Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

184 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
10 saatte okudu
Uzun zaman sonra (3 yıl) yeniden yazara döndük. Biraz ağır bir dili olsa da bahsettiği konularla pek çok alanda, birçok insanın ve mesleğin konusunu oluşturuyor. Ahlakın Soykütüğü konusunda öncelikle söylemek istediğim şu: Ahlak Nedir? Uzun zamandır etrafımızda, özellikle sosyal medyada, görüyoruz. Bu insanlar 'Ahlak' adı altında olmadık, can sıkan (daha kötü kelimeler de var tabii tahmin ettiniz) sözler ediyorlar. Yok bu şöyle giyindi, yok bu şunu çıkardı, yok önceden bu yoktu gibisinden. Benim fikrim, ahlak birinin ne giyip çıkardığından ziyade sizin ona bakmamanız. Beğenmediğiniz, istemediğiniz pek çok şey olabilir. Eğer sizin tercihleriniz dışındaysa karşınızdaki, bunu kötülemek yerine ondan uzak olmak, istemediğin beğenmediğin yerde durmak daha iyi ahlaktır. Bana göre bu böyle. Şimdi ben bir şeyi sevmiyorum, birisi de o sevmediğim şeyi yapıyor. Ahlak ona bağırıp çağırmak değil; onun tercihlerine saygı duyarak oradan sessizce, kırmadan uzaklaşmak. Bana göre bu. Bir başkasına göre de mutlaka değişir ama özelinde birinin kalbini kırmak kesinlikle ahlak falan değil! Kitap 3 bölümde inceleniyor. İlk bölümde iyi ve kötü, ikinci bölümde vicdan ve suç, son bölümde ise ideallerin anlamı üzerine yazıyor Nietzsche. Özellikle ilk bölümdeki eleştiriler ve neye göre iyi, neye göre kötü yorumları çok hoşuma gitti. Herkes hayatını yaşayacak. Bir başkasını incitmeden, kırmadan, anlayışla yaşanan bir hayata, bir başkası karışma hakkını nerede buluyor? Neyse uzar bu konuşma çünkü hepimiz biraz çektik bu konudan. Özellikle de hanımefendi arkadaşlar, kız kardeşim de dahil ama ölene kadar bir elim omzunda olmaya devam edecek. Bunun dışında unutkanlık üzerine olan ikinci bölümdeki konu da çok hoşuma gitti. Düşünsenize önemsiz şeyleri unutuyorsunuz. Gözlüğümü çıkarıyorum ve görmek istemediğim ama dibimde oturan insanları bir anda görmüyorum. Büyük lüks tabi bu. Aynı buna benzer şekilde zihin de aradığı sakinlik ve dinginliğe kavuşmak için bazen unutuyor ve bu çok hoş. Tabi bazı şeylerde daha fazlasına ihtiyaç var yahut nasıl diyelim, gece 2'de artık uyumalıyım yorgunluktan ayağımı kımıldatamıyorum ve beyin 15 yıl önceki bir meselenin baştan özetini seyrettiriyor. Gönül ister ki bundan kurtulalım. Bakalım... Şu cümle beni çok etkiledi, büyük ihtimalle sizlerde de aynı etkiyi yapacaktır diye düşünüyorum: İnsan hiçbir zaman acı çekmekten korkmamıştır, onu rahatsız eden sadece çektiği acının anlamsızlığıdır. Anlamsız, manasız, biri yoran şeylerin acısından tez zamanda kurtulmamız dileklerimle iyi okumalar dilerim..
Ahlakın Soykütüğü Üstüne
Ahlakın Soykütüğü ÜstüneFriedrich Nietzsche · Say Yayınları · 20232,138 okunma
·
131 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.