituralde olmasaydı Rand gelene kadar belki de trolloclar daha da güneye ilerleyecekti. Bu arada sınırboyluların güneyde olmasının arkasında terkedilmişler var gibi. Sınırın boş kalması en çok onlara yarar. Her nekadar Rand'ı test etmek için geldik deseler de. Sonunda Caemlyn'i trolloc saldırı altında bıraktılar. Umarım Talmanes zamanında yetişir. Lan intihara gidiyor. Zamanında yardım gelir umarım. Genel olarak okurken duygusal olarak çok yorucu bir kitaptı. Okurken çok içine çekildiğim sanki bir başka dünyaya baktığımı hissettiğim bir kitaptı. Biraz uzun oldu. Sonuna kadar okuduysanız çok teşekkürler.
Geceyarısı Kuleleri
Geceyarısı KuleleriRobert Jordan · İthaki Yayınları · 2011399 okunma
·
268 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.