Dünya edebiyatı için küçük, kendi edebiyat ve okuma serüvenim içinse kocaman bir adım olan Ulysses'i okumanın mutluluğu ile bu satırları yazıyorum. :))
Ulysses herkesin korkulu rüyası bir kitap. Sadece bizde değil dünyanın her yerinde okunması ve anlaşılması güç olan kitap damgasını okurdan ziyade "edebiyatın büyük abileri" tarafından yemiş, bu nedenle de ister istemez okur üzerinde bir önyargı ve korku oluşturulmuş kitaba karşı. Benim gibi kendi çapında okuyan, okumaya meraklı okurların daha kitabı okumadan korktuğu ve kitaptan uzak durmalarına neden olan söylemler ve insanlarda oluşturulan önyargı nedeniyle de basımının 100. yılında bile hâlâ insanların üzerine konuştuğu, anlamaya çalıştığı, adeta bir bilmece çözer gibi okuma yaptığı bir kitap olmaya devam ediyor. Oysa ki James Joyce bu kitabı herkes okusun diye yazdığını söylemiş zamanında.
Benim tabii ki, yıllardır üzerine bir çok edebiyatçının çalıştığı, pek çok dile çevrilen, onun için kitaplar hatta okuma rehberleri ve sözlükler hazırlanan Ulysses hakkında bir inceleme yapmak ve ahkam kesmek gibi bir niyetim yok burada, olamaz da. Ben sadece biraz Ulyses'ten biraz Joyce'dan biraz da okuyacaklar ya da okumaktan çekinenler için kendi izlediğim yoldan Ulysses'i okuma serüvenimden bahsetmek istiyorum.
Başta hemen söylemeliyim ki Ulysses'i okumak hatta James Joyce'u okumak asla aklımda olmayan bir şeydi. Okunması ve anlaşılması güç kitap söylemleri bende de bir önyargı oluşturmuştu. Taa ki
Benden'iz James Joyce 'la benim de Ulysses ve Joyce maceram başlamış oldu.
Bu arada sırası gelmişken Fuat Sevimay Ulysses'i ve James Joyce'un bütün kitaplarını en son Türkçeye kazandıran çevirmen ama biz onu yazar kimliğiyle de tanıyoruz, çok güzel kitaplara da imzasını atan bir yazar aynı zamanda.
Hatta çevrilmez denilen
Finnegan Uyanması 'nı bile Türkçeye çevirmiş ve bu çeviriyle Talât Sait Halman Çeviri Ödülü'ne layk görülmüş kendisi.
Ulysses ilk 1996’da
Nevzat Erkmen'in yaptığı çeviri ile Türkçeye kazandırılıyor ve bu çevirinin de okumayı kolaylaştırmadığı bir gerçek. Neden diye merak edenler için çevirmen
Ulysses Sözlüğü adlı bir de kitap yazıyor okuyanlara yardımcı olsun diye.
Ardından
Armağan Ekici çeviriyor Ulysses'i. Bu çeviri daha günümüz Türkçesi ile ve en son benim de okuduğum
Fuat Sevimay çevirisi geliyor. Ben diğer çevirileri okumadım. Belki ileride Armağan Ekici çevirisini okurum ama şu an Ulysses'i okumayı düşünenlere benim tavsiyem Fuat Sevimay çevirisi olacaktır.
Joyce Ulysses'i bir çok kadim metni referans alarak yazmış. Bu metinlerden en çok Odysseia ve Hamlet ön plana çıkıyor kitapta. Hatta Ulysses'in ismi bile Odysseia'nın İtalyancası Ulisse'den geliyor.
Ulysses tek bir günde 16 Haziran 1904'te geçiyor. Joyce tek bir günde yaşanan küçük detayları, hayatın dip köşe kuytularına atılmış ayrıntıları kağıda döküyor. Ulysses'e sıradan insanların gündelik rutini demek de yanlış olmaz aslında.
3 ana bölüm ile 18 kısımdan oluşuyor Ulysses. Bölümlerin isimleri yok ancak çatı Odysseia‘ya benzer kurulmuş.
Kitabın üç ana karakteri olan Stephen Dedalus, Leopold Bloom ve Molly Bloom’un başından geçenler kitabın üç bölümüne karşılık geliyor. Joyce neredeyse kitabın her bölümünde farklı bir yazım ve anlatım tekniği kullanmış. Tutunamayanlar'ı okumuş olanlara bu kullanılan teknikler hiç yabancı gelmeyecek. Zira Oğuz Atay'ın kendisinin de söylemiş olduğu gibi Joyce'dan çok etkilendiğini okurken sizde hemen fark edeceksiniz. Joyce bizde sadece Atay'ı değil Orhan Pamuk'tan Ahmet Hamdi Tanpınar'a kadar bir çok ismi de etkilemiş kullandığı tekniklerle.
16 Haziran günü Dublin’de halen Bloomsday olarak kutlanıyor. Joyce 1924 yılında, bir deftere aldığı notta şunu yazmış: "Bugün 16 Haziran, aradan 20 yıl geçti. Acaba ileride birileri bugünü anımsayacak mı?" Bugünleri görse herhalde Joyce'un çok hoşuna giderdi.
Max Eastman Joyce'a niçin Finnegans Wake gibi zor bir roman yazdığını sorduğunda, Joyce " Eleştirmenleri üç yüzyıl oyalamak için" demiş. Joyce tüm kitapları ile hâlâ hem eleştirmenleri hem de okurları oylamaya devam ediyor.
Ulysses'i okumadan önce,
Denemeler, Makaleler, Eleştiriler okuyabilirsiniz.
Ulysses için yazacak da söylenecek de çok şey var ama bu kadar kafi herhalde. Ben kendi adıma iyi ki okudum diyorum Ulysses için. Tekrar okumak da güzel olacaktır biraz zaman geçtikten sonra. Joyce Ulysses'i okura emanet etmiş. Edebiyatla ilgiliyseniz sizde öyle yada böyle bulaşın Ulysses'e. :))
Keyifli okumalar...
UlyssesJames Joyce · Kafka Kitap · 20191,071 okunma
Yazınızı okuyunca bir şevk hali geldi oturdu üzerime Filiz Hanım😉Harika bir yazı olmuş 👏👏çok keyifle okudum ama hala kendimde bu kitaba başlama gücünü göremiyorum 😅
Kesinlikle benim de korkulu rüyam. Okumaktan korktuğum eserlerde ilk sırada yer alıyor. Ancak ben de 2022 yılı içerisinde okuyup bu korkuyu yenmeyi düşünüyorum. Bu konuda cesaret veren inceleme yazınızdan dolayı teşekkürler, emeğinize sağlık hocam 🤗
Teşekkür ederim hocam. İnanın korkulacak tek tarafı çok hacimli bir kitap olması. Son çevirilerden okursanız çok rahat okuyacağınıza eminim. Keyifle en kısa zamanda okumanız dileğiyle 😊🍀
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.