Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

528 syf.
9/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Kaybolmayan Sembol: Masonluk
"Dünyalılar, birazdan okuyacağınız inceleme, tehlikeli ve şüpheli bilgiler içermektedir. Yazılanların birçoğu gerçektir. Mason biladerliği de gerçektir. Bay K. keyifli okumalar diler." "Benim de kendime göre bir hayalim var. Benim de kendime göre rüyalarım, hülyalarım, hayallerim var. Eksik olan bir şeyi bir şekilde deneyim diyorum. Kolay olmadığını biliyorum.." -Fatih Terim Dünyalılar, Bay K.'nın da kendine göre bir hayali vardı, hülyaları rüyaları vardı. Şimdi ondan fazlasıyla bahsedeceğim. Dan Brown yine hep merakımın olduğu konulardan birini işlemiş bu kitabında: Masonluk. Bir replik var çok hoşuma gider. "Herkes 17 devlet kurduk diye övünür, kimse 16'sı neden yıkıldı düşünmez." Ben 17 devletin nasıl kurulduğundan ziyade 16'sı neden yıkıldı diye merak edenlerdenim. Olayların perde arkasına odaklanırım çoğunlukla. Bundan sebeptir oldum olası merakımı cezbeder gizli şeyler. Teoriler, şifreler, planlar.. Masonluk da gizliliği ve çoğu özelliğiyle imrendiğim bir topluluk, her ne kadar düşüncelerini ve gâyelerini tasdik etmesem de. Şimdi sizlerin arasında da
Veba Geceleri
Veba Geceleri
'ne yaptığım incelemeyi okuyan ya da benim Sultan II. Abdülhamid hayranlığımı bilenler çıkıp Masonlar Abdülhamid'i indirdi ama diyenler olacaktır. Arkadaşlar, ben birisi benimle zıt düşüyor diye onu aşağılamam,  görmezden gelmek gibi bir şey de yapmam. Sözüm meclisten içeri ve aynı zaman da dışarı; sitede bu olay fazlasıyla mevcut. Nerde kendi gibi düşünmeyen kişileri görseler önce 5-6 kişilik minik ordularıyla linç edip sonra engelleyenler. Üstelik bunları yapan kişiler çoğunlukla yüzlerce kitap okumuş gerçek okurlar. (!) Konudan daha fazla sapmadan önce kitabın içeriğiyle ilgili spoiler vermeden bir şeyler açıklayıp ardından Masonluktan bahsedeceğim. Dan Brown her zamanki gibi tarihi dini öğelerle harmanlayıp, o eşsiz hayal gücüyle birlikte bizlere sunuyor. Bu kez Amerika'nın başkenti Washington şehrinin gizemleri ve bilinmezleriyle bizi yolculuğa çıkarmış Dan Brown. Hikayenin başrolünde yine Robert Langdon var. Sabahın erkek saatinde telefon gelir ve en yakın arkadaşlarından bir tanesinin sekreteri Langdon’u Wahington’daki konferansta konuşma yapması için çağırır. Yanında yıllar önce arkadaşının ona saklaması için verdiği paketi getirmesini de ister. Langton konferans salonuna geldiğinde salonda kimseyi bulamaz. Telefonda ne olduğunu anlamaya çalışırken karşısında gizemli bir ses bulur ve dahası giriş salonunun ortasında kesik bir el ortaya çıkar. El Langdon’un en yakın arkadaşının elidir ve telefondaki ses arkadaşını tekrar görmek istiyorsa Washinton’daki gizlenmiş sırrı gece yarısına kadar bulmasını ister. Langdon daha ne olduğunu anlamaya çalışırken işin içine CIA’de girer ve adama istediklerini vermemeleri dahilinde ulusal bir krizin yaşanacağını belirttir. Langdon tek bir adamın bir gizem ile nasıl kriz yaratacağını anlayamaz. Dahası gizemin tamamen palavra olduğunu düşünmektedir. İnanılan gizlenmiş sır insanı Tanrı’ya dönüştürebilmektedir. İnanışa göre bu gizlenmiş sırrı bulmak için Washinton’da gizlenmiş olan piramitin bulunması gerekir. Piramit aslında bir haritadır ve sırrın nerede saklı olduğunu gösterir. Bunun üzerine Langton ilk olarak piramiti bulmaya çalışır ve bunun için çok çaba sarfetmesine gerek yoktur. Fakat piramit tamamlanmamıştır ve dahası üzerindeki mesaj çok basittir. Langdon daha sonra ona saklaması için verilen paketin piramiti tamamlayan parçası olduğunu anlar fakat piramiti inceledikçe haritayı ortaya çıkartmanın ne kadar zor olduğunu anlar.. Vee gelelim en sevdiğim kısma. Kitabın içersinde Masonlar ile ilgili o kadar çok bilgi var ki, ister istemez Masonları araştırırken buluyorsunuz kendinizi. Aynı şekilde Fizik de dahil buna. Kuantum fiziği. Benim dikkatimi daha Masonlar çektiği için ben Masonlara yöneldim daha çok. Peki kimdir bu Masonlar biraz bahsini yapalım.  Tarihte bugüne değin bilinmeyen örgütlerle teşkilatlar oluşmuştur. Birçoğunun kısa dönem bulunduğu görülse de halen devam eden teşkilatlar bulunmaktadır. Bunlardan biri de masonluktur. Masonluğun pek çok teşkilattan farkı ise açık örgütlü olmasıdır. Pek çoğu çok gizli olarak faaliyet sürdürmüş olsa da masonluk açık bir teşkilat olmuştur. Bilim ve sanatın ve felsefi çalışmaların insanın sosyal ahlaki gelişimine dayalı olduğu, toplumsal ilerlemenin hedeflendiği bir dernektir de. Diğer yandan masonluk; öğretilerin ve felsefi, ahlaki düşüncelerin geleneksel metotlar ve modern metotlar üzerine öğreti olarak aktarılmasına yönelik olduğu da belirtilir. Mason ve dolayısıyla masonluk kelimesi İngilizceden türemiş kelimelerdir. Farklı bölümler halinde bulunan üyelerin temel olarak manevi ve metafizik idealleri ve öğretileri yansıtması ile özdeşleşir. Bu ideallere örnek olansa ''Yüce Varlık'' olarak adlandırılan inanç, ''Evrenin Yüce Mimarı'' ifadesinde kullanmalarıdır. Fransızcada maçon olarak kullanılan ve bilinen mason kelimesi, ''Masonluk üyesi, farmason.'' anlamına gelmektedir. Mason kelimesinin diğer bütün anlamları ile özdeşleşen diğer anlamı ise, ''Masonluğun ilke ve kurallarını benimsemiş, masonluğa üye olmuş kimse.'' demektir. Geleneksel 'G' amblemi ile bulunan derneğin hem meşru hem de gayri meşru tanımları da birçok kaynakta yer almaktadır. Benim neden Masonlara hayranlık duyduğuma gelecek olursak; muazzam sadakatleri ve davaları uğruna her şeyi göze alabilmeleri. Korkunç derecede zengin ve bir o kadar da donanımlı kimseler. İddia ediyorum benim böyle 10 tane biladerim olsun, ihtilal yaparım. O kadar büyük konuşuyorum. Ki zamanında onlar yaptılar. 600 senelik Osmanlı Devleti'nin yıkılmasında büyük rol oynadılar. Benim de bir hayalim olmuştur hep. Keşke Masonlar gibi bir örgütümüz olsa. Keşke bir davamız olsa. Koyun gibi yaşamasak. Bir dava uğruna bir ömür harcasak. Ama bu oldukça güç, aynı zamanda mevcut Türkiye vatandaşları ile imkansız. Okuyan insanlardan dahi zerre umudum yok. İki güruh var; birisi diğerini okumayıp itibarsızlaştırıyor, diğeri de diğerlerini okumayıp itibarsızlaştırıyor. Fikre değil inanca göre hareket ediliyor. Böyle kitap okuyan(!) insanlarla bırakın böyle örgüt kurmayı, kıytırık siyasi parti dahi kurulmaz, yönetilmez. Görüyoruz ki daha bir siteyi paylaşamıyoruz, daha büyük örnek mi var... Din konusuna gelecek olursak kilise ile barış sağlamak amacına girmiş biraz Dan Brown. Öyle bir şeyler hissetim. O cesur eleştirileri biraz övgüye bırakmış yerini. Kitapta fizik ile ilgili oldukça güzel kısımlar mevcut. Ben bu konuyla ilgili sınavlarım olduğu için araştırma yapamadığım için sizleri çat pat bilgilerle bilgilendirmek istemiyorum. Merakınız varsa sizler mutlaka okuyunuz, araştırınız. Kitaptan neden 1 puan kırdığıma gelecek olursak finali çok amatörce kurgulamış Dan Brown. Daha orijinal ve ters köşe olacağım bir final düşlüyordum, olmadı. Benden bu kadar Dünyalılar. Bay K., insanların inancını kenara bırakıp düşüncelerine odaklanır, tasdik etmez lakin bir şeyler kapmaya çalışır. Siz de öyle yapın. Kitaplı akşamlar dilerim. Kitapla kalın..
Kayıp Sembol
Kayıp SembolDan Brown · Altin Kitaplar · 200917,5bin okunma
·
913 görüntüleme
SonAy okurunun profil resmi
1 puan kırdım diyorsun ya puan vermemişsin ki :) luk et dı tabela Fatih Terim 😂
Kadir Tribbiani okurunun profil resmi
Ben 9 puan vermiştim ya, google'dan girince böyle oluyor..
3 sonraki yanıtı göster
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.