Cunda’ya gerçekleştirdikleri küçük bir tatil zamanında Nihal ve Ertan’nın ağzından kısa bir öykü okuyoruz. Sayfa sayısına aldanmamak gerek. 24 Temmuz Türk-Rum mübadelesinden, 6-7 Eylül olaylarına hatta 80’lere kadar değinerek unutulmaz dokunuşlar yapan bir kitap. • Nihal ve tutuksuz yargılanması devam eden eşi Ertan Cunda’ya geldiklerinde, kendilerini geçmişe götüren kişilerle bağ kuruyorlar. Kaldıkları pansiyonun sahibi Sıdıka Hanım ,anılarına yolculuğunda onlara önderlik ediyor. Adanın tarihi geçmişi de karakterlerimizi fazlasıyla etkiliyor. Taş sokaklarındaki Rum evleri Nihal’e Selanik’teki koparıldığı sokakları anımsatıyor. Terk etmek zorunda kaldığı yakınlarını özellikle ninesinin peşinden geçmişe dalmasını okuyoruz bazı sayfalarda. • Tüm bu olayların kişilerde bıraktığı izler, özlemler, ayrılıklar, yapılan işkenceler, hapishane baskıları sayfaları çevirdikçe işliyor içimize. Ancak her şeye rağmen yaşama tutunma var. Özlem var yanında umut da var. Kimileri memleketinin toprağını yıllardır elinden bırakmamış, kimileri memleketindeki sarı çiçeği tekrar koklayabilmenin peşinde. Öyle bir umut... • Nihal ve eşi de bunca duygudan payını almış bir çift olarak, bu yaşanmışlıklar ikilimizin ilişkisinde geri dönülemez hasarlar bırakıyor. • Kitabı okurken her ne kadar burukluk hakim olsa da, suyun öte yanı ‘belki bir gün’ düşüncesini barındırmaya ve özlemi, umudu, yaşam sevinicini korumaya halen devam ediyor. Cunda’nın o mükemmel dokusunu da size her sayfada yaşatıyor Feride Çiçekoğlu. • Cunda kültürü diye bir şey var arkadaşlar gerçekten. Her yaz mutlaka giderim, her gittiğimde de yeni bir yönünü keşfederim. Ah , şimdi bir papalina sipariş etmek vardı sahil kenarında. • • Edebiyatla kalın.

Suyun Öte YanıFeride Çiçekoğlu · Can Yayınları · 1994162 okunma

·

251 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

dr.ilisia