Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

104 syf.
8/10 puan verdi
İnsanoğlunun başına gelen en büyük felaket, ayrımcılıktır bana göre... Dışlamaktır, insan yerine koymamaktır. Kendin gibi olmayanı ötekileştirmektir. Bu hem gerçekten uygunsuz bir davranıştır hem de insan ruhunun siyah kalmış noktalarını gösterir. Din, dil, ırk, sınıf, yakışıklılık/güzellik veya gelirine göre hiçbir insanı değerlendirmemeliyiz. Önyargı fazlasıyla zehirlidir, kapının dışında bırakmalıyız. 2022 tüm hızıyla devam ederken, halen ötekileştirme görmek beni fazlasıyla üzüyor. Aklıma bunlar geldi Ahmet Mithat Efendi'nin "Çingene" adlı romanını okurken... Çünkü bu romanda ötekileştirilenler çingeneler! Çingenelere karşı Tanzimat Dönemi insanının fazlasıyla önyargılı olduğunu görüyoruz. Bu önyargıyı yazarımız mükemmel bir şekilde işliyor. Ahmet Mithat Efendi'nin "Letaif-i Rivayat" adlı külliyatının on beşinci eseri olan Çingene, ilk olarak 1887 yılında Tercüman-ı Hakikat adlı gazetede tefrika ettirildi. Sonrasında, aynı yıl içinde kitap olarak basıldı. Statü farkının olmadığını anlatmaya çalışan bu roman, yalın bir dille yazılmış ve sürükleyici bir anlatıma sahip... Sonu ise bir anda gelmiş, yani sanki çok aceleci davranılmış hissi uyandırdı. Daha az acıklı bir son beklerken, ters köşe oldum. Ahmet Mithat Efendi, Osmanlı toplumunda çingenelerin durumunu ele alan ve eserinde yer veren ilk yazar olarak da dikkat çekmektedir. Kurgunun yanında bir taraftan çingenelerin örf ve adetlerini deneyimlerken, diğer yandan Osmanlı toplumunda kendilerine duyulan içi boş önyargıları okuyoruz. Varlıklı bir beyin çingene kızını terbiye etmesi üzerinden Ahmet Mithat Efendi, geleceğin toplum modelini de resmetmektedir. Romanımız Şems Hikmet ve Ziba odağında kurgulanmıştır. Zengin ve varlıklı bir ailede büyüyen ve kendini yetiştiren Şems Hikmet; idealleri olan, tutkulu ve istediği aşkı bulmakta zorlanan bir beydir. On yedi yaşlarındaki Ziba ise, oldukça güzel ve yoksul bir çingene kızıdır. Hem cinsleri arasından güzelliği ve zekasıyla sıyrılmaktadır. Güzel de bir sesi vardır, kendisine gösterileni çabuk kapar. Bir Kağıthane eğlencesinde Ziba'yı gören ve etkilenen Şems Hikmet, bundan sonra yaşamını sadece Ziba'yı eğitmek ve bir hanım yapma gayesiyle sürdürür. Onu ailesinden isteyerek aile dostu bir kadının konağına hizmetçi yapar. Ziba burada ev sahibinden görgü kurallarını öğrenirken, Şems Hikmet'in müzik hocasından da dersler alır. Ziba hızlı bir gelişim göstermektedir; Şems Hikmet'in Ziba'ya gönlünü giderek kaptırmasıyla işler arap saçına döner. Şems Hikmet, ailesinden bile destek bulamazken, psikolojik açıdan zor durumlarda kalır. Peki kader, iki kumruyu bir araya getirebilecek midir?
Çingene
ÇingeneAhmet Mithat Efendi · İş Bankası Kültür Yayınları · 20192,610 okunma
··
780 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.