İlk casusluk romanlarımızdan olan Ankara Ekspresi,yazarın “macera-casusluk" türünde yazdığı romanlarındandır.Kimliklerini bir vakte kadar bilmeyen iki casusun aşkını anlatırken aynı ölçüde vatanı kurtarma çabası da anlatılır.Roman,İkinci Dünya Savaşı'nın devam ettiği 1942 yılının sonbaharında başlar. Romanın atmosferi için hem de tarihte bu sürelerde ne olduğuna bakmak için birkaç şey belirteceğim. Roman hakkında söyleyeceklerime devam etmek üzere ara veriyorum. Avrupa'da savaş içinde olan olmayan her ülkede birçok ihtiyaç malzemesi vesikaya bağlanmıştır.Türkiye için de bu böyledir.Türkiye bunu önlem için yapmıştır.Avrupa'da özellikle Yunanistan'da yokluktan çok fazla kişi ölmüştür.Aynı yıllarda Türkiye'de ekmek karne ile alınır.İnönü'nün “hazırlıklıyız,kararlıyız" sözü döneme damga vuran sözlerdendir ki romanda da bu söz geçer.Birkaç ayrıntı daha paylaşıp romana döneceğim.1942 ve az ilerisinde Varlık Vergisi, yakıt kısıtlaması,otomobillerin trafiğe çıkış kısıtlaması,zamlar,kahve bulunamaması,karartmalar (1944 Kasım ayında sona erer karartmalar) dönemin atmosferini canlandırmamız için yardımcı olacak ayrıntılardır.1941 yılında sinema saatleri değişmiş,taksiler tek çift plakaya göre trafiğe çıkmış,gazeteler eklerini basmayı bırakmışlardır(1945 ‘de ekler hemen yeniden basılır).Savaş içinde olmayan Türkiye bunları olası savaş adına önlem ve tasarruf adına yapar,lükse ve ihtiyaç fazlasına kısıtlama getirir.Ulus gazetesinde “ihtiyaçtan fazlasını satın alma" slogan olarak yazılır .Dünya ekonomisi etkilenirken ülkenin etkilenmemesi ise imkânsızdır.Bu önlemler dışında kan dökülmeden ,bağımsız olarak savaşı atlatmamız İnönü'nün Türk-İngiliz ve 41 yılında imzalanan Türk-Alman Dostluk Anlaşmalarının üzerine kurduğu tutumla sergilediği denge çabasıdır. İnönü bu süreçte her daim tüm tedbirlerin alındığını,anlaşmalara dayanarak hareket ettiğini,savaş dışında kalmaya çalışacağını yineler;her iki tarafta bu tutumu anlar.Romanın geçtiği 42 yılında Ankara'da Von Papen’e yara almadığı bir suikast düzenlenir. İnönü büyükelçi ile birlikte Berlin salon orkestrasının konserini izler yani ilişkiler bozulmamıştır.Von Papen romanda da geçer. Dönelim romana... Almanların Türkiye'yi işgal etmek için içten bir saldırı planını işler çünkü Türklerle savaşa girmek istemezler.İlk amaçları İnönü'ye bir hükümet kurdurtarak kontrolü ellerine akmaktır. Ulaştırma,İçişleri,Savunma Bakanlığı işgal edilecektir. Böylelikle kara ve hava kontrolü de Almanlara geçecektir. Bu esnada sınırda bekleyen askerler ülkeye girecek ve savaşsız bir işgal sağlanacaktır. Tüm bunlar casusluk üzerine kurulurken, roman aşk, vatan sevgisi ve macera olarak birçok tadı barındırıyor.

Ankara EkspresiEsat Mahmut Karakurt · Bilgi Yayınevi · 201462 okunma

·

131 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.