Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

272 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Aforizmaların Portresi
"İnsanların ahlaksız diye nitelediği kitaplar, insanları kendi ahlaksızlıklarıyla yüzleştiren kitaplardır." Sy 250 Hem yazar hem de Wilde'nin yakın arkadaşlarından birisi olmuş
André Gide
André Gide
'e göre arkadaşlarıyla "Sen öykü ve tiyatro yazarısın roman yazamazsın" diye girdikleri bir iddia sonucu Wilde kendini odaya kapatmış ve sadece 2 günde bu kitabı yazmış. Aslında Oscar Wilde'nin hayat hikayesini, hakkında yazılanları okuyunca gerçekten de bu adamın sanat için yaratıldığını anlıyorsunuz. Arkadaş ortamında sürekli ya öyküler anlatır ya da o ana uygun söylediği aforizmalarla ortamdaki tüm ilgiyi üzerine çeken bir karakteri varmış. Zaten Wilde, romanının karakterlerinden birisi olan, kadınlar ve hayat hakkında söylediği sözlerle kimine göre açık sözlü, kimine göre ahlaksızca, ya da Dorian'a göre her şeyi görmüş, doruklarda yaşamış hayatı dediği, kimse tarafından sevilmeyen Lord Henry için bir mektubunda "Lord Henry; dünyanın hakkımda düşündükleri" diye not düşerek arkasından konuşan arkadaş çevresine gönderme yapmış. Kitabın kısaca konusu ressam Basil'in ilk gördüğü an da güzelliğinden etkilendiği ve kendisine ilham verdiğini düşündüğü Dorian Gray adında ki yakışıklı gencin portresini yapmasıyla başlıyor her şey. Dorian tablodan çok etkileniyor ve kendisi yerine tuvaldeki portresinin yaşlanmasını dileyen ve bu dileği gerçekleşince yoldan çıkıp yozlaşan haz ve güzellik tutkunu yakışıklı bir adamı konu alıyor. Hikaye ne kadar orjinal ve özgün değil mi? Bir de bu romanın 1891 yılında yazılmış olması, ilk ve tek romanı olması Oscar Wilde'nin yukarıda da bahsettiğim gibi sanat için yaratıldığını gösteriyor. Yarattığı Dorian karakteri tam anlamı ile "arbiter elegantiarum" desem yeridir. Wilde tam anlamı ile çok erken doğmuş bir dahi bana göre. Örneğimi maruz görün günümüzde yaşamış olsa eşcinselliğinden daha çok sanatıyla ön planda olurdu hatta bunun gibi kaç tane şaheser yaratabilirdi. Çünkü XVIII. ve XIX. yüzyıllarda erkeklerin eşcinsel olmasının cezası idam ya da işkenceydi. Wilde bir çok erkekle ismi aşk skandallarına karışmış bir eşcinseldi ve en sonunda Lord Alfred Douglas ile adının anılması ve Douglas'ın babasının Wilde'ye düşmanca tavırları onu Reading zindanlarına atılmasına ve işkence ile geçen hapis hayatına mal olsa da Wilde hapiste bile Douglas'a mektup yazacak kadar sevmiş kendisini, hayal kırıklıklarından bahsetmiş. 1895-97 yılları arasında mahkûm edildiği hapis cezası sırasında gördüğü bir mahkûmdan esinlenerek Reading Zindanı Baladı şiirini yazmış herkes öldürür sevdiğini ile başlayan çok etkileyici bir şiir. Wilde'nin arkadaşları her ne kadar masum olduğunu savunsalarda yazdığı Dorian Gray'in Portresi romanındaki Basil'in hemcinsi Dorian Gray'e olan aşkı mahkeme de delil olarak sunulmuş ve kitap ahlaksızlığı yücelttiği için sansüre uğramış. Wilde hapishaneden çok bitkin ve yoksul olarak çıkıyor ve bir otel odasında tek başına, yalnızlıktan ve hastalıktan daha 46 yaşında hayatını kaybediyor. Eşcinsel yönelimleri yüzünden hayatının son günlerini insanların hakkındaki dedikoduları ve aşağılamaları ile geçirmiş zaten. Oscar Wilde kitapta İngiliz toplumunu sürekli dedikoducu, iftiracı diye gönderme bombardımanına tutmuş. Ayrıca
William Shakespeare
William Shakespeare
'in
Fırtına
Fırtına
ve
Kış Masalı
Kış Masalı
kitaplarının kahramanlarına da çok güzel göndermeler yapılıyor. Bir Shekespeare hayranı olarak Wilde'nin bu adama hayranlığı benim de kendisine olan hayranlığımı arttırdı diyebilirim. Daha fazla uzatmak istemiyorum, kitabı okumaya başlamadan önce kaleminiz yanınızda olsun bence o kadar harika alıntılar okudum ki boyama defteri gibi kitabı karaladım durdum. Allahtan arkadaşımın hediyesi aynı kitaptan elimde temiz bir şekilde bir tane daha var :) Lord Henry karakterinin çoğu görüşüne katılmasam da (özellikle kadınlar hakkında ki acımasız görüşleri) ne zaman ismi geçse hemen kalemi elime alıyordum, adam resmen aforizma üreticisi mübarek. Kitapta çok hoşuma giden bir kaç alıntıyı da altta paylaşıp bitiriyorum incelemeyi, keyifli okumalar. "Zeka güzellikten hiç şüphesiz daha kalıcıdır." Sy 15 "Ah, gençliğinizin kıymetini bilin. En güzel günlerinizi sıkıcı şeyleri dinleyerek, kaybetmeye mahkûm olanı kurtarmaya çalışarak, kendinizi cahil, kaba, adi insanlara adayarak heba etmeyin." Sy 27 "Günümüzde insanlar her şeyin fiyatını biliyorlar da hiçbir şeyin kıymetini bilmiyorlar." Sy 55 "Yoksulluk kapıdan girince aşk pencereden kaçar." Sy 79 "Bir insanın kişiliğini bozmak istiyorsan onu düzeltmeye çalış." Sy 87 "Cennet de cehennem de içimizde." Sy 180 "Günümüzde evli erkekler bekâr gibi, bekârlar evli gibi yaşıyor." Sy 203 "İnsanın yarattığı her etki ona düşman kazandırır. Toplumda sevilen biri olmak için vasat, göze batmayan biri olmak gerekir." Sy 225 "Bunu gece günlüğüme yazacağım" "Neyi?" "Ateşten yananın ateşe doymadığını." Sy 226 "İnsan ruhunu yitirdikten sonra dünyalar onun olsa ne yazar?" Sy 247 "Tanrı, insanların günahlarını yalnızca öbür dünya da değil, bu dünyada da itiraf etmelerini istiyordu." Sy 256
Dorian Gray'in Portresi
Dorian Gray'in PortresiOscar Wilde · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202373bin okunma
··
3.312 görüntüleme
Deren okurunun profil resmi
Kitabı okuduktan hemn sonra böyle bir incelemeyle karşılaşmak beni çok mutlu etti. Oldukça net yorumlarla kitabı harika anlatmışsınız. Ayrıca Wilde ile ilgili yazdığınız bilgileri yeni öğrenmiş oldum. Gerçekten ilgi çekici. Muhtesem incelemeniz için kaleminize, yüreğinize sağlık.
Harun Gülle okurunun profil resmi
Teşekkür ederim güzel sözleriniz için, beğenmenize sevindim
Vugar Tagiyev okurunun profil resmi
Bu kitapa karşı olan hisslerime tercüman oldun.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.