Dünya tarihinde yer edinmiş, insanlığın düşünce dünyasında önemli değişikliklere yol açmış birçok konuşmaya şahit olduk, oluyoruz. Bunların birçoğu okuma fırsatımız oldu. Bu kitapta ağırlıklı olarak siyasi süreçler sonrası yapılan konuşmaları okuyoruz. Siyasetçi, , kadın hakları savunucusu, ırkçılık karşıtı aktivistler ve din adamları vb. Tarih geçmişin bir laboratuvarıdır, tarihten gerekli dersleri alır önümüze bakarız. Peki insanoğlu gereken dersi alıyor mu? Geçmişte yaşanan olayları ve yapılan konuşmaları gördüğümüzde tarihten ders almadığımızı ve tarihin tekerrürden ibaret olduğunu görüyoruz. <---> Adolf Hitler'in 1938 yılında önce Avusturya'yı sonrada Südet Almanlarının hakkını korumak adına Çekoslovakya'yı ilhak ettiğini biliyoruz. O dönemde İngiltere ve Fransa Münih anlaşmasıyla bu ilhakları kabul etmiş, Hitler'de onlara daha fazla ilerleme niyeti olmadığının garantisini vermişti. Lakin çok geçmeden 1939 yılında Polonya'yı işgal etmeye başlayınca tüm dünya şaşkına dönmüş. Bir yıl sonra Fransa işgal edilmiş, İngiltere başbakanı Neville Chamberlain istifa etmek zorunda kalmıştı. Yine II. Dünya Savaşı sonrası oluşan çift kutuplu dünya düzeninde Stalin'in yayılmacılığından korkulmuştur. Her ne kadar savaş sonrası Yalta konferansı'nda mutabık kalınmasına rağmen Stalin Doğu Avrupa'da kukla hükümetler kurmuş ve Churchill'in ifadesi ile demir bir perde ile Batı bloğundan ayrılmıştır. Tarihte daha da geriye gidersek Napolyon'un hırslarından dolayı Avrupa'nın savaş alanına döndüğünü görüyoruz. 7 Aralık 1941 yılındaki Pearl Harbor baskını olmadan önce Japonya ile ABD müzakere ediyordu ve ortada herhangi bir savaş tehditi yoktu. Önceden uyarı verilmeden sinsi bir şekilde Japonlar Pearl Harbor limanına saldırdı ve ABD şoka uğradı. <---> Yine aynı dönemde Almanya ile SSCB arasında saldırmamazlık paktı imzalanmıştı. Aslında Hitler iktidara geldiği ilk günden beri doğuya doğru genişleme hayalleri kuruyordu ve bu bilinen bir gerçekti. Stalin de paktı imzalamadan önce Almanya'nın bir gün Rusya'ya saldıracağını düşünüyordu bu yüzden Almanya'yı oyalamak ve Batılı güçlerin Almanya'ya saldıracağını düşünerek böyle bir anlaşmaya imza attı. Lakin bir sabah Almanya'nın savaş ilan ettiğini söyleyip birkaç saat içinde tanklarını Rus sınırına indirmesiyle kendilerine savaş açıldığından haberleri oldu. İşte bu kitap da buna benzer bir çok konuşmanın perde arkasında olanları okuyoruz. Kitabın son sayfasında Putin'in 2014 yılındaki Kırım ilhakından sonra yaptığı konuşmaya yer verilmiş. Kitapta geleceğe yönelik yapılan değerlendirmenin bugün gerçekleştiğini maalesef görüyoruz. " Putin'in 2014'teki konuşması Sovyetler Birliği'nin yirmi yıl önce dağılması olayını kederle anıyordu. Bazı eleştirmenler, etnik Rus nüfusu kavramının bir zamanlar SSCB'nin ileri karakolları olan bazı ülkelere korku salmaya çalıştığını ve el koyabileceği diğer potansiyel topraklar için zemin hazırladığını fark ettiler. Komünizmin çöküşünden sonra Rusya'nın geri çekileceğine inananlar, bu aldatıcı görüntüye artık daha fazla kanamazlardı."

Dünyayı Değiştiren KonuşmalarKolektif · İndigo Kitap · 201982 okunma

·

133 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Murattgenstein