Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

231 syf.
8/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Yugoslavya’nın tarihi; kuruluş süreci, kurucu unsur devletlerin söylem ve eylemleri, dış ülkelerin süreçteki rolleri, kurtuluş savaşı ve Tito’nun liderliğinin kısa bir yansımasını yansıtan bir eser. Tarihsel süreç içerisinde yaşanan bütün gelişmeleri kronolojik bir şekilde karşılaştırmalı bir söylem analiziyle de güzelleştirmeye çalışılan eserde, Tito’nun devlet içi ve dışarıda var olan sorunlara karşı izlemiş olduğu politik manevralara ayrı parantez açılmaktadır. Kendini Doğu Blokunun babası olarak kabul ettiren Stalin’in Yugoslavya’ya karşı karşıt söylemi ve ötekileştirme modeline de uzunca yer veren yazar, bunun neticesinde Tito’nun dünyada üçüncü bir seçenek olarak kabul edilen “Bağlantısızlık” hareketinin dengeleme politikasına da dikkat çekmektedir. Diğer komünist rejimlerin sırt çevirmesine rağmen Sosyalizmde farklı bir parantez açan Yugoslavya, özellikle çok etnikli, çok dili, çok kültürlü ve çok dinli günümüz dünyasına örnek olmuştur. Fakat, ülkenin ortak paydası olan Tito’nun ölümü sonrasında bastırılmış milliyetçi duyguların özellikle “üstünlük kompleksi” ve “geçmiş mazi” söylemlerinde vücut bulması, ülke içinde “kardeşlik birlik söylemi yerini düşmanlıklara bırakmıştır. Bunun yanı sıra ekonomik istikrarsızlık ve dış devlet müdahalesi döneme damgasını vuran Yugoslavya rüyasının, kabusa dönüşmesine zemin hazırlamıştır. Sırpların da tarihsel süreçten gelen “üstün ırk” söylemini, eyleme geçiştirme kompleksi; zaten karışık olan durumun daha da karışarak bir soykırıma sürecine dönüşmesine etki etmiştir. Bu da devlet kuruluş sürecinde sırt sırta savaşan halkların yaşanan güzel günleri bir çırpıda silmelerine ve beraber göz göze geldikleri komşularının bu sefer gözlerini çıkarma ruh haline bürünmelerine neden olmuştur. İnsanlarda yaşanan bu değişimin, sırasını devlet sınırlarının değişmesine bırakması ülkede bir iç savaşı getirmesinin yanı sıra bugünlere dek süren sorunların temelini oluşturmuştur. Batılı ülkelerinin ortak bir paydadan objektif bakmak yerine sorunlara tarihsel bağlar bağlamında bakmış olmalarından dolayı ülke içinde güçlü kesimin (Sırplar) daha zayıf olan halkaları ezmesine ve onlar üzerinde çeşitli denemeler yapmalarına olanak sağlamıştır. Yugoslavya’da 1991’e kadar yaşanan süreçlere ilgi duyan herkesi kitabı okumaya davet ederken, Tanıl Bora’nın dipnot kullanmadan (sadece kaynakça ile yetmiş olması) bu denli geniş bilgi içeren tarihi bir kitabı yazmış olmasını yadırgadığımı da dile getirmek istiyorum.
Milliyetçiliğin Provokasyonu
Milliyetçiliğin ProvokasyonuTanıl Bora · İletişim Yayıncılık · 201833 okunma
·
60 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.