“Hayatınızdaki en önemli iki gün; doğduğunuz gün ve neden doğduğunuzu anladığınız gündür.” -Mark Twain Bu sözle girizgah yapıldıktan sonra Çaylak ile Filozof'un diyologlarından birinin arasında buluyoruz kendimizi. Kah filozof soruyor kah çaylak... Daha çok çaylak yanılmış olsa da, Filozof'a karşı devamlı yenile yenile çok şey katıyor kendine. O fark etmese de, biz ilerleyen sayfalarda anlıyoruz ki Çaylak, aylaklıktan gerçek bir Çaylak'a terfi etmiş. İlk başta bir sır küpünün içinde gibi hissettim, fakat sonra bulmaca bir bir çözüldü. Çocuk kitabı diye okumamazlık etmeyin, ki bence çocuk kitabı değil. Her yaşa hitap ediyor, bu özelliği barındıran yazarları pembe inci tanelerine benzetiyorum. (Pembe incinin hikayesini anlamak için eski denizkızı efsanelerine göz atabilirsiniz. Ya da direktmen The Legend Of The Blue Sea'yi izlemenizi öneririm.) Kitabın isminden de anlaşıldığı gibi felsefeyle iç içe bir temaya sahip. İlgimi çeken bir kavrama değinmek istiyorum; 1-Prokrustes'in Paslı Karyolası: Bu tabir aslında bir metafor (mecaz). Yani anlatılmak istenen bilmem kimin paslı karyolası değildir. Prokrustes, Antik Yunan masallarında bulunan mitolojik bir canavardır, bir canidir. Atina'ya giden yolda bir mekan işletir. Gelen geçeni evinde misafir eder, yedirir, içirir ve yatıya kalmalarını sağlar. Sonra, misafirini o paslı karyolasına yatırır. Bu paslı karyola, milimi milimine Prokrustes'in boyuna göreymiş. Eğer misafir kısa boylu ise, canavar onu kollarından bacaklarından çeke çeke uzatır ve yatağın boyuna denk getirirmiş. Eğer misafir uzun boylu biriyse, o zaman da, yataktan dışarı taşan kısımlarını keser, adamı kısaltılmış. Bazen de uzunlardan kestiği parçaları, çeke çeke yeterince uzatamadığı kısalara dikermiş. Bu metafordan çıkardığımız öz şu: Prokrustes'in karyolası, insanları zorla kendi istediği şekle sokmaya çalışanları simgeler. "Eğer şu yıldızların altında, sana verilen değeri bilmez ve olman gereken yeri bulamazsan, kimsenin seni esnsenden tutup sürükleye sürükleye Prokrustes'in paslı karyolasına yatırmasına gerek kalmaz! Çünkü o yatağa güle oynaya zaten kendin yatarsın!" -Filozof

Çaylak ile FilozofÖzkan Öze (Tarık Uslu) · Uğurböceği Yayınları · 20181,981 okunma

·

1.083 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Zeynep Arslanoğlu