25.(son) Bölüme kadar gerçekten eşsiz ve güzel bir eserdi diyordum ve tavsiye ediyordum ve puanımıda ona göre verdim. Ama fanatikçe ve taraflıca yazılan bu son bölüm beni çok rahatsız etti. Kadınları savunacağız derken erkekleri bu kadar yermenin sana ne yararı var 1000kitap.com/yazar/i3613? Şimdi ben bir erkek olarak bu kadar feminist bir kadının yazdığı eseri, önyargısız okuyup tavsiye ettim de kötü mü oldum? Çok çiğ ve vıcık vıcık ve altı boş bir feminizm kokuyor son bölüm. Yani Can Manay'ın altına yatıp çocuk yapıp, babasını gizleyip, Can'ı kontrol altında tutmaya çalışan ETİ suçlu değil de, Gece vakti, yanında Deniz gibi sevgilisi hazır beklerken, kendi evinin bahçesinden çıkıp, bekar komşunun bahçesine evine kadar sırf merak için gidip altına yatan DURU değil de, Bir ezikken işe alınıp, patronu ve hocasıyla sevişip ayartan BİLGE değil de, İki lafı bir araya getirip doğru düzgün soru soramayacak kadar "aciz bir muhabir asisitanı" iken, Can kendini kovduğu için hırs yapıp düşmanlık güdüp, kendine herşeyiyle destek ve değer veren Sadık'ı da harcayan bir lezbiyen suçlu değil de, Bu kadar olumsuzluklar arasında bu kadar başarıyı elde edip, hala bu kadınları sadece sevdiği ve evlenmek istediği için onalara kıymet verip seven CAN MANAY suçlu öyle mi? Onu Umut iken Can Manay yapanlar, onun şan şöhret ve para ve başarısından faydalanmaya çalışanlar, hiçbirşey değilken adam hesabına alınanlar, Umut'u Can yapanlar suçludur! Gerçekten bu kadar algısı açık birinin tarafsız ve tüm BİZ'i kucaklayan biri olabileceğini sanmıştım. Yazar BİZ derken sadece kadınları kastedmiş demekki zira size bir erkek melek de olsa onu şeytan yaparsınız bu kafayla. Ayrıca bu bir, "Elektronik Sistem Tasarımcısı" ve GES (Güneş Enerji Santrali) kurmuş bir teknik uzman olarak söylüyorum! Herşey sadece petrol kullanımını ortadan kaldırmak ve Güneş enerjisinden yaralanmakla düzelmez. Ve bu da bir gerçek ki: Bir binanın elektrik ihtiyacını karşılamak için en az 10-20 katı kadar geniş bi alana kurulacak büyük bir GES santraline ihtiyaç var. Bunu depolamak eskiden de şimdi de özel piller gerektirmiyor! Herkesin arabasındaki akü bile iş görür ki bu akü ülkemizde bile en az 5 firma var. ve 10 firma Güneş paneli üretiyor hemde yıllardır. Zor olan bu akıp giden enerjiyi, bu normal aküye depo edecek sistemin de bir Ges kadar pahalı olması. Hülasa arkadaşlar, okuyun ama herşeyi düzeltmenin bu kadar kolay olmaldığını, ama Stefan Zweig'in de: "Dünyayı dsğiştiremezsen, dünyanı değiştir" dediği gibi kendi iç dünyamızı, zihnimizi, kalbimizi temizleyip cennete çevirebilirsen ki bunun için hiçbir şeye insanın ihtiyacı olmadığını, "Muhtaç olduğun kudret damarlarındaki asil kanda mevcuttur! (Atatürk) gerçeğini anlayıvermenin yeterli olduğunu, İşte o zaman herkes bir Atatürk, herkes bir Yunus herkes bir Akşemseddin olacağını ve her evden bir Fatih, her evden bir Mustafa Kemal çıkacağını bilerek okuyun. Dininizden de şüpheye düşmeyin. Hala tavsiye ediyorum ama son bölüm hariç. Son bölüm kötü ve feminizm kokuyor diye bu kitaptaki derslerden geri kalmanızı istemem. E o da yazarında sonlu ve sınırlı bir insan olduğunu hatırlatır.

PiAkilah Azra Kohen · Destek Yayınları · 201513,8bin okunma

·

99 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

ibrahim kartal