Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

304 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Birbirinden renkli kişiliği olan üç insan bir araya gelirse ne olur ? Renée 54 yaşında, 27 yıldır aynı apartmanda kapıcılık yapan dul bir kadın. Kapıcı klişelerine ters düşen bir hayatı var. Daha doğrusu görünürde klişelere uygun ama sadece rahat bırakılmak için. Onun dışında o apartmandakilerin tahmin edemeyeceği kendine ait bir dünyası vardı Renée'nin. Kedisi, çok zarif bulduğu bir arkadaşı, kitap, film ve müzikten oluşan bir dünya... Tek istediği mutlu birkaç anısının olması için rahat bırakılmak. İşte tam da bu yüzden klişelere uygun davranıyor. Nüktedan bir kişiliğe sahip, espriden anlayan bir kadın, her konuşmasında da bu açığa çıkıyor. Hayatına, kendisine ve etrafındaki insanlara biraz alayla bakmayı biliyor. Çalıştığı yerdeki insanlar ona tepeden bakıp küçümsediklerini sanırken o çoktan kafasında sizleri gülümsetecek cevaplar vermiş oluyor bile. Bu yaşamak için belki de en gerekli becerilerden biri değil midir? Hayatı çekilebilir kılmak için ciddiyetten biraz uzaklaşabilmek.. Kendini tombul, çirkin ve eğitimsiz olarak tanımlıyor. Ve gördüğümüz gibi Renée kendine karşı acımasız olabiliyor. On ikisinde okumaya olan açlığına rağmen okulu bırakmak zorunda kalmış, on yedisinde ise evlenmiş. Ama eğitimsizliği sadece kağıt üzerinde. Renée okulu yarım bırakmış ama eğitimi, öğrenmeyi bırakmamıştı. İşten arta kalan zamanlarını  özellikle kitap, film ve müzikle geçiriyordu. İlgi alanının merkezinde ise edebiyat vardı. Evet Renee'nin dünyası, yeni arkadaşlıklar onun kapısını çalana kadar aşağı yukarı bu şekildeydi.. Paloma Josse ise 12 yaşında bir kız. Derin düşünceleri olan entellektüel biri olduğunu düşünüyor. Çok da zeki biri. O kadar ki bazen bunu saklama gereksinimi duyuyor sorun yaşamamak için. Ayrıca Paloma'nın bir korkusu da var. Yetişkin olmaktan korkuyor. Daha doğrusu yetişkin olduğunda dönüşebileceği kişiden.. Anlamsız hayattan şikâyetçi. Özellikle kendi ebeveynleri gibi olan zengin yetişkinlerin hayatından. Onların yaşamayı bilmediklerini ve yetişkinlerin önünde sonunda çocukları da bu anlamsız hayatın içine çektiklerini düşünüyor. Bu yüzden de bir plan yapıyor. On üç yaşına girdiğinde intihar edecek ve bir yetişkin olma ihtimali ortadan kalkacaktı. Planı annesinden aldığı uyku ilaçlarını kullanarak intihar etmek ve evlerini ateşe vermekti. Bu kadar kesin konuşmak ne kadar doğruydu bilemiyorum. Aslında Paloma bir nevi deneme sürecindeydi. Hayatta yaşamaya değer bir şey var mı? Eğer yoksa da en azından ölüme giderken yıkıcı değil yapıcı olmayı denemeli miydi? Paloma on üçüncü yaş gününü işte bu derin düşüncelerle beklemeye karar vermişti... Peki, tam da kafasında hayatın anlamsızlığı, intihar düşünceleri ve soru işaretleri varken Kakuro Ozu'nun onların apartmanına taşınması tesadüf müydü? Renée de Paloma da toplumun onlar için hazırladığı kalıpları reddediyordu. Birbirlerini çok da iyi tanımıyorlardı ama birçok ortak noktaları vardı. İkisi de zekiydi, benzer zevkleri ve benzer hayat görüşleri vardı. Ve ikisi de kendini bulunduğu 'sınıfa' ait hissetmeyen, davranışları o sınıfa ait olmayan insanlardı. Ve bir gün dairelerden biri boşa çıkıyor. Bu, neredeyse değişmez bir geleneği yerle bir ediyor. Bilindiği kadarıyla hiçbir daire, aile değiştirmemişti o zamana kadar. Daireye kibar, sıcakkanlı ve ilginç Kakuro Ozu taşınıyor. Altmış yaşlarında bir Japon. Taşınmasıyla birlikte apartman hareketlenmiş, herkesi bir heyecan almıştı. Paloma da Renée de bu heyecanı paylaşıyorlardı tabi ki. Paloma ve Kakuro tanıştıkları anda birbirine ısınmış ve bir konu hakkında anlaşma yapmışlardı bile. Kapıcı Renée'nin göründüğünden daha fazlası olduğu kanıtlanmalıydı.. Kakuro sayesinde Paloma ilk defa onu dinleyen bir yetişkinle tanışacak ve Renée de ilk defa 'görülen' biri olmaya başlayacaktı... Peki, kendine karşı acımasız olan Renée görülen biri olmaya cesaret edebilecek mi? Ve Paloma, hayatın yaşamaya değer bir yanını bulabilecek miydi? İçinizi ısıtacak ve pozitif duygularla çevrenizi saracak bir kitap. Sayfaları hızlıca çevirmenizi isteyecek kadar da sürükleyici ve akıcı. Sadece arada sırada sadelikten uzaklaşıyor. Bu da kitabın bütününü göz önüne aldığımızda görmezden gelinebilir. Hikayeye; felsefe, edebiyat ve film de eşlik edince daha keyifli olması kaçınılmaz oluyor. Kitap çoğu zaman gülümsetiyor, bunun dışında da düşündürücek çok şey veriyor. Sona erdiğinde ise yüzünüzde buruk bir gülümseme beliriyor.. Yaşamın anlamını sorguluyor ve sorgulatıyor  insana. Hayat herkes için aynı anlamı taşıyamaz. Herkesin farklı hedefleri ve beklentileri var. Ancak bu hedeflerimizin hangisi gerçekten bizi yansıtıyor düşünmek gerekir. Yıllar sonra hedeflerimize ulaşmış olduğumuzda hangileri bizi mutlu edecek ? Hedeflerimizi standart bir hayata uygun olarak mı seçiyoruz? Yoksa kendi mutluluğumuz için mi? Elimizde liste, bizden beklenenleri gerçekleştirdikçe üstlerini çizmek için mi yaşıyoruz? Peki yaşamak istediğimiz şeylerin o listede olmadığını ya çok geç anlarsak? Hayatta tam olarak kim olacağımızı ve ne konumda olacağımızı bizler seçmeliyiz. Bize uygun görülen hayatı değil, kendi uygun gördüğümüz hayatı yaşamalıyız. Hayat her şeyi kafaya takacak kadar ciddi değil ancak önemsenmeyecek kadar da basit değil. Ve her şeyden önemlisi insan ömrü gerçekten kısa. Bu yüzden olasılıklarla dolu hayattan en iyi şekilde yararlanmalıyız. Yaşanacak olanlar bizim elimizde.. Keyifli okumalar. :)
Kirpinin Zarafeti
Kirpinin ZarafetiMuriel Barbery · Kırmızı Kedi Yayınları · 20207,4bin okunma
··
5,8bin görüntüleme
Okuma Güncesi okurunun profil resmi
Mükemmel bir inceleme olmuş. Kaleminize sağlık. Kitabı yeni bitirmiş biri olarak çok beğendiğimi belirtmek isterim 🤗🌷
Neslihan TÜRKMEN okurunun profil resmi
Teşekkür ederim yorumunuz için :)
Mvsfşhsvr okurunun profil resmi
Bu da "Algernon'a Çiçekler" kitabı gibi mi? Galiba okuduğunuz kitapları ve incelemelerinizi baştan sona bir okumam gerek. Zihninizde, cümlelerinizde bir cevher sakladığınız düşünmeye başladım. Benim için karanlıkta kalmış nice kitaplar...
Neslihan TÜRKMEN okurunun profil resmi
Öncelikle yorumunuz için çok teşekkür ederim. 😊 Benzerlik sorusuna gelince siz diyene kadar düşünmemiştim açıkçası. Çok farklı karakterler ve çok daha farklı bir hikaye aslında ama yaşadıkları birkaç şeyi ortak bulabilirsiniz. Ayrıca kendi düşüncem olarak bu kitap biraz daha umut verici ve genel olarak daha fazla olumlu bir havası var diyebilirim..
1 sonraki yanıtı göster
Vedat Berk okurunun profil resmi
Elinize ve emeğinize sağlık. Çok başarılı bir çalışma olmuş💐
Neslihan TÜRKMEN okurunun profil resmi
Teşekkür ederim :)
Pervin okurunun profil resmi
Öyle güzel yazmışsınız ki kitabı okumaya başlattınız beni, teşekkür ediyorum ve emeğinize sağlık diyorum🤗
Neslihan TÜRKMEN okurunun profil resmi
Çok teşekkür ediyorum. Umarım beğenirsiniz. Keyifli okumalar🌸
Bu yorum görüntülenemiyor
isa varsak okurunun profil resmi
Çok güzel özetlemişsiniz.👍🙏
Fatma Senâ okurunun profil resmi
Zaten okumayı çok istiyordum, şimdi hemen başlıyorum😊👍🏻
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.