Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

151 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
26 saatte okudu
kuşku ve yöntem
Asıl adı Muhammed. M.S 1058 yılında Horasan'ın Tus şehri civarında "Gazale" adlı köyde dünyaya geldi. Lakabı "Ebu Hamid" ve doğduğu köye nispet ile Gazali adı ile meşhur. Bahsettiğim kişi hayatı boyunca 500'e yakın eser yazmış İmam Gazali, yani nam-ı değer Hüccetül İslam. Gazali'de ki fıtri merak, kendi söylemi ile "hadiselerin hakikatini anlamaya olan susamışlığı" onu her türlü dini ve fikri akımları derinden incelemeye götürdü. Buralarda yer yer kendimi buldum. Hayatım boyunca içimde hep bir öğrenme merakı ve hakikat arayışı olmuştur. Tabi İmam Gazali bir okyanus ben ise bir damla sadece. Gazali'nin hakikat arayışı diye adlandırdığı taklitten sıyrılmak. Taklitten maksadı, Yahudi ülkesinde doğarsan ona göre, Hristiyan ülkesinde doğarsan ona göre, İslam ülkesinde doğarsan ona göre inancın olur. Gazali'nin hakikat arayışı dediği şey bu, taklitten kurtulmak. Bu taklitten kurtulup neden islam? Sorusunu sormuş, kuşku ve şüphesini gidermeye yönelik okumalar yapıp sonrasında yazdığı eserlerle bu sorunun cevaplarını vermiş. Ve bu eserde hayatının belirli dönemini bize aktarıp neden hakikati aradığını, hakikati nerede aradığını ve nerede bulduğunu detaylı bir biçimde anlatıyor. Gazali'ye göre kendi döneminde hakikat arayışı içinde olan, taklitten sıyrılan 4 grup var. Ve hakikate ulaşabilirse ancak bu 4 grup üzerinden ulaşabileceğini düşünüyor. Ve Gazali'yi "Hüccetül İslam" yapacak yol burada başlıyor. Bu arada Gazali'nin bahsettiği 4 grup ise o dönemin en etkin islam düşünce sistemi "Felsefe, Kelam, Batınilik ve Tasavvuf." Burada bir noktaya değinmek istiyorum. Genele baktığımızda bir kanı var. Gazali ilerleyişi durdurdu, felsefe düşmanı vs. gibi. Benim eserde gördüğüm, Gazali bu 4 gruba düşman değil. Biraz Batınilik hariç diyebilirim, onun sebebi de, dönemin politikasında olan etkinlikerinden kaynaklı, düşüncelerinin komple reddiyesi kaynaklı değil. Sadece içlerinden hakikate ulaştırmaya en yakın yolun Tasavvuf olduğunu düşünüp, bu noktada kendince bazı deliller sunuyor. Bunu kabul edip etmeme noktası doğal olan bir durum. Sorgulayıp reddiye oluşturmak ise okurun yapacağı en doğru yol olur. Ve üstüne, Felsefecilerin söylediği herşeyin yanlış olduğunu düşünmek; Bir Hristiyan'ın, "Tanrı birdir, İsa Ruhullahtır" demesinin yanlış olduğunu düşünmek gibidir diyor. İslam filozoflarının teorilerinin belki de %90'ı kabul edilebilir, ama kabul edilemeyecek %10'luk kısım onları küfre götürüyor diyor. Bu arada küfür, gerçeğin üstünü örten demek. İslam felsefesi, ahlâk ve yaratıcı kudreti delillendirme gibi noktalarda kabul görebilir. Ama Nübüvvet'e olan bakış açıları onları küfre düşürüyor diyor. Bence burada felsefecileri, genel kanıda gösterildiği gibi "vurun kafire" zihniyeti ile görmüyor. Onların ilminin hakkını veriyor. Dediğim gibi, Nübüvvet makamını koydukları nokta ve bir kaç konunun onları küfre düşürdüğünü söylüyor. Mesela Tasavvufun hakikate ulaşma noktasında en doğru yol olduğunu söylerken, bir taraftan da eleştiri oklarını bazı Tasavvufa karşı yönetmekten de geri durmuyor. Hayatını hakikati aramaya adamış, bu yolda yaklaşık 500 eser yazmış, ve yazarken de, Felsefe, kelam, Batınilik, tasavvuf gibi düşünce sistemlerini anlamak için bu düşünce sistemlerine ait yüzlerce eseri okumuş, kendi söylemi ile; "Binaenaleyh anladım ki, bir düşünceyi anlamadan, özünü kavramadan ve künhüne vâkıf olmadan reddetmek karanlığa taş atmak gibidir ve hedefi vurma imkânı yoktur." Ve çıktığı yol uğruna, hakikati bulma adına... Makamdan, mevkiden geçip Zühd hayatına çekilmiş. Bu yolda her şeyden öte kendine karşı sürekli samimi olmuş bir düşünce adamını gerici, yobaz gibi gösterenlere bakıp ön yargılı davranmayın. Gazali'yi okuyun, tanıyın ve sonrasında fikirlerini kabul eder etmessiniz. Kabul etmeseniz bile yapacağınız en doğru yol, tıpkı Gazali'nin yaptığı gibi, Gazali'yi karşı reddiye yazmak olur. İşin özü fikirlerini kabul görmeyebirsiniz, ama Gazali büyük bir düşünür ve büyük bir alim. Gerici ve yobaz diyenlere aldanıp ön yargılı olmayın. Neyse, yukarıdan kaldığımız yerden devam edecek olursak Gazali, bu 4 grup içinde, hakikate giden en doğru yolun Tasavvuf olduğunu düşünüp uzlete çekilmeye karar verir. Tabi bir sorun vardır. Gazali, o dönemin Bağdat'ının en meşhur alimi, hocası, ilim adamı. Onca şöhreti, makamı bırakıp gitmek kolay değil kendisininde söylediği gibi. Ama Gazali kararlıdır. Birgün ansızın terkeder Bağdat'ı. Ve hayatının yaklaşık 10 yılını halvet içinde, insanlardan uzak, tamamen ibadet ve zikire adayarak geçirir. Bu dönemlerinde, anlatamayacağı, sadece yaşayarak anlaşılacak olan bir hâl içinde bulur kendisini. Bu hakikat ile kurduğu hissel bir yoldur. Ve kendine göre yaşadığı bu deneyim hem hakikatin hem nübüvvetin delili. Gazali hayatının bundan sonra kalan bölümünde, yaşadığı bu deneyim ile nübüvvet makamının delili ve hakikati anlatmak için tekrar Bağdat'a geri döner. Kitabınıda bu konular üzere yazdığı notlar ve örnekleri anlatarak bitiriyor. Bu eseri neden okumalıyız? Veyahut içinde ne buluruz? Bu eser, müslüman bir ülkede, müslüman bir aile içine doğduğu için müslüman olanlara -Yani Gazali'ye göre taklit içinde olanlara- tavsiye edilecek bir eser. Bir inanca sahip olmayıp, ama daima hakikati arayanlara tavsiye edilecek bir eser. Varoluş sancılarının zinciri ile bağlı olanlara tavsiye edilecek bir eser. 55 yaşında vefat ettiğinde, Felsefe, kelam, Batınilik, tasavvuf, astronomi gibi; dili, konusu ve anlaması bir o kadar zor olan konular ile ilgili yüzlerce kitap okumak. Daha sonrasında bu konular üzerinde hakikati yorumlamak ve onlara reddiyeler yazmak üzere geriye 500'e yakın eser bırakmak. Ben bu satırları yazarken bu kadar yorulmuş ve bir an evvel bitirmeye çalışıyorken. Sadece okumak, yazmak ve ders vermek ile kalmayıp, bizzat deneyimlemek için, şan, şöhret, makam ve mevkisini düşünmeden terkedip, hakikati aradığı bu yolda, onlarca senesini halvet içinde sadece ibadet ve zikir halinde yaşayacak kadar kendisine ve düşüncelerine karşı o kadar saygılı ve dürüst davranış içinde olan bir ilim adamı. Ne diyeyim, hayatı boyunca arayıp durduğu hakikat, onu ebedi hayatında bahtiyar eylesin.... Herkese iyi okumalar...
El-Münkız Mine'd-Dalal  Dalaletten Hidayete
El-Münkız Mine'd-Dalal Dalaletten Hidayeteİmam Gazali · Gelenek Yayıncılık · 20194,274 okunma
··1 alıntı·
834 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.