Son Kısım SPOİLER içeriyor aman dikkat :)KARANLIK ATEŞ / KAREN MARIE MONING
MacKayla Lane ailesinin tatilde olduğu kendisinin ise evde havuz başında güneşlendiği keyifli vakitlerde kız kardeşinin ölmek üzere olduğunu hatta bir iki saat önce telefonunu suya düşürmeseydi şayet son kez sesini duyabileceğinden habersiz sıradan bir gün geçiriyordu.Sonra ev telefonu çaldı babası arıyor sanmıştı, tatildeyken bile ellerini kızlarının üzerinden çekmeyen onları merak eden ebeveynlere sahipti Lane kızları.Ama öyle olmadı.Üniversite isen İrlanda Dublin’de yaşayan kardeşinin öldüğü haberini aldı.Faili meçhul bir cinayet olarak kapatılan dava ile Mac artık Georgia da kalamazdı.Özellikle hattını yeni telefonuna takıp ölmeden önce kardeşinin ona bıraktığı sesli mesajları dinledikten sonra onu hiç kimse engelleyemezdi.Yasını tutup ailesine destek olduktan sonra kardeşinin katilini bulmak için ilk uçakla İrlandaya gelir.Bu yolculuk beklediklerini ona vermediği gibi hayalinde bile düşleyemeyeceği bir dünyanın içine çekilir.Gölgeler, Fae’ler güç objeleri...
Kendisi ve ailesiyle ilgili bilmediği bir çok şey, kız kardeşinin mesajında bahsettiği garip kelimelerin peşine düşmesiyle inanmak istemediği bir çok gerçekle yüzleşmek zorunda kalır.
•••
Kitap Ateş serisinin ilk kitabıdır.Fantastik bir seri olduğu için çok fazla yabancı terim olmakla birlikte açıklamalarıyla oldukça detaylı anlatılmış olduğu için hiç zorlanmadım.Kitabın ilk sayfasında sözlük vardı ve başta direk bunları okuyunca aman Allahım ben ne okuyacağım böyle diyerek gözüm korkmuştu ama olayın içinde açıklamalar yapılaca oldukça basit olduğunu kavradım.O yüzden size tavsiyem baştaki sözlük kısmını kitabı okurken bakın sadece.İlk kitap olduğu için aman aman bir aksiyon yok karakter tanımı, karakterin kendisiyle ilgili bilgi edinmesi ve olaylara girişi içeriyor.Ama genel olarak konu bakımından beni oldukça cezbetti.Bu dünyayı direk aktaramıyorum çünkü henüz ne olduklarını idrak edemedim.Fae (Cinler, periler ) olarak adlandırılıyor ama cidden çok ilginçler.İyi/aydınlık ve kötü/karanlık şeklinde ayrılan bir dünya var bahsedilen bu yaratıklar içinde, öte yandan güç objeleri diye anlatılan kutsal emanetleri var. İğrenç yaratıkların Yunan tanrısı gibi göründüğü ve insanların güzelliklerini emdikleri sonrada ölüme terk ettikleri özelliklere sahipler.Ya da gölge diye anılan cismani olmayan varlıklar karanlıkta kaldığınız anda sadece giysileriniz kalacak şekilde sizi yok ediyorlar.Daha neler var neler ilk kitap olduğu için ancak bu kadarını anlayabildim:)
Kitapta hoşuma giden kısım MacKayla karakterinin diğer kitaplarda gördüğümüz kadın karakterlerden bazı bakımlardan farklı olmasıydı.Mesela alıştım artık adamdan nefret eden veya sinir olan ama hayalinde onunla kurmadığı fantezi kalmayıp buldukları yer ortamda muhakkak bir yakınlaşma yaşanmasına.Ama bu kitapta öyle başlamadı.Yakınlaşma aşk vs yok iş birliği içinde güven duymaya çalışmakla şüphe arasında gidip gelen duygular var sadece.Bu yanını çok sevdim açıkçası.
Öte yandan hoşuma gitmeyen bir detay oldu.
BURASI SPOİLER !!!
Mac kitabın sonralarına doğru kız kardeşinin ölü bulunduğu sokağa gider ve orada kardeşine ait makyaj çantası ve tırnak setiyle bir taşın üzerine yazılmış kısa bir adres bulur.Şimdi öncelikle polis bu delilleri nasıl bulamaz.Bahanesi cesetin bulunduğu yer onlar oraya gidene kadar insanlarla dolduğu ve yerin çöplerden ibaret olduğuydu.Yani nelerin ölü kıza ait olduğunu bilememişler.Kız eşyası olan her şeyi ölen kıza ait olabilir mantığı ile toplayabilirlerdi sonuçta neyse buna tamam dedim.Mac taşın üstündeki notu söylüyor bu kez.Dedektifin verdiği cevap yine deli saçmasıydı.Adresi araştırmışlar ama hiç bir şey bulamamışlar.Burada da aklıma şu takılıyor.Delil olarak almaya gerek görmeyip olay yerinde bıraktığın taşın üstündeki adresi araştırıyorsun ama onu orada bırakıyorsun.Mantık dışı olduğunu düşünüyorum.Bu adres İrlanda’da değilmiş güya oysa unutulmuş artık haritalardan bile silinmiş bir gölge var beş yıl öncesine kadar olan bu adres şu an haritada bulunmuyor.Ama yılların dedektifi bile o mahalleyi unutmuş internette bile olmasa gerek ki bulamıyorlar.Açıkçası bu kısım biraz saçma geldi.Mac’in o ipucunu bulması gerekiyordu ama keşke daha akla yakın bir biçimde bulmuş olsaydı.Bu detay dışında kitapta beni rahatsız eden hiç bir şey olmadı.Burası da zaten çok sıkı bir polisiye okuru olduğum için gözüme battı.Belki de başkası önemsemezdi bile.Sonuç olarak seriye devam ;)