Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

80 syf.
·
Puan vermedi
·
2 saatte okudu
“I would prefer not to.” Bartleby! Tanıştığıma çok ama çok memnun olduğum, kitaplığımdaki en özel karakterlerden birisi... Wall Street’te bir avukatlık bürosunda katip olarak işe alınan Bartleby, ilk zamanlar işini her ne kadar hakkını vererek yapsa da zamanla bir reddediş abidesine döner, ya da baştan beri böyledir ama giderek daha da farkına varılır. Verilen emirleri, istekleri gayet nahif bir şekilde “Yapmamayı tercih ederim” diye cevaplar. Zamanla hiçbir şey yapmamaya başlar. İşverenle birlikte biz okurlar da onun neden böyle olduğunu sorgulamaya başlarız, zira önceki hayatına dair elimizde bir bilgi yoktur. Pasif bir direniş savaşçıdır adeta Bartleby. Edebiyatta ve gerçek hayatta birçok şahsiyete öncü ve emsal olmuştur. Kafka’nın Samsa’sına mesela ya da Duran Adam’a. Hatırlarsınız malum Gezi Olayları’nda bir Duran Adam vardı. Hiçbir şey yapmadan öylece duruyordu, yaptığı şey herhangi bir hukuka aykırılık teşkil etmediğinden de polis kuvvetleri bu adama ne yapacaklarını şaşırmışlardı, ona bir şey yapmak, eylemini –eylemsizliğini– sonlandırmak istiyorlardı ama bir sebep bulamıyorlardı. Benim aklıma direkt bu adam gelmişti kitap bitince, biraz baktığımda birçok kişinin de aklına gelmiş. Bartleby’e de böyle oldu diyebiliriz, işvereni ve toplum onun neden böyle olduğunu sorgulamakla birlikte onun bu tutumundan rahatsız olup sonlandırmak istedi. Kitap adeta metaforlar kaynağı... İş yerinde bulunan Hindi, Cımbız ve Zencefil lakaplı çalışanlar, bunların değişimli olarak günün yarısında iyi, yarısında kötü haller sergilemeleri... İşveren avukatın Bartleby’e ilk anlayışla yaklaşması ama onun direnişinden sonraları tiksinti duyması... Düzene karşı gelerek ters bir şey yapanların her zaman ötelenmeye çalışılması... Anlaşılmayan şeyden korkulması, yadırganması... Ne demişti özgürlük için J. J. Rousseau? “İnsanın özgürlüğü; istediği her şeyi yapabilmesinde değil, istemediği hiçbir şeyi yapmak zorunda olmamasındadır.” Peki Bartleby özgür ruhlu olduğudan mı böyleydi? Yaptığı salt iş düzenine mi bir başkaldırıydı? “Hayır” diyebilmenin önemine mi parmak basıyordu yoksa? İşte onun neden böyle olduğuna dair kesin bir yargı yok, bir bakıma herkes kendi yorumunu yapabilir ama genel itibariyle topluma ya da yaşama bir hiciv olduğunda hemfikiriz. Sonlarda sadece bir söylenti üzerinden neden böyle olduğuna dair de ipucu var, ki o da oldukça etkileyici. Ben Bartleby’e gıpta ettim ama bu sistemin bu çarkına kapılmışken, onun gibi olmak tamı tamına bir devrimdir.
Katip Bartleby
Katip BartlebyHerman Melville · Dost Kitabevi · 200012,3bin okunma
·
87 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.