Gönderi

Maalesef aşçı sofrayı kurmaya çok önce gelirdi; hiç değilse konuşmadan kursaydı! Ama illa kendini “Öyle rahat değilsiniz; masayı size yaklaştırayım mı?” demek zorunda sanırdı. Sırf “Hayır, çok teşekkür ederim,” diye cevap verebilmek için, insanın tamamen durması ve gözlerinin, okuduğu tüm kelimeleri dudaklarının içinde çabuk çabuk ve sessizce tekrar eden sesini ta uzaklardan geri getirmesi gerekirdi.
1 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.