Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

247 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
İtfaiyeciler söndürmek yerine yaksalardı? Hem de kitapları yaksalardı? İnsanlar, günümüzün televizyonlarının evlerinin dört duvarını da çevirecek şekilde ve büyüklükte olduğu, tv programlarının ev sakinlerine birebir hitap ettiği ve buna aile dedikleri bir sosyal hayat içerisinde yaşarlar. Evler yangına dayanıklı bir hale getirildiği için itfaiyecilerin tek görevleri kitapları yakmaktır. Kitapları yakmalarının gerekçesi ise insanların kafalarını gereksiz bilgilerle doldurup onları mutsuz etmelerini önlemektir. Guy Montag bir itfaiyecidir ve bu durumdan son derece de mutludur. Ta ki Clarisse McClellan isimli bir kızla tanışana kadar. Clarisse ona, her gün yanından geçtiği ama hiç farketmediği çiçekleri gösterir. İnsanların sürekli konuştuğunu ama aslında hiçbir şey konuşmadıklarını söyleyerek Montag'ı düşünmeye iter. Montag kendini bir anda yaşadığı hayatı, toplumu ve karısını sorgularken bulur. Karısının ise aslında bir yabancı olduğunu fark eder. İşte bu dakikadan itibaren Montag'ın hayatında yeni bir dönem başlar. Ray Bradbury bu kitabı yazmadan önce şöyle bir olay yaşar. Ray ve yazar bir arkadaşı yolda konuşarak yürürlerken bir polis memuru onları durdurur ve ne yaptıklarını sorar. Polis memuruna sadece yürüdüklerini söylediğinde şöyle bir karşılık alır: "Demek yürüyorsunuz? Sadece yürüyor musunuz?" Ray başıyla onaylar. Polis memuru: "Pekâlâ. Bir daha yapmayın!" der ve uzaklaşır. Bu olaydan sonra Ray eve koşar ve Yaya isimli öyküyü yazar. Arkasından yaptığı gece yarısı gezintileri ise İtfaiyeci isimli öyküsüne ilham kaynağı olur. İşte bu öykü, sonrasında romana evrilip Fahrenheit 451 isimli bu kitaba dönüşür. Fahrenheit 451 kitap kâğıtlarının yanıp tutuştuğu sıcaklık derecesi olduğundan kitabına da bu ismi verir. Kitabın sonunda Neil Gaiman'ın yazar ve kitap üzerine bir yazısı yer alıyor. Orada Neil Gaiman diyor ki: "Bu kitap umursamakla ilgili. Kitaplar için yazılmış bir aşk mektubu..." Bu cümleleri okuduğumda ağlayacaktım. Kitapların yakıldığı, insanların hayatlarında kitap denen bir kavramın olmadığı, kalan birkaç kitabın insanların zihninde olduğu bir dünyayı hayal ettim ve kanım dondu. Bana göre bu roman bazı yönleriyle bir kehanet. Şimdilerde kitaplar yakılmıyor ama alım gücü gittikçe düşüyor. Kaç kişi kalacağız ki yakında kitap okuyan? Ayrıca televizyonların boyutlarının giderek büyüdüğü gerçeğini de buraya yazıp, kitapta bahsedilen duvar boyutundaki televizyonlara gönderme yapmak isterim. Herkesin kesinlikle okuması gerektiğini düşünüyorum. Okuyalım ve umursayalım. Keyifli okumalar...
Fahrenheit 451
Fahrenheit 451Ray Bradbury · İthaki Yayınları · 201789,8bin okunma
·
47 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.