Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Aişe Annemizin Efendimiz'e (sas) Olan Sevgisi
Aişe annemiz her kadın gibi eşini çok seviyor ve O'nu başkalarından kıskanıyordu. Ama Âişe annemizin imtihanına bakar mısınız? Hücre-i Saâdet'e ilk geldiği zaman bir Sevde vardı, bir de kendisi... Efendimiz (sas) bir gün Sevde validemizin yanında gecelerdi, bir gün Âişe validemizin... Bazen Âişe annemiz Sevde validemizin gönlünü alır, onun sırasını da kapardı. Ama gün geldi o eve, Hafsa girdi, Ümmü Seleme girdi, Zeyneb bint Cahş girdi, Safiyye girdi, Meymune girdi, girdi de girdi ve Âişe annemiz 9 günde bir Efendimiz (sas) ile baş başa kalmaya başladı. Buna rağmen bazen çok sıkıntı çeksede Peygamber evine hanım olmanın sorumluluğu altında hep inledi durdu. Çok zor bir imtihandı, ama o bu imtihanı yüzünün akı ile tamamladı. Efendimiz (sas) vefat ettiğinde 28 yaşlarında idi, ondan sonra 46-47 yıl dul olarak yaşayacaktı, o günlerde de hep kendisine yakışır bir kâmet ortaya koyacaktı. Sıranın bir gün Âişe annemizde olduğu gecelerde, gecenin ilerleyen saatlerinde uyandı, lambasız o evde elini yatağa gezdirdi. Efendimiz (sas) yatakta yoktu, Kalktı, sinirlenmiş, aklına başka şeyler gelmişti. O an bir karartı hissetti elini götürdü,Efendimiz (sas) namazdaydı, eli mübarek ayaklarına değdi. Derin bir nefes aldı, bir taraftan da utandı Efendimiz (sas) için aklından geçirdik lerine... Efendimiz (sas) namazını bitirince dedi ki: "Anam, babam sana feda olsun Ya Resulullah! Ne olur beni affet. Ben senin hakkında başka şeyler düşünürken sen neyle meşgulmüşsün." Başka bir geceyi anlatıyor annemiz, o anlatmasa biz nerden bileceğiz. "Sıranın bende olduğu bir gece benim yanıma geldi. Ama tuhaf bir hali vardı. Sanki biraz sonra kalkacakmış gibi terliklerini görünen bir yere koydu. Elbiselerini hemen başucuna... Ben kendi kendime dedim ki: 'Beni uyutacak diğer hanımlara gidecek!"" Efendimiz (sas) asla bunu yapmazdı. Âişe annemiz de bunu biliyor, ama kadın fitratı ister istemez kıskanıyor. Âişe annemiz, biraz uykuyu sever ama o gece büyük bir inatla yatmamaya çalışıyor. Gecenin ilerleyen vakti Efendimiz (sas) kalkıyor. Âişe annemizi rahatsız etmemek için özen gösteriyor. Elbisesini giyiyor, terliklerini eline alarak dışarı çıkıyor. Âişe annemiz uyuyor gibi yapıyor ama uyanık hemen kalkıyor ve Efendimiz'in (sas) arkasına takılıyor. Efendimiz (sas) yürüyor, yürüyor, Baki Kabristanlığı'na geliyor, orada bir köşede oturup uzun uzun kabir sakinlerine dua ve istiğfarda bulunuyor. Âişe annemiz bu tabloyu uzaktan seyrediyor. Efendimiz (sas) duasını bitirince, eve doğru yöneliyor, o ise Efendimiz'e (sas) yakalanmamak için koşa koşa eve dönüyor, üstünü çıkarıp yatağa giriyor. Ama nefes nefese kalmış, terler içerisinde... Efendimiz (sas) hücre-i saâdete girince, Aişe annemizin o halini görüyor ve diyor ki: "Ya Âiş"(30) Aişe değil, Âiş ? Ne demek? Ayşem,demek: "Ayşem! Ne bu hal? Nefes nefesesin?" Annemiz "Yok bir şey" diyor. Efendimiz (sas): "Var, var" diyor ama annemiz söylemiyor. Bunun üzerine Efendimiz (sas) diyor ki: “Bana anlatacak mısın ne olduğunu yoksa Latif ve Habir olan Mevlâm, Cebrail'i gönderip, bana haberini versin mi?" Bu tehdidi duyunca annemiz telaşlanıyor; "Aman Ya Resûlullah! Cebrail bu iş için gelmesin" mesele şundan ibaret deyip başlıyor anlatmaya... O anlattıkça Efendimiz (sas) gülüyor: "Demek önümdeki karartı sendin öyle mi?" diyerek tebessüm ediyor. Efendimiz'in (sas) tavrına dikkat edin, bakın şöyle bir söz söyleyebilir Efendimiz: "Sen nasıl benim gibi adâleti hayatının esası kılmış bir peygamberden şüphe edersin. Sıranın sende olduğu bir günü başka bir hanımla geçireceğimi nerden çıkarırsın?" Bunları demiyor Efendimiz? Kadın fitrati, fitratı kabul ediyor ve onu o hali ile kabulleniyor. Yapı itibariyle eğe kemiğine benzediğini ifade ediyor, bu haşå kadını aşağılama değil, karakterini tespittir, böyle olunca da düzeltmeye kalkmayın kırarsınız diye de ekliyor. Çok önemli şeyler bunlar...
Sayfa 274Kitabı okudu
·
94 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.