Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Ünlü Sovyet yazarı Cengiz Aytmatof, İstanbul'a geldiği zaman kendisine sormuştum: -Sizin Kırgızistan’da kaç yazar var? diye... -Elli tane vardır, demişti. -Haydi haydi demiştim, tüm Sovyetlerden bile çıkaramazsın sen elli tane yazarı. Cengiz, o aydılık gülücüğüyle gülerek: -Yirmi tane vardır ama, demişti. -Yirmi tane de olmaz. -On tane vardır. -On tane de olmaz. Cengiz: -Ama beş tane vardır, daha aşağıya inmem, demişti. Yüzyıllara dayanabilecek güçte gerçek yazar sayısı, tüm dünyada bile üç düzineyi ya bulur, ya bulmaz. Yani diyeceğim, insanlığın beyin bahçesinde en zor yetişen ürünlerden biridir yazarlık: Fransa’da da bir eleştirmene sormuştum aynı soruyu: -Doğru dürüst kaç yazar vardır Fransa'da? Sorumun özünü anlamış: -Eh işte, on tane kadar çıkar, demişti. Bir toplum yüz yıllık bir dönemde, yedi-sekiz yazar yetiştirebilmişse, o toplum, derinlikleri olan, geleceğe açık bir toplum demektir.
Sayfa 179
··
3 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.