Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

564 syf.
10/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Kulağım naylon bir torba gibi biçim değistirmiş , plastiğin ateşle teması gibi bir evreden geçmiş gibiydi.Sag kulagım içe doğru kıvrılmış sabaha kadar yastığa  özenle tutkalla  tutturulmuş gibi yapışmıştı. Sag kulağımınn verdiği acıyla uyandım güne.Aklıma gelmeyecek kadar enteresan huylarım vardı -uyurken kulağımın üzerine yatmak- bunların sadece bir tanesi idi. Biran önce yataktan çıkmalıydım saat 09:00 gibi iki gün öncesinden ayarladığım buluşmaya zamanında yetişmeliydim. Ani bir hareketle kafamı pencereye çevirdim.Bir şekilde güneşin doğup doğmadığını anlamak istiyordum .Perdeler kapalı olduğu için bir varsayımda bulunamadım. Gözlerimi keskin bir ok gibi duvardaki saate yönelttim .Ama ne kadar çok saat vardı duvarda.Hepside farklı bir zaman dilimi gösteriyordu.Tam karşımdakine göre saat gece 02:00 dı ve bu durumda hâlâ uyuyor olmam gerekiyordu. Duvardaki saat ve zaman yoğunluğu evime müthiş bir zaman kayması yaşatıyordu. Artık harekete geçmeliydim.Ayaküstü bir şeyler atıştırıp yola koyuldum. Kol saatime göre saatin 09:00 olmasına daha yarım saat vardı.Buluşma yerine yakın bir kitapçıya girdim yarım saatte okunacak dergi , gazete vs bir şeyler araştırmaya başladım. Elime gelen ilk dergiyi alacaktım ki karşı rafta boylu boyuna dizilmiş Haruki Murakami kitapları dikkatimi çekti. Sanırım Murakami bunu bilinçli bir şekilde yapıyor kitapları bir şekilde dikkatimi çekiyordu. Ama Murakami kitabı almadım yarım saat içinde o cüsseli kitapları okumam akıl kârı olmazdi. Hem de elimde taşıyamazdım. Rast gele bir dergi seçip pembe ceket giymiş kasiyere fiyatını ödedim . Sanırım pembe bir kasiyer için fazla yerinde olmayan bir renkti.. Kol saatime göre buluşma vaktine 5 dk kalmıştı.Dedemden önce kararlaştığımız yere geldim. Dedemle uzun süreden beri ilk defa buluşuyorduk. Beni özel bir görev için yanına çağırmıştı.Görevden daha önce hiç bahsetmemişti. Haşlanmış Harikalar Diyarı diye bir yere gitmem gerekiyordu. Bir an duraksadım zihnimde  harika ama haşlanmış bir yer arayıp bulmaya çalıştım.Hayır daha önce hiç böyle bir yere gitmemiştim .Sadece çok küçükken Ankara'da "Harikalar Diyarı"na gitmiştim.Ama ordaki oyuncakların hiçbiri haşlanmış değildi hatırladığıma göre. Sabah kahvaltıda yediğim haşlanmış yumurta geldi aklıma ama onunda harika bir tarafı yoktu . Beynimdeki tüm harika ve haşlanmış şeyleri bir köşeye bırakıp dedemi dinlemeye karar verdim. Dedem yalnız gelmemişti buluşmaya "Karanlık Karası" adını verdiği konuşan kedisi de yanındaydı.Kedi biz otururken pipetle süt içiyor cafe de açık olan tvyi izliyordu. "Kedi çok güzelmiş dede" dedim. " Ama ismi biraz enteresan".. Karanlık zaten kara olmuyor muydu? Dedem bu tamlamayı kendi uydurmuş olmalıydı çünkü daha önce hiç karanlık karası diye bir şey duymamıştım.. - "Kediyi yolda gelirken dehlizden buldum. Keskin tırnakları olan bir balık onu parçalayacaktı bende sahiplendim." dedi ve sözlerine devam etti. Beynim sanki bir girdabın içinde yuvarlanıyordu kelimeler bumerang etkisi gibi ordan oraya kayıp gidiyordu. Seni buraya çağırmamın nedeni dedi. Çay ister misiniz çay ça ç a... Garsonun sesi ortalığı dolduruyor dedemin ne anlattığını duyamıyordum o karğaşa içinde.Sanki sihirli bir hortum gelmiş dedemin sesini içine çekmişti. Garip bir şekilde kedinin pipetinden çıkan hışırtıları duyabiliyor ama dedemi duyamıyordum.Dedem bunun farkında olmadan konuşmaya devam ediyordu. -"Çay ister misiniz bayım? " -"Hayır .Bir caramel machhiato alayım" -Peki... Dedem hiç istifini bozmadan macchiatosunu içti.Tüm söylediklerini duymuş gibi yaptım ama hiçbir şey duymamıştım. Başıma aniden bir ağrı girdi .Kafatasım zonkluyordu .Sanki bir yerlerde tüm evrimimden habersiz iki kaşımın arasında bir boynuz çıkıyordu.Kendimi o an mitolojik bir tek boynuzlu bir at gibi hissettim. -"Hesap lütfen?" -"Ödemeyi kasada yapabilirsiniz" Daha ne olduğunu bile anlamadığım bir görev için yola çıkmam gerekiyordu.Dedemle orda vedalaştık. Güneş tam tepedeyi birden gölgeme bakmak aklıma geldi .O da peşimden gelecek miydi? Karanlık bir el gölgemle beni bir ağacı testereyle keser gibi kesti sanki. Göglesi olmadan insan yaşayabilir miydi? Kendimi evimdeki odanın içinde buldum.Dedemle mi konuşmuştum az önce yanında kedi de vardı sanırım.. Ama dedem bundan 1 sene önce vefat etmişti.Dünyanın Sonundan evime gelmesi imkansızdı.. Evet Sevgili Okur üşenmeyip , bu kız ne yazmış deyip buraya kadar okuduysan önceliklle teşekkür ederim:) Buraya kadar okuduğun yer İlk defa okuduğum ve hayran kaldığım Murakami kitabının içinden bir par"a gibi kendi uydurduğum ama kitabı eline alıp okuduğun zamanda yabancı kalmayacağın bir hikayenin onda biri. Daha önce hiç Murakami okumadıysan şiddetle tavsiye ederim hemen oku.. Kitap aşırı güzel ve sürükleyiciydi .Sanırım ilk defa böyle bir kitap okudum. İkı farklı dünyada olanları anlatıyor.Ama sen kitabi okumadan benim o dünyaları sana kelimelerle anlatmam biraz zor olur. Bilinç akışı, fantastik ögeler, zaman kaymaları , tek boynuzlu atlar , yüreğini kaybedip bulamayanlar , gölegesi bedeninden ayrılanlar her şey mevcut kitapta.. Kahraman bir erkek ama bunun bir ismi yok.Sen kahramana istersen kendini adını ver istersen köklü bir sayı değeri :) orasını ne yapacağın sana kalmış.. Keyifli okumalar:)
Haşlanmış Harikalar Diyarı ve Dünyanın Sonu
Haşlanmış Harikalar Diyarı ve Dünyanın SonuHaruki Murakami · Doğan Kitap · 20112,651 okunma
··
1.266 görüntüleme
Ebru Ince okurunun profil resmi
Çook güzel olmuş ama bu :)) bayıldım ❤
Ay Işığı Sokağı okurunun profil resmi
Çok teşekkür ederim ablacım beğenmene sevindim :) daha fazla uzatacaktim ama kitabın bir değişik versiyonu gibi olacaktı kısa kestim o yüzden😊😊
3 sonraki yanıtı göster
Ay Işığı Sokağı okurunun profil resmi
Gözünüze çarpan yazım yanlışlarını yoruma yazarsanız düzeltirim :) klavyem biraz sorunlu😊
Murat okurunun profil resmi
👏🏻 daha fazla yazmalısın, şarrrt! 👏🏻 Çay içer misin… *kargaşa Karanlık bir el gölgemle *gölgesi Evet Sevgili Okur üşenmeyip.. *parça Bilinç akışı… *gölgesi
Ay Işığı Sokağı okurunun profil resmi
Teşekkür ederim🌺🌺
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.