Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

166 syf.
·
Puan vermedi
Yazarın insanı güzel anladığını düşünüyorum.Ateşin içinden konuşan bir insanın, bilgece öğütleri ve tespitleriyle karşılaşıyorsunuz.Kitabın iki önemli bölümden meydana geldiğini görüyoruz. Yazarın hayatını anlatması kitabın birinci bölümü. İkinci bölüm ise logoterapi yani anlam üzerinden terapi. Freud'un psikanaliz yaklaşımının bence daha üzerinde ve uygulanabilir bir psikoterapi tekniğini ortaya koymuştur. Psikanalizin geleceğe yönelik bir sorunu çözmediğini, geçmişle takılı kalıp, çocukluğunu anlatabilmek için psikiyatristlerin müptelası olan insanlar yığınını oluşturacağını ifade etmekte. Yazar nazilerin toplama kampına düşmüş bir psikiyatr olduğu için kitabın birinci bölümünde, toplama kampında yaşadıklarını ve psikiyatr bakış açısıyla toplama kampındaki gözlemlerini anlatıyor. Kitabı okurken belli aralıklarla kendimi toplama kampında düşünmeye çalıştım. Kitabı anlamak için önemli bir çabaydı. Çaresiz bir şekilde kitapta anlatılan şartlarda bulsam kendimi neler yapardım diye bilinçli bir şekilde, kitabı kenara bırakıp düşündüm. Kitaptaki çoğu tespit bana tekrar gösterdi ki eli,ayağı zincirlenmiş olmasa da günümüzdeki insanların çoğu fikren ve ruhen özgür değillerdir. Özgürlüğü maddelere bağladığımızda çabuk kaybedebileceğimizi daha ruhsal, manevi bir özgürlük anlayışımızın geliştiğinde gerçek ve kaybedilmeyen özgürlüğü ulaşılacağını güzel bir şekilde göstermiştir. Şimdinin amacının gelecek olduğu, eğer gelecek adına bir hedef, amaç yoksa şimdinin anlamsızlaşacağını ve bununda insanlar üzerindeki etkisini detaylı bir şekilde bizlere sunuyor. İslami bir bakışla baktığımızda dünya hayatının ahiret için olduğunu görüp temellendirmenin, dünyadaki yaşamımızı, olumlu yönde etkileyeceğini bu kitapta psikolojik açılarla görebiliriz. Anlam eksikliği ve varlığı arasındaki bariz farkları gözler önüne seren bir kitap. İnsanların acıya ve ölüme anlam yüklemeleri, yüklemedikleri takdirde bu süreçlerin daha ızdıraplı geçeceğini, bu sürece kadar yaşanan her şeyin çöpe dönüşeceğini bizlere sunmakta. Kitabın okunurluğunu bozmamak adına kitaptan değilde kişisel bir örnek vermem gerekirse bu konuda. Kanser hastası birisine 3 ay sonra öleceğini söylediğinizde bunu bir anlama oturtamazsa yaşayacağı 3 aylık sürede heba olur. İşin özünde hepimiz 10, 20,30,100 sene sonra öleceğiz. Ölümle yüzleşeceğimizi bilmemize rağmen hayatımızı sürdürüyoruz. Ölüm tarihlerimizi bilseydik, arada yaşanan süreyi (uzun veya kısa) bir anlama oturtmadıkça boş bir şekilde harcayacağımızı anlatmaya çalışıyor yazar. Ölümle ortadan kalkan bir anlam olmamalı insanda yoksa ölene kadar keyfine bak anlayışıyla psikolojik olarak tatsız bir girdaba girer insan. Yazar bu girdabı da toplama kamplarından kurtulan bazı insanların ben bu kadar acı çektim her şeyi yapmakta özgürüm anlayışına büründüğünü örneklerle anlatmıştır. Son olarakta ahlakın, fayda ve yararlılığa indirgenmesinin yanlışlıklarından bahsetmesi kitaptaki üzerinde az durulsada önemli olgulardan
İnsanın Anlam Arayışı
İnsanın Anlam ArayışıViktor E. Frankl · Okuyan Us Yayın · 202335,2bin okunma
·
2 artı 1'leme
·
5,5bin görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.