Yazarın okuduğum ilk kitabı. Diğer kitaplarını da "mutlaka okunacaklar" listesine alıyorum bu kitapla.
- Önceki incelemelerime denk gelmiş olanlar kadın hakları, kadının özgürlüğü, kadının kadın olarak var olması konularında ne kadar hassas olduğumun farkındadırlar.
- Neval el-Saadavi'nin bu kitabı da -ki büyük ihtimal diğer kitapları da- bu önem verdiğim konuları barındırıyor kitaplarında. Kadının kadın olarak var olabileceğini, kadının özgür olabileceğini, kendi deyimiyle 'sadece erkekleri doyurmak için gönderilmiş bir varlık olmadığını' herkese haykırmak , duyurmak istiyor. Tabi bunu yaparken her kadın gibi o da büyük engellerle karşılaşıyor; kitapları yasaklanıyor,hapis yatıyor ama yılmadan mücadelesine devam ediyor.
- Kitaba gelirsek, kitap genç bir kızın aslında tam anlamıyla onu yutmak,onu 'mutfağa hapsetmek' , ayıp,yasak, günah üçgeninde sıkıştırmak isteyen topluma karşı vermiş olduğu var olma, özgür olma savaşını anlatıyor. Bu savaşta toplumu nasıl mı tanımlıyor?
"Kadınları ensesinden yakalayıp mutfağa, manastıra, mezara ya da batakhaneye tıkan o korkunç canavar"