İnsan Denen Canavar Kaos Yürüyüşü serisinin üçüncü kitabı. Aynı zamanda açık arayla serinin en iyi kitabı. Spoiler vermemek için genel olarak seriden bahsedeceğim. Bu bir bilim kurgu serisi, dünya artık yaşanılamaz hale geldiğinde insanlar yeni gezengenleri araştırmaya başlıyor ve kolonilerle dünyadan ayrılıyorlar. İlk koloni dünyaya çok benzeyen bir gezegene iniyor fakat arada farklar var. Bu gezegende hiçbir şey gizli değil. Herkes birbirinin düşüncelerini duyabiliyor. Bir anda bu duruma düşen koca bir topluluğun arasında bölünmelerin ve patlak veren sorunların olmaması imkansız elbette. Todd Hewit, on üç yaşına basmak üzere olan, sadece erkeklerin yaşadığı katı kurallarla yönetilen bir kasabada yaşayan bir çocuk. Bir grup yerleşmcinin gezegenin en uzak ucunda kurduğu, kadınları aralarından attıkları bir kasaba burası. Kasabadaki en genç kişi Todd ve on üçüncü doğum gününde içeriğini bilmediği bir erkeklik törenine girecek. Fakat onu büyüten iki adam doğum gününe az bir vakit kala Todd'a kasabayı terk etmesi gerektiğini söylüyorlar. Bildiği her şeyin yalan olduğunu ve erkeklik töreninden kaçması gerektiğini anlatıyorlar. Ve kasabanın yöneticisi Reis Prentiss Todd'u almaya silahlanarak geldiğinde, Todd kaçıyor. Yolda karşı cinsten birine ilk kez rastladığında, kendi yaşlarındaki Viola'yla karşılaştığında ve onun da birilerinden kaçtığını anladığında bu iki çocuk birbirlerine yoldaş oluyorlar. Böylece müthiş bir macera başlıyor. Umut Bıçağı ilgi çekici ve merak duygusu yüksek bir kitaptı. Bu tarz kitaplarda ana karakterler hep dünyanın kaderini değiştirecek çok genç kişiler olurlar ve bazen başardıkları şeylerle yaşlarının arasındaki uyumsuzluk çok sırıtır. Todd ve Viola birer çocuktular. İçlerinde umudu ve iyiliği taşıyan, yalnızca barışı arzulayan çocuklar. Özellikle ilk kitap boyunca o kadar çok korktular, yalnız ve çaresiz kaldılar, buna rağmen umut etmeyi hiç kesmediler ki yolculuklarını okumaya bayıldım. Onların nasıl büyüdüklerine, hatalarının ve kararlarının onları dönüştürdüğü insana seri boyunca şahit olmak bu serinin en güzel yanlarından biriydi. Karakter gelişimleri muazzam işlenmiş. İkinci kitapta yaşanılan dünyayı ve savaşı doğuran sebepleri daha iyi anlıyoruz. Karakterleri tanımaya yönelik bir kitap, ben biraz sıkıcı bulup bir ara seriye olan ilgimi bile kaybettim fakat sonunda olaylar iyi bir noktaya bağlandı. Üçüncü kitapta ise ilk sayfadan itibaren yüksek bir nabızla başlayıp bir an olsun düşmeden devam etti kurgu. Kaç kez gafil avlandığımı, ne kadar şaşıdığımı, kalbimin kırıldığını, karakterler için endişelenip umut ettiğimi bilmiyorum. Diğer iki kitabın öyle üstüne çıktı ki İnsan Denen Canavar, müthişti. Adının hakkını veren, içinde harika önermeleri olan, son kitaba kadar ortalama olduğunu düşündüğüm bu seriyi beni çok etkileyen bir kurguya dönüştüren bir kitaptı. Sevginin anlamını, sevginin ve bağlılığın ne büyük bir güç olduğunu karakterler ile öyle güzel anlatmışlar ki Todd ile Viola'nın arasındaki bağ benim için unutulmazdı. Ayrıca okuduğum en iyi kötü adamlardan biri de bu serideydi. Kontrol gücünden doğan bir kötülükle hareket eden dahi bir adama karşı tek güçleri içlerindeki iyilik olan iki çocuk bir savaşı kazanabilir mi dersiniz? Peki kazanmanın kaç şekli vardır? Cevapları serinin içinde bulabilirsiniz.

İnsan Denen CanavarPatrick Ness · Yabancı Yayınları · 2020211 okunma

·

180 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.