Kitabı anlatmaya nerden başlasam bilmiyorum. Tekrar tekrar okunabilecek nadide kitaplardan biri. Ebelere, kadınlara, anne olmak isteyenlere ve gebelere herkesin okuyup anlayabileceği tam bir kılavuzdur. Günümüzde kadınların, normal doğumun hala süregeldiği ve her kadının bebeğini dünyaya getirmesinin kendine özgü bir yolu olduğunu bilmeye ihtiyacı var. Her doğum kendine özeldir ve her gebe çok değerlidir. "Cahil olmak bir aptalın cennetinde yaşamak demektir." diyor İna may. Evet çok doğru.Kadın kendi anatomisini, fizyolojisini bilmeli bunun için kulaktan dolma bilgileri değil gerçek doğum hikayelerini dinlemeli ama tramvatik doğum hikayelerini değil. Kaldı ki süreci tramvatik yapan bizleriz. Dokunmak, sahip olduğumuz en temel kavramsal olmayan iletişim şeklidir. Bir bedene dokunmak, bir yüreğe dokunmak... Temas halinde dil engeli yoktur ve her şey zaten konuşur. İnanılmaz değil mi? Nesillerdir kadınlar bunu yapıyor ki hepimiz buralara geldik. Esasen bakıldığında bu yolculuk çok değerli, çok ruhani, kutsaldır. Sadece bu olayı gerçekleştirebilmek bir nimet. Evet, kadın çok güçlü bir anatomiye sahip bebeği oradan çıkarak dalgalarıda yönetebilecek kadar güçlü. Ona bu dirayeti veren, kadın aracılığıyla dünyaya canlı yaratan Allah hep bizimle. "Tekrar tekrar, bebek doğurmanın en iyi yolunun kocanıza sarılmak ve öpüşmek olduğunu gördüm. Bu sevgi dolu titreşim, bebeği oraya koyan şeydir ve onu dışarı çıkaran da budur." Cara. Gerçek sevgi dolu ve güven dolu bir ilişkisi olan çiftin, dokunuşları güçlü olur. Karı koca tek bir enerji birimi oluşturur. Bu durum annenin rahatlamasını sağlar. Doğumun saati olmaz. Bebek ne zaman gelmek isterse ne zaman hazırsa zaten yolunu bulacaktır. Doğum sürecinde olan kadınların bilmesi gerekir ki, doğum imkansız gelmeye başladığında aslında bitmek üzeredir. Öyle görünüyor ki , birçok insan doğumun bu noktasınsa pes ediyor ve ilaç istiyor. Doğum, her kadının güvenli ve konforlu bir ortamda hak ettiği, yaşam boyu eşsiz ruhsal deneyim ve güvenli bir geçişi, yeni bir başlangıcı ve gereksiz müdahalelerden kaçınılan başlangıcı hak ediyor. Sezeryan oranları ne kadar arttı değil mi? Sabretmiyor ve beklemiyoruz. Doğum için saat veriyoruz. Oysa doğumun saati olmaz.Sezeryan bir doğum şekli değil en iyi kurtarma operasyonudur. Bunu her durum için söylemiyorum. Lakin her şey yolundaysa sezeryana ihtiyaç yoktur. Riskli durumlar söz konusu ise ne anne ne de bebek riske atılmaz ve ne gerekiyorsa o yapılır. Bazen nedenini tam olarak anlayamazsınız istenmedik olaylar karşımıza çıkabilir, ama Allah'tan gelen her şeyin nedeni vardır. Sevgi konusunda cimri olmayın, eşinize seni seviyorum demekten, dokunmaktan çekinmeyin bunlar vücudun oksitosin salgımasına sebep olur ve doğumun ağrısız gerçekleşmesini sağlar. İnanmıyorsanız birkaç makale ile bunu teyit edebilirsiniz. Bir sistemin içindeli enerji akışı o sistemi organize etme eğilimindedir. "Normal bir kadın için normal doğum birbirleriyle o kadar uyumlu ve mükemmel şekilde uyuşan bir takım süreçlerle işaretlenmiş bir olaydır ki, herhangi bir müdahalede bulunmak süreci olumsuz etkiler. Doğum çok kutsaldır. Doğumu yöneten kim olursa olsun inançlı olmalıdır. İnançlı derken kastım inanşı değil merhametli/ şefkatli oluşudur. Bu sadece teoride olmaz. İnsanlara gerçekten özen göstermek, yarı zamanlı bir iş olmaz. Ve anneler, bebeklerinizi emzirmekten kaçınmayın ne zaman isterlerse emzirin. Doğumla aranızda bağ kopmaz. Ruhsal olarak hep size bağlıdır bebekler. Tüm dikkatinizi ona verirseniz, bebeğin dingin zekası sizin zihninizi temizleyecektir. Kadınlar ve bebekler doğum için gerekli bilgeliğe sahiptir. Sadece inanın. Sevgiyle kalın...

Spiritüel EbelikIna May Gaskin · Akademisyen Kitabevi · 202114 okunma

·

268 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Elif Şahin