Bu incelemeden, son incelemelerin aksine kısaca bahsedeceğim. Bu incelemenin aslında bir temsil niteliğinde olmasını istiyorum... Bu temsil ile destek yayınlarının kimi filozoflara yönelik seçkisine dair bir temsili kastediyorum. Destek yayınları, ortalama 100 sayfayı bulan, filozoflara ya da önemli tarihsel şahsiyetlere dair genel, yüzeysel denebilecek, ve aynı zamanda bu kişilerin aforizma tarzında sözlerinin aktarıldığı ve onların yaşamlarından da bahsedildiği bir format yaratmış. Aslında bu tarz yüzeysel bilgiler, "kitapların özetini okuyorum ben" demek gibi birşeydir. Teşvik ettiğim şey esasen bu değil. Şunu biliyorum ki birçok insan vakit bulamıyor okumaya; hayat şartlarımız, çevremiz her zaman buna elverişli değil maalesef. Ancak en azından bu kitaplar, size genel bir bakış açısı sunabilir, belirli fikirler edinmenize yardımcı olabilir. Sayfa sayısının az oluşu, kitap boyutunun küçük oluşu, kitabın sayfa aralarında boş sayfaların çok oluşu, okunacak alanı da azaltıyor. Ayrıca kitapta genellikle cümleler tekrar ediliyor sonraki sayfalarda da... Bu da size bir tür tekrar hatırlatma olabilir. Özellikle lise düzeyi için faydalı olabileceğini düşünüyorum. Bu kitaplara genellikle yüksek puan vermemin temel sebebi budur; yoksa çok kapsamlı oldukları için değil. Türkiye'de sosyal medyadan edineceğiniz ve onlara mahkum olacağınız bir yaşam tarzından sizi uzaklaştırabilmesi bile aslında bir faydadır. Çünkü özellikle tüketim toplumu, gösteri toplumu ve televizyon öldüren eğlence kitaplarından yaptığım alıntılarımı takip edenlerin de hatırlayacağı üzere, medyadan faydalı bilgiler edinebilseniz bile medya sizi pasif kıldığı için zarar vericidir. Kitapta daha fazla efor harcıyorsunuz, fark etmeseniz bile daha aktifsiniz. İbni Haldun'a gelince, bu kitap özellikle bu siyasal dönemde daha değere biniyor. Çünkü onu okuduğunuz zaman, tıpkı Aristoteles'in Politika'sını okuduğunuzdaki gibi hissedeceksiniz... Ne demek istiyorum? Bu iki kitap, aslında bir toplumun nasıl çökeceği ve bir toplumda insanca yaşamın nasıl mümkün olacağına yönelik eleştiriler ve uyarılar mevcut. Bu uyarılara denk geldiğinizde şu hisse kapılıyorsunuz: Sanki kötü niyetli insanlar/siyasetçiler/yöneticiler, bu kitapları okumuşlar, ama buradan hareketle onlara dikkat etmeyi ve ülkelerini adil yönetmelerini kolaylaştırmayı değil de bu filozoflardan hareketle, ülkelerini nasıl batıracaklarını öğrenerek uygulamaya koymuşlar gibi hissediyorsunuz... Çünkü sana bu insanlar, bunları yaparsan böyle olur diyor ama sen inatla ve inatla onların aksine hareket etmeye devam ederek gittikçe kötüye gidiyor, ülkeni, yurttaşlarını da kendinle birlikte felakete sürüklüyorsun... Makul bir insanın kolay kolay anlayamayacağı bir durum aslında... Bir insan neden, kendisi de benzer sefalete düşeceği halde, başkalarının sefaletini bu kadar ister? Anlayabilenlere helal, anlayamayanlara selam olsun... Keyifli Okumalar...

İbni Haldun - Coğrafya KaderdirMesud Topal · Destek Yayınları · 20212,027 okunma

··

384 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Göksel ONAY