Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

144 syf.
6/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Latin Amerika'nın Acı Tılsımı
"Her ne kadar söylediklerini duyduğum şarkı, savaşı ve Güney Amerika'nın daha gencecikken kurban edilmiş bütün bir kuşağının kahramanlıklarını anlatsa da aslında içten içe değerlerden ve aynalardan, arzudan ve zevkten bahsettiğini biliyordum. Bizim tılsımımız, işte o şarkıdır." Tılsım, yazar Roberto Bolano'dan okumuş olduğum ilk eser. Kitap "Bu bir korku hikâyesi. Bir tür polisiye, Fransızların “kara roman” dedikleri türden, hatta bir dehşet hikâyesi. Ama öyle görünmeyecek gözüne, çünkü bu hikâyenin anlatıcısı benim. Benim tarafımdan aktarıldığı için, öyle olduğunu fark etmeyeceksin. Oysa bu, özünde korkunç bir suçun hikâyesi." şeklinde bir uyarı ile başlıyor. Ancak bu giriş cümlesine aldanıp, kitabın türünün polisiye olduğunu düşünmeyin. Kitap Latin Amerika Edebiyatı (özellikle şiir üzerine) başta olmak üzere Dünya Edebiyatı'ndan birçok yazara ve onların metinlerine atıf yapmaktadır. Bu nedenle Dünya Edebiyatına hakim olmanıza bağlı olarak aldığınız zevk değişiyor. Kitabın anlatıcısı Auxilio Lacouture kendisini Meksika şiirinin anası olarak betimliyor ve başlıyor anlatmaya. Her bölümde sanki ayrı bir konuya değiniyor. Her bölümde ayrı bir şair, ressam veya yazardan bahsedilmekte veya onların eserleri ile metin arasında bağlantı kurulmaya çalışılmaktadır. Bu nedenle yazarın bahsettiği kişi ve eserlere hakim olup olmamanıza bağlı olarak kitaptan aldığınız haz değişmektedir. Postmodern edebiyata ait olan bu kitabı ayrıca anti-roman başlığı altında da değerlendirebilirsiniz. Çünkü klasik edebiyattaki serim-düğüm-çözüm gibi bir anlatım bulunmamaktadır. Bazı eleştirmenler bu tür eserlere roman demek yerine anlatı terimini tercih etmektedir. Öte yandan Roberto Bolano kitapla birlikte kanlı Latin Amerika coğrafyasını bize sunmakta ve bu topraklarda yaşayan gençlerin nasıl bir sıkışmışlık içinde olduğunu göstermektedir. Kitapta, Latin Amerika'nın sıkı otoriteler altında ve darbelerin mağdur ettiği halk ve özellikle gençler konu edilmektedir. Bir yanda Meksika'daki Tlatelolco Katliamından bahsedilmekte, diğer tarafta Şili'deki darbeden bahsedilmektedir. Tlatelolco sokaklarını kan gölüne çeviren, ardından hiçbir şey olmamış gibi Olimpiyat Oyunları'nı düzenleyen México City'nin tarihindeki bu kara sayfanın öncülü UNAM katliamı Roberto Bolaño'nun için önem arz etmiştir. Ordunun üniversiteyi işgali nedeniyle tuvalette saklanmak zorunda kalan Auxilio Lacouture üzerinden anlatıyı oluşturmuştur. Kitapta bu isimle birlikte verilen kişi aslında okulun Felsefe ve Edebiyat Fakültesi'ndeki kadınlar tuvaletinde sekiz gün (romanda on üç gün) saklanan Uruguaylı Alcira Soust Scaffo'dur. Anlatıcı karakterimizin sanrıları veya hayalleri diyebileceğimiz bu kitapta zaman kavramı anlamını yitirmektedir. Romanın büyük bölümünde anlatıcı; kendi geçmişinde yaşadıklarını ve gelecekte yaşayacaklarını saklandığı yerde anımsıyor. Kampüse yapılan baskın, anlatıcının kırılma noktasını yaşadığı an ve Auxilio’nun geçmişi ve geleceği bu noktanın etrafında sürekli yer değiştirip durgun bir suya atılan taşın sebep olduğu halkalar gibi birbirinin içine geçiyor. Zaman, gerçek ve hayal sürekli yer değiştiriyor. Bir bakıyorsunuz kendinizi olayların yaşandığı 1968'den önce veya 1968 yılında ya da 1968'den sonraki bir dönemde buluyorsunuz. Bu nedenle anlatıcıya güvenemiyor ve anlattıklarının hayal ürünü olduğunu düşünebiliyorsunuz. Latin Amerika Edebiyatı'ndaki mistik anlatımı da bulabileceğiniz bu metinde Auxilio'nun dediği gibi olayları ay ışığının yansıdığı fayanslardan film şeridi gibi izliyorsunuz. On üç gün geçirdiği tuvalette Auxilio'nun, aklını korumayla yitirme arasında gidip gelişi, birbirinin içine geçen yaşanmışlıkları (ve yaşanmamışlıkları) korkuyla bütünlüyor. Auxilio, olmadık hayallerin ve geçmişin izlerinin peşine takılıyor. Ama bu onun için çok da yadırganacak bir durum değil çünkü kendisini tanıyor: "Ben böyleyimdir, işte nedense en olmadık zamanlarda, en saçma, en akıl almaz düşünceler beynime doluşur." Romanda diğer kitaplarında da olduğu gibi yazarın alter egosu olan Arturito Belano da yer almaktadır. Şili'deki Allende hükümetinin devrilişi ve sonrasında Pinochet'inin yönetime elkoyması kitabın önemli noktalarındandır. Bu devrim için ülkesine dönen ve çarpışmalara katılan Arturito Belano üzerinden gençlerde ne gibi değişikliklerin görüldüğü de Auxilio tarafından bize anlatılmaktadır. Siyasi olayların yanında Latin Amerika toplumunun içinde kökeni olan mafya ilişkileri de bazı bölümlerde bize anlatılmaktadır. Kitap kısa olmasına rağmen şahsımı zorladı. Bolano'nun kalemine alışmak kolay değil, zira kitapta çok fazla kişi, eser adı geçiyor. Bu bahsedilen kişi ve eserler özellikle daha yeni sayılabileceğim Latin Amerika Edebiyatı ile ilişki olduğu için okumam yer yer durakladı. Diğer yandan bu kitabın, yazarın en önemli iki eserden biri olan Vahşi Hafiyeler'in öncülü olduğu söyleniyor. Bu nedenle Vahşi Hafiyeler kitabını okumadan önce yazarın diğer kitapları ile kalemine alışmaya çalışacağım. Yeniden şans verip kendimi zorlayacağım. Bu ve bunun gibi yorumlara göre zor da olsa otobiyografik ögeler taşıyan Bolano evrenine dahil olmak isteyenlere iyi okumalar.
Tılsım
Tılsım
Roberto Bolano
Roberto Bolano
Tılsım
TılsımRoberto Bolano · Can Yayınları · 2017169 okunma
·
204 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.